CHP’li Başevirgen: Tarımdaki çöküş gıdayı erişilmez hale getirecek
CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, dünyada gıda fiyatları ve enflasyon düşerken ülkemizde fahiş bir şekilde yükseldiğine dikkat çekerek, “Haziranda kurlardaki hızlı hareketlenmenin kısmen maliyetlere yansımasının temmuzda daha da belirgin hale geleceğini ve gıda fiyatlarındaki artışların tetikleneceğini söylemiştik. Tarım ÜFE’de meydana gelen bu artışlar nedeniyle ne yazık ki pek çok temel gıda daha da erişilmez hale gelecek” dedi.
İZMİR / CumhuriyetCHP Manisa Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Bekir Başevirgen gıda ürünlerindeki fahiş artışa dikkat çekti.
Başevirgen tarım ürünleri üretici fiyat endeksinin temmuzda aylık yüzde 8,03, yıllık yüzde 62,48 ve 12 aylık ortalama artışının ise yüzde 102,10 olduğunu söyleyerek haziran ayında hızla yükselişe geçen döviz kurlarının yanı sıra yeni ekonomi yönetiminin faizlerde de artışa gidileceğinin işaretlerini vermesinin maliyet artışlarını tetikleyen unsurların başında geldiğini belirtti.
“GIDA FİYATLARINDA ÇOK CİDDİ ZAMLAR YAŞANACAK”
Başevirgen, “Dolar/TL kurunun bir ayda 18’den 27’yı aşması, euronun 30 TL sınırına yaklaşması tarımda kullanılan gübre, ilaç, tohum gibi ithal girdilerin fiyatlarına yansımaya başladı. Haziran ayında kısmen gerçekleşen bu yansımanın temmuz ve ağustos aylarında daha belirgin hale gelmesinin yanında, temmuzda yürürlüğe giren vergi artışları, KDV-ÖTV’nin başta mazot-benzin olmak üzere fiyat etiketlerini yukarı çekmesi üreticinin maliyetlerine de doğrudan etki edecek. Tarım-ÜFE’deki bu yükselişin daha da hızlanacak ve gıda fiyatlarında çok ciddi zamlar yaşanacak” diye konuştu.
“İKTİDARIN KİTLELERİ YOKSULLAŞTIRAN EKONOMİ POLİTİKALARI GIDA VE BESLENME SORUNUNU DAHA DA BÜYÜTECEK”
Başevirgen ”Tarımsal üretimdeki enflasyon ve fiyat artışlarının market ve pazarlarda gıda fiyatlarına, etiketlere yüklü oranlarda yansıması kaçınılmaz. Semt ve mahalle pazarlarında sebze-meyve tezgahları, marketlerde manav reyonları hızla boşalırken yaz ortasında pek çok mevsim sebzesi, yeşillik açısından da kıtlık, erişilememe ve fahiş fiyatlar söz konusu. Dünyada gıda enflasyonunda ilk 10 ülke arasında yer alan Türkiye bu gelişmelerle sıralamada daha da yukarılara çıkacak. Bir yandan geniş kesimlerin TL’deki değer kaybına paralel olarak gelirleri ve alım güçleri gerilerken diğer yandan gıda fiyatlarında ve diğer mal ve hizmetlerde yaşanan artışlar, geçim güçlüklerini, yoksullaşmayı, gıdaya erişimde darboğazın artmasını beraberinde getiriyor. TÜİK’in açıkladığı temmuz ayı Tarım-ÜFE verileri, iktidarın küresel kriz iddiasının gerçek olmadığını, enflasyon ve hayat pahalılığının yükselen fiyatların ve üretim düşüşlerinin tamamıyla iktidarın ekonomi politikalarından kaynaklandığını ortaya koyuyor. Zihinsel ve bedensel açıdan zayıf, sağlıksız nesillerin yetişmesine zemin hazırlayacak bu gelişmeler karşısında iktidarın duyarsızlığı ve düşük maaş zamlarıyla kitleleri yoksullaştıran ekonomi politikaları; tarım, hayvancılık, üretim, gıda ve beslenme sorununun daha da büyüyeceğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.