CHP Konak Gençlik Kolları: Sağlıkta şiddetin sorumlusu AKP ve MHP’dir
CHP Konak Gençlik Kolları'nın sağlıkta yaşanan şiddet olaylarına karşı düzenlediği eylemde açıklamalarda bulunan Başkan Okan Uslu, "Bizler sağlıkta şiddetin tek suçlusunun tetiği çeken, bıçağı sallayan katil olmadığını biliyoruz. Bu iklimi oluşturan bir iktidar var. Bu iklimi oluşturan, sağlık emekçilerini ucuz işçi olarak görüp sömüren, emeğini değersizleştiren, hor gören, giden gitsin diyen iktidar zihniyeti ana sorumludur, yaşanan şiddet olayları sonuçtur. Sağlıkta şiddetin sorumlusu AKP ve MHP’dir” dedi.
İZMİR / CumhuriyetCHP Konak Gençlik Kolları, sağlıkta şiddete karşı eylem yaptı.
İzmir’in Konak ilçesinin Alsancak semtinde bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi’nin önünde toplanan grup sağlık çalışanlarına karşı yapılan şiddetin sorumlusu olarak mevcut hükümeti gösterdi. Basın açıklaması yapan CHP Konak Gençlik Kolları Başkanı Okan Uslu, “Sağlıkta şiddet ne yazık ki Türkiye’nin önemli bir gerçeği. Sağlıkta şiddetin önüne geçmek yerine “Gitsinler” diye açıklama yapan bir cumhurbaşkanımız var. Bizler sağlıkta şiddetin tek suçlusunun tetiği çeken, bıçağı sallayan katil olmadığını biliyoruz. Bu iklimi oluşturan bir iktidar var. AKP iktidarında sağlıkta şiddet yüzlerce kat arttı; biz sadece ölümleri konuşabiliyoruz. Her hastanede, yüzlerce sağlık çalışanı şiddet mağduru oldu. Bu iklimi oluşturan, sağlık emekçilerini ucuz işçi olarak görüp sömüren, emeğini değersizleştiren, hor gören, giden gitsin diyen iktidar zihniyeti ana sorumludur, yaşanan şiddet olayları sonuçtur” diye konuştu.
“HASTANELERDE TEDAVİ UYGULAYACAK BİR DOKTOR DAHİ KALMAYACAK”
Açıklamalarını sürdüren Uslu şunları söyledi: “Türkiye'de her gün 30 sağlık çalışanı görevi başında şiddete maruz kalıyor. Sağlıkta şiddetin en can yakıcı yanı ise olayların hasta ve hasta yakınları tarafından gerçekleştirilmesi. Şifa aradıkları elleri kırmaya çalışan bu zihniyeti kabul etmiyoruz. 2020'de 947, 2021'de ise bin 405 hekim yurtdışında çıktı. Sağlıkta şiddet, sağlık sisteminin yetersiz olması ve sağlık çalışanlarına değer vermeyen bir yönetim neticesinde yakında hastanelerde tedavi uygulayacak bir doktor dahi kalmayacak. Oluşacak bu durumun suçlusu doktorlar mı? Tabii ki, hayır! Bütün mesele zihniyette… Yeni hastane binaları yaparak sağlıkta devrim yaptığını düşünen bir zihniyetin sonuçlarını yaşıyoruz. Sağlıkta devrim nasıl olur, biz size anlatalım. Sağlıkta devrim; hekimlerin haklarını gözeterek, sağlık çalışanlarına devlet desteği vererek, hasta başına düşen doktor sayısını arttırarak olur.”
“SAĞLIKTA ŞİDDETİN SORUMLUSU AKP VE MHP’DİR”
Sağlık çalışanlarının iş yükü altıda ezildiğini aktaran Uslu, “Günümüzde sağlık çalışanları ağır iş yükü ve uzun süren nöbet saatleri altında eziliyor. Pandemiyle birlikte yükleri daha da artan sağlık çalışanları insanüstü bir gayretle çalışıyor. Özetle sağlıkta şiddeti tetikleyen en önemli faktörlerin başında istihdam yetersizliği geliyor. Sağlık çalışanları bir yandan bu sorunlarla mücadele ederken bir yandan da şiddet kurbanı oluyor. Bu durumun sürdürülebilir olması artık mümkün değil. Dr.Ekrem Karakaya Konya Şehir Hastanesi'nde öldürüldü! Katil doktoru annesinin ölümünden suçlu tutuyordu. Dr. Aynur Dağdemir Samsun'da öldürüldü! Eski eşi ile tartışan katili uyardığı için öldürüldü. Ve doktor ölümlerinin görünmeyen tarafı. Dr. Ece Ceyda Güdemek Adana’da 36 saat nöbetten sonra evin balkonundan atlayarak intihar ettiğinde 26 yaşındaydı. CHP olarak sağlıkta şiddetin görüşülmesi için TBMM’ye çağrıda bulunarak bu acı olayların dindirilmesi için çağrıda bulunduk. Fakat çağrımız, genel görüşme amacıyla olağanüstü toplantı talebimiz, toplantı yeter sayısı bulunamadığından görüşülemedi. Sağlıkta şiddetin sorumlusu AKP ve MHP’dir” ifadelerini kullandı.
Uslu sözlerini şöyle noktaladı: “AKP sağlıkta şiddete göz yumarak halk sağlığını tehlikeye atıyor. AKP iktidarında sağlıkta şiddette dünya sıralamalarına girdik. Sistem, hastaları ve sağlık çalışanlarını karşı karşıya getiriyor. Halk, sağlık çalışanlarına karşı güvensizleştiriliyor ve düşmanlaştırılıyor. Çalışanlara karşı şiddet cezasız bırakılıyor. Hastanelerde şiddeti azaltmak için gerekli yasal önlemler alınmıyor. Yanlış politikalar niteliği düşürmekte ve şiddetin artmasina neden olmaktadır.”