Balık avı 24 metre derinlikte yapılıyor: Neredeyse karaya çıktılar

Gırgır balıkçılığı ekosisteme zarar veriyor. AB’nin avlanma derinliğini 50 metre belirlediğini vurgulayan Prof. Dr. Karakulak, Marmara’yı korumak için düzgün planlama yapılmadığına dikkat çekti.

Şeyda Öztürk

Gırgır adı verilen teknelerle yapılan balık avı, bölgedeki balıkçılığın geleceğini tehlikeye atıyor. Uzmanlar fazla avlanma ve yavru balıkların ölümüne neden olduğu için ekosistemin zarar gördüğünü belirtse de müsilaj kâbusunu henüz atlatamayan Marmara Denizi’nde gırgır avcılığı sürüyor. Avrupa Birliği (AB) balıkçılık sektöründe avlanma derinliğini 50 metre olarak belirledi. Ancak bu sınır Türkiye’de 24 metre. 

Kuzey Ormanları Savunması’nın X (eski adıyla Twitter) hesabından önceki gün paylaşılan bir fotoğrafta gırgırların karaya çok yakın noktalarda avlanma yaptığı görüldü. Paylaşımda, “Dünyanın doğa döngüsünü sağlayan en özel ekolojik koridorlarından birini kapana çevirdiler. Kirlilik ve av baskısı yüzünden 128 olan balık türü sayısı 10 tane kaldı. Ne deniz umurlarında ne toplum sağlığı” ifadelerine yer verildi. 

‘ÖNERİLER DİNLENMEDİ’

İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saadet Karakulak, konuya ilişkin Cumhuriyet’e açıklamalarda bulundu. Karakulak, gırgırların 24 metrede avlandığını söyledi. Marmara Denizi’nde ekosistemin bozulduğunu vurgulayan Karakulak, “Bakanlık tarafından bunları belirleyecek bir planlama olmadığı için gırgırları kıyıya yakın bölgelerde görüyoruz. Cumhurbaşkanlığı kararıyla Marmara Denizi koruma altına alındı. Ancak müsilaj öncesi ve sonrası balıkçılık faaliyetleri aynı şekilde devam ediyor. Marmara Denizi’ni korumak için balıkçılık da sınırlandırılmalı. Daha önce Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu’nda da öneriler sunduk. Maalesef yapılmadı” dedi. 

‘MARMARA KORUNMALI’

Marmara Denizi’nin geniş koruma alanı ilan edilmesi gerektiğini söyleyen Karakulak, “Koruma planında eksikler var. Ekosistem bozuldu, balık azaldı. Balıkçı da bundan şikâyetçi” diye konuştu. Prof. Dr. Karakulak, “Marmara Denizi’nin üzerinde arz baskısı var. Biz bu baskıyı azaltmadıkça boylar küçülecek. Üreme alanlarını korumalıyız. Balıkların büyümelerine şans tanımalıyız ki yeni nesiller oluşsun. Marmara gibi biyolojik koridoru dar olan yerler yerine açıklarda avlanmalarını öneriyoruz. Açık denizlere yönelmeliyiz” uyarısında bulundu.