Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkan Hüseyin Baş'tan Türkiye'ye Squid Game benzetmesi
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkan Hüseyin Baş, Türkiye’de yaşananları Squid Game isimli diziye benzetti. Baş, “Bu dizi, oyunlar oynayarak hayatta kalmaya çalışan insanları anlatıyor. Hayatta kalan para alacak. Oyunun içinde de bir karakter var. Bu karakter aslında oyunun kurucusu. Oyunda başarısız olan öldürülüyor, ama o adama hiçbir şey olmuyor. Ülke de bu noktada” dedi.
ANKAHüseyin Baş, partisinin Trabzon İl Kongresi’ne konuştu. İktidarı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nı eleştiren Baş, “Ülkemizde en son tartışılan fetva neydi? Günaydın mı, selamün aleyküm mü? Yahu ikisini de bir arada deriz olur biter” dedi. Baş’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
“FINDIĞI PAZARDA ÇÖP HALİNE GETİRTMEYECEĞİZ”
“Fındık politikası geliştirmiş tek siyasi partinin genel başkanı olarak söylüyorum; bizim dönemimizde fındığın taban fiyatı olacak. Senin ürettiğin fındığı en az alabileceğin fiyatı açıklayacağım. 27 lira deyip propaganda yaparak milletin fındığını 22 liraya çarşıda, pazarda çöp haline getirtmeyeceğiz.
“SQUİD GAME” BENZETMESİ
Squid Game diye bir dizi var. Niye diziyi söyledim? Öyle bir toplumsal anlayış oturttular ki bu dizi, oyunlar oynayarak hayatta kalmaya çalışan insanları anlatıyor. Hayatta kalan para alacak. Oyunun içinde de bir karakter var. Bu karakter aslında oyunun kurucusu. Bütün olayı organize eden bu adam, ama 468 katılımcı var, hiçbiri bu adamın bu oyunun kurucusu olduğunu bilmiyor. Oyunda başarısız olan öldürülüyor, ama o adama hiçbir şey olmuyor. Yani senin hayatta kalmak için bir dünya adım atman lazım, ama o şahsın hiçbir şey yapmasına gerek yok. Ülke de bu noktada.
“DİYANET’İN BAŞINA HACI BEKTAŞ DERGAHI’NDAN BİRİNİ GETİREBİLİRİZ”
Ülkemizde en son tartışılan fetva neydi? Günaydın mı, selamün aleyküm mü? Yahu ikisini de bir arada deriz olur biter. Bizim Müslüman olmamız için bu kadar hassas davranmamız gerekiyor, ama onların Müslüman olması için 'Müslümanım' demeleri yetiyor.
Atatürk, Cumhuriyeti kurma kararını Hacı Bektaş Dergahı’nda alıyor. Bunu babam Prof. Dr. Haydar Baş anlatınca ben düşündüm ve dedim ki 'Hacı Bektaş Dergahı'ndan böyle hayırlı kararlar çıkıyorsa Diyanet'in başına da bu dergahtan birini getirebiliriz’. Diyanet'in başında bugün nasıl bir başkanımız var? İslam üzerine tezi yok başkanımızın, ama Yahudiliği araştırmış, Hristiyanlığı araştırmış gelmiş Müslümanları yönetiyor. Yüce, derin bilgileri mutlaka vardır ama az önce söylediğim gibi bir kardeşimizi Diyanet'in başına getirsek bu ülkeye ne zararı olur? Bakın bu bir metafor. Bu bir büyük değişimin, anlayışın metaforu. Bu ülkenin buna ihtiyacı var. Böldüler, parçaladılar, düşman ettiler, herkesi ötekileştirdiler.
“BTP TÜRKİYE’NİN KÖPRÜDEN ÖNCEKİ SON ÇIKIŞIDIR”
ÖTV'yi kaldıracağız, emekliliği maksimum 55 yaşına düşüreceğiz ve herkesi ev sahibi yapacağız dedim. Bütün siyasiler peşimize takıldı, onlar da aynı şeyi söylüyor. Bunlar bizim sözlerimizi, Prof. Dr. Haydar Baş'ın sözlerini taklit ederler, bunun önüne geçemeyiz ama iki şey taklit edilemez. Bir zeka, iki cesaret. Bunlar bizim zekamızı ve cesaretimizi asla taklit edemezler. Hodri meydan diyorum; benim gibi ABD'ye kafa tutun. Hodri meydan diyorum; benim gibi terör gruplarına kafa tutun. Hodri meydan diyorum; benim gibi bu milletin geleceği için çalışın. Hodri meydan diyorum. Bu ülkenin hiçbir siyasi oluşumla geleceği yoktur. Bu ülkenin tek bir şansı vardır. Bağımsız Türkiye Partisi, bu ülkenin köprüden önceki son çıkışıdır. Fikrimiz var, idealimiz var, bizimle olacaksınız.”