Atatürk'ün 19 Mayıs öncesindeki anıları 1926’da Cumhuriyet’te yayımlandı

Cumhuriyet, 13 Mart 1926’da Türk basın tarihinde ilk kez Atatürk’ün fotoğrafını çift renkli olarak yayımlarken logosunu da kırmızıya dönüştürdü. 15 Mart 1926’dan itibaren ise Atatürk’ün anıları yayımlanmaya başladı.

Sefa Uyar

Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 103’üncü yıldönümü kutlanırken Doç. Dr. Halil Özcan, Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 öncesindeki anıları ve bu anıların gazetelerde yayımlanmasını Cumhuriyet’e anlattı. Atatürk’ün, bu anılarını Hakimiyeti Milliye ve Milliyet gazetelerinin başyazarlarına anlattığını ve bunların yazı dizisi olarak bu gazetelerde yayımlandığını söyleyen Özcan, “Türkiye Cumhuriyeti tarihinin anlatımında ve yazımında Atatürk’ün birinci eseri, yeteri kadar yer bulamadı. Dolayısıyla da Atatürk’ün 19 Mayıs’a kadar olan Milli Mücadele hazırlığı, direniş ruhu ve kişiliğinden bahsedilmeden mücadele başlatılmış oldu. Milli Mücadele karşıtları da buradan yola çıkarak mücadelenin başlamasını Atatürk’e değil, onu Samsun’a gönderenlere dayandırıyor” dedi. 

‘BÜTÜN MİLLETİNDİR’

Cumhuriyet’in, 13 Mart 1926’da Türk basın tarihinde ilk kez siyah dışına çıkarak çift renkli basıldığını, Atatürk’ün ilk sayfadan fotoğrafının yayımlandığını ve “Cumhuriyet” yazısının kırmızı yapıldığını anlatan Özcan, Yunus Nadi’nin de uzun bir makale ile Atatürk’ün yaşamının kaleme alınmasının gerekliliğinden bahsettiğini vurguladı. Özcan, şunları kaydetti:

“15 Mart günü Cumhuriyet gazetesi, ‘Bu asrın yetiştirdiği en büyük adamın, Türkiye’yi ölümden sonra tekrar dirilmenin sırrına mazhar eden, dünya tarihinin gidişini değiştiren o yüksek dehanın hatıratı da bizzat Büyük Gazi gibi bütün milletindir. Bütün Türk milletinin cumhurbaşkanı olan sevgili Gazimizin hatıralarını memlekete duyurmak için bugünden itibaren yayıma başlıyoruz’ açıklamasıyla anıları imzasız olarak yayımlamaya başladı. Diğer iki gazete anıları ‘Büyük Gazi’nin Hatırat Sahifeleri’ başlığı ile yayımlarken, Cumhuriyet ise ‘Büyük Gazimizin Büyük Hayatından Hatıralar’ başlığını kullandı. Bazı günlerde ‘Büyük Gazimizin Büyük Hayatından Sayfalar’ başlığı ile de yayınını sürdürdü.”

Bu anıların, Atatürk’ün tutum, davranış ve düşüncelerini içerdiğini söyleyen Özcan, anıların içeriklerine ilişkin şu örnekleri verdi:

‘VATAN SİYASETİ’

“Selanik’te arkadaşlarıyla yaptığı bir toplantı ve Selanik hatıraları. İttihat ve Terakki Partisi’nin savaş öncesi ve savaşta yürüttüğü sorumsuz siyasetlerine yönelik eleştiri ve yanlışlıklar. Osmanlı devlet adamları hakkında somut olaylarla anlattığı eleştiri ve düşünceleri. Atatürk’ün parti ve hükümet politikacılığının üstünde gördüğü vatan siyaseti. Cephelerde Alman komutanlarla ve siyasette İttihatçı liderlerle çatışması.”

(13 Mart 1926 tarihli Cumhuriyet)

‘BELGELERLE SUNDU’

Yunus Nadi’nin, Atatürk’ün anılarının Cumhuriyet’te yayımlamasının, bu anıların bütün olarak günümüze taşınmasında önemli bir rol oynadığına işaret eden Özcan, “Bana göre Atatürk, anılarıyla İttihatçılarla, saltanat makamıyla ve Almanlarla hesaplaştı. Nutuk ile de saltanat ve hilafet makamıyla, İngiliz siyasetiyle, devrimin önündeki engellerle, cumhuriyet ile yol ayrımına giren arkadaşlarıyla hesaplaştı. Aynı zamanda tarih önünde kendisi de yaptıklarının belgeleriyle hesabını verdi” dedi. Anıların ve Nutuk’un birlikte okunması gerektiğini kaydeden Özcan, “Atatürk, 19 Mayıs’ı öncesi ve sonrasıyla iki eser olarak bıraktı. İnanıyoruz ki Atatürk’ün anıları ile birlikte Alev Coşkun’un Samsun’dan Önce Bilinmeyen 6 Ay eseri okunduğunda, Atatürk’ün Milli Mücadele’ye Samsun’a çıkmadan çok önce karar verdiği öğrenilmiş olacaktır. Atatürk çareyi Anadolu’da vatanın asli unsuru olan Türk milletinde gördü” ifadelerini kullandı.