Arşiv yandı, engelli raporu yok dediler: 56 bin 500 TL borç geldi
Ankara'da, serebral palsi (beyin felci) hastası Umut Acer'in (33) engelli otomobili için yüzde 94 oranında sürekli engelli raporu hastanedeki arşivin yanması nedeniyle teyit edilemediği ve yüzde 89 oranında ikinci raporu bulunduğu gerekçesiyle aileye 56 bin 500 TL'lik vergi borcu ve cezası çıkarıldı.
DHADoğuştan serebral palsi hastası Umut Acer'e, 21 Eylül 2007 tarihinde Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden yüzde 94 oranında sürekli engelli raporu verildi.
Acer'in annesi Fatma Arslanbaş, 2016 yılında engel oranı yüzde 90 ve üzeri olanlara sıfır araç alımında tanınan haktan yararlanarak, Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve Motorlu Taşıtlar Vergisi'nden (MTV) muaf otomobil satın aldı.
Yaklaşık 6 yıl sonra ilk raporun hastanede çıkan
yangında yandığı ve Umut Acer'in 2019'da özel eğitim için aldığı yüzde 89
oranındaki ikinci raporu bulunduğu gerekçesiyle Fatma Arslanbaş'a geriye dönük
56 bin 500 TL'lik MTV ve ÖTV borcu çıkarıldı. Aileye, 18 Aralık 2021 tarihinde
14 bin TL MTV borcu ve cezası, 16 Mayıs 2022 tarihinde ise 42 bin 500 TL'lik ÖTV
vergi borcu ve cezası tebliğ edildi.
HASTANEDEN 'ARŞİV KAYITLARI YANDI' CEVABI
Fatma Arslanbaş, elinde bulunan yüzde 94 oranındaki sürekli engelli raporu ile birlikte Gelir İdaresi Başkanlığı'na başvurarak, vergi borcu ve cezalarına itiraz etti. Gelir İdaresi Başkanlığı da hastaneden raporun teyit edilmesini isteri. Hastaneden gönderilen yazıda ise arşiv kayıtlarında çıkan yangında sonucu 2002-2010 dönemine ait engelli sağlık kurulu raporlarına ulaşılamadığı belirtildi.
Gelir İdaresi Başkanlığı'nca tebligatla aileye
gönderilen Takdir Komisyonu kararında da Numune Hastanesi'nin arşiv kayıtlarında
çıkan yangın sonucu 2002-2010 dönemine ait engelli sağlık kurulu raporlarının
teyidinin yapılamadığına dikkat çekildi.
Fatma Arslanbaş, bunun
üzerine avukatı aracılığıyla vergi cezalarını yargıya taşıdı.
'O ARAÇ UMUT'UN AYAKLARI'
Fatma Arslanbaş, tekerlekli sandalyeye mahkum yaşayan
oğlunu dışarı çıkarıp, gezdirmek, hastaneye getirip götürmek için engelli aracı
aldığını söyledi.
Gelen 50 bin TL'nin üzerindeki vergi cezası ile
şok yaşadığını anlatan Arslanbaş, "Biz ikinci raporu oğlumun eğitimi için
almıştık. 'Özel eğitim' diye özellikle belirtilmiş bir rapordu. Bizim bu borcu
ödeme şansımız yok. Aldığımız belli çünkü. O araç Umut’un ayakları. O araç
olmazsa biz asla dışarı çıkamayız. Umut ne hastaneye gidebilir ne aktifleşmek
için sosyal ortamlara girebilir. Sonuç itibarıyla engelli olabilir; ama Umut da
bir birey, onun da hakları var. Özel eğitime gittiğimiz zamanlarda aracımız
olmadığı için taksiyle gidiyorduk. Taksi paramız olmadığında kuruma yalan
söylemek zorunda kalıyordum. Ne kadar zor bir durum ya Umut hasta oluyordu ya
ben. Arayıp da 'Taksi paramız yok ondan gelemiyoruz' diyemiyor insan; gururuna
yediremiyor bunu. Bu araçlar olmazsa bizim engellilerimiz toplumdan
soyutlanıyor, hiçbir şekilde dışarı çıkamıyorlar. Benim çocuğum keşke böyle
olmasaydı da ne devletin verdiği hakları kullanmak zorunda olsaydım ne de ben bu
yaşadıklarımı yaşıyor olsaydım" diye konuştu.
AVUKAT: KAZANILMIŞ HAKLAR GERİ ALINAMAZ
Avukat Cem Acer de olayın 'hukuksuz' olduğunu savunarak,
"Engellilerin hayatı zaten yeterince zorken bir de bu tarz hukuki süreçler ile
uğraşmaları onlar için ayrıca bir zorluk teşkil ediyor. Kanunun amir hükümleri
var. Diyor ki kanun; engellilerin almış olduğu raporlara dayanarak kazanmış
oldukları haklar, süreklidir. Bizim raporumuzda da zaten 'sürekli' ifadesi
mevcut ve Umut belirli bir engel oranının üzerinde. Dolayısıyla idare yapacağı
işlemlerde ilk raporu baz almak zorunda; ikinci raporu baz alamaz. İdarenin
kendi hizmet ve iş kusurundan doğan bir sebeple arşivlerinde yangın çıkmasının
müsebbibi tabii ki müvekkilim değildir ya da bu anlamda mağdur olan engelli
yurttaşlar değildir. Davamızın kabulünü ümit ediyoruz. Bununla birlikte
müvekkile verilmiş olan vergi cezalarının da kaldırılmasını talep ediyoruz"
dedi.