Amasra maden faciası davasında 4. duruşma başladı: Patlamayı ölen işçiye yıkmaya çalışmışlar

Amasra'da 43 maden işçisinin hayatını kaybettiği maden katliamı davasının 4'üncü duruşması başladı. Dinlenen tanıklardan Ferhat Dönmez, patlamada hayatını kaybeden madencilerden Rıdvan Acet'in cesedinin bulunduğu yerin krokide kasıtlı olarak yanlış işaretlendiğini iddia etti.

DHA

Bartın'ın Amasra ilçesinde 43 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla ilgili 7'si tutuklu, 23 kişinin Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davanın 4'üncü duruşması geniş güvenlik önlemleriyle başladı.

‘BÜTÜN SORUMLULARIN ADALET ÖNÜNDE HESAP VERMESİ LAZIM’

CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, duruşma başlamadan önce Bartın Adliyesi'nde mağdur aileler ve avukatlar ile basın açıklaması yaptı.

Amasra maden faciası sonrasında ailelerin adaletin tecelli etmesini beklediklerini söyleyen Bankoğlu, şöyle konuştu:

“Burada sadece Amasya müessesesindeki yetkililer sorumlu değildir, Amasra Taş Kömürü İşletmeleri Türkiye Taş Kömürü Genel Müdürlüğüne bağlıdır, Türkiye Taş Kömürü Genel Müdürlüğü, Bakanlığa bağlıdır. Bakanlık, hükümet bu ölümlerden sorumludur. TTK Genel Müdürü'nü burada soruşturmaya dahil edip, bakanlık müfettişlerini burada soruşturmaya dahil edip ifadelerini almak yerine yargıdan kaçırmaya çalışıyorlar. Buna bir son verilmesi lazım. Soruşturmada ifade vermesi gereken TTK Genel Müdürü EYT'den emekli edildi. Sayın Adalet Bakanı açıklama yapmış; 'Adaleti tecelli edeceğiz, biz yargımıza güveniyoruz' diye. Hangi yargıdan? Kozlu'daki, Ermenek'teki, Soma'daki yargı mı? Takipteyiz diyorlar, hükümet takipte değil. Aynen tetikte gibi. Bu insanların bir nebze olsun acılarını hafifletecek bir şey varsa o da gerçekten tüm sorumluların bu yargı önünde hak ettiği cezayı almasıdır. Ama bunun için bütün sorumluların bu yargılamaya dahil edilmesi gerekiyor. Bütün sorumlularının, TSK Genel Müdürü'nün yardımcılarının, bakanlık müfettişlerinin, bakanlık yetkililerinin, bütün sorumluların yargı önünde hesap vermesi için bu mücadelenin takipçisi olacağız.”

'RIDVAN ACET'İN CESEDİNİN YERİ KROKİDE YANLIŞ İŞARETLENDİ'

Duruşmada sorgusu yapılan tanık Ferhat Dönmez, patlamadan sonra madene indiğini ve kurtarma çalışmalarına katıldığını ifade etti.

Gazete Duvar'dan Can Bursalı'nın haberine göre madenin bağlı olduğu TTK, patlamadan sonra açılan davada yargılanan personel hakkında herhangi bir idari ya da disiplin soruşturması başlatmadı. Tanık Dönmez de, davanın bazı sanıklarının hala kurumda kendisinin amiri olarak görev yaptığını belirtti.

Dönmez, patlamada hayatını kaybeden madencilerden Rıdvan Acet'in cesedinin bulunduğu yerin krokide kasıtlı olarak yanlış işaretlendiğini söyledi. Dönmez, krokinin madendeki yöneticiler tarafından hazırlandığını da ifade etti.

Madenci yakınlarının avukatlarından Derviş Emre Aydın, Acet'in cesedinin krokide yanlış işaretlenmesinin nedenini "Sanıklar, patlamanın işçi hatasından kaynaklandığını iddia ediyor. Bu iddialarına dayanak olarak da Rıdvan Acet'in cesedinin bulunduğu yerle ilgili bir kurgu içine giriyorlar" sözleriyle açıkladı.

NE OLMUŞTU?

Bartın'ın Amasra ilçesindeki TTK Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022'de saat 18.15 sıralarında meydana gelen patlamada 41 işçi ölmüş, 11 işçi yaralanmıştı. Bir işçi sevk edildiği hastanede 4 Kasım 2022'de, bir işçi de 5 Nisan'da tedavi gördüğü hastanede ölmüştü.

Amasra Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında aralarında TTK Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir'in de bulunduğu 24 şüpheli gözaltına alınmıştı.

Şüphelilerden TTK Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, Müessese Müdür Yardımcısı Salih Atmaca, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu ve Başmühendis Mehmet Tural ile kartiyelerden (birkaç üretim ünitesinden oluşan ocak) sorumlu maden mühendisleri Levent Aydın ve İbrahim Hakan Mengeş ile emniyet mühendisi Şahan Kahraman "bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan tutuklanmış, dört şüpheliye adli kontrol hükümleri uygulanmış, şüphelilerden 3'ü çıkarıldıkları hakimlikçe, dokuzu savcılık sorgularının ardından serbest bırakılmıştı. Bu şüpheliler arasında yer alan bir kişi hakkında da soruşturma sürecinde takipsizlik kararı verilmişti.

İddianamede, tutuklu sanıklar Özdemir, Ekmekci, Soylu ve Tural'ın 42 kez "olası kastla öldürme" suçundan toplam 840 yıldan 1050 yıla kadar, 4 kez "olası kastla yaralama" suçundan da toplam dört yıl 16 aydan 12 yıla kadar hapsi talep ediliyor.

Bu dört sanığın iki suçtan toplam 844 yıl 16 aydan 1062'şer yıla kadar hapsi istenen iddianamede, diğer dördü tutuklu 19 sanığın ise "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8 aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapsi isteniyor.

Mahkeme heyeti, 28 Nisan'daki duruşmada açıkladığı ara kararda, müessese müdür yardımcısı Salih Atmaca'nın adli kontrol şartıyla tahliyesine, diğer yedi sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar vermişti.