8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü: Sağlık politikaları kadını görmüyor

Kadınlar hayatın birçok alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyor. Bunlardan birisi de sağlık alanında yaşanan sorunlar. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Türk Tabipleri Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Yürütme Kurulu üyesi doktor Adalet Çıbık’la konuştuk. Çıbık, 8 Mart'ta kadınların 8 talebini sıraladı.

Şevval Aydoğan

Kadınlar iş yaşamında, sosyal hayatta ve birçok alanda çeşitli sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Tartışmasız bu sorunlar arasında en önemli olanlardan biri de kadınların sağlık alanında yaşadıkları sorunlar. Kadın sağlığını, kadının aile ve toplumdaki yeri ve sağlık hizmetlerine erişimi gibi faktörler etkiliyor. Kadınlar regl yoksulluğu, kürtaj hakkı, üreme sağlığı, cinsel sağlık, sağlık hizmetlerine erişim gibi pek çok sorunla karşılaşıyor. 6 şubat depremlerinin ardından ise deprem bölgesinde pek çok halk sağlığı sorunu ortaya çıktı. Bunlardan birisi de kadınların ve kız çocuklarının bölgede yaşadıkları hijyen sorunları oldu. Kadınlar deprem bölgesinde suya, hijyen malzemelerine ve temiz iç çamaşırlarına ulaşamadı. Bölgede yaşanan tuvalet yokluğu, açık alanlarda mahrem alana ulaşılamaması sorunları da kadınların cinsel hayatlarını ve üreme sağlığını tehdit altına aldı. 

HPV AŞISI DA BASKI UNSURU 

Öte yandan kadın sağlığı konusunda bir diğer önemli sorunlardan birisi de HPV aşısı. Toplum muhafazakarlaştıkça kadın cinselliği konusu da tartışmaların odağında yer alıyor. Rahim ağzı kanserinden koruyan HPV aşısı kadınların üzerinden baskı aracı olarak kullanılıyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kasım 2022’de ücretsiz HPV aşılamalarının kısa sürede başlayacağını duyurmuştu. Ancak bu vaat hâlâ yerine getirilmedi. 

"KADINI GÖRMEYEN SAĞLIK POLİTİKALARI DERİNLEŞTİ"

Kadınların sağlık alanında yaşadıkları sorunları, Türk Tabipleri Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Yürütme Kurulu üyesi doktor Adalet Çıbık’la konuştuk. Çıbık, COVID-19 ve deprem döneminde sağlık sisteminin çöktüğünü vurgulayarak "20 yılı aşkı süredir ülkemizde uygulanan sağlıkta dönüşüm programı, pandemi ve deprem döneminde görüldüğü gibi ülkemizde uygulanan neoliberal piyasacı sağlık sisteminin çöktüğünü gördük. Sağlık sisteminde kadına yönelik eşitsizlikler, kadını görmeyen politikalar daha çok derinleşti. Özellikle üreme ve cinsel sağlık hizmetleriyle ilgili sıkıntılı süreçler yaşanmakta. Anayasal olarak bir hak olan üreme sağlığı hizmetleri ne yazık ki verilemiyor ve malzemeler yeterli olarak kadınlara ulaşamıyor. Yine kürtaj hakkı kamu hastanelerinde tıbbi gerekçe olmadıktan sonra uygulanmıyor” dedi.

"SERMAYENİN SAĞLIĞINI ÖNCELEYEN İKTİDAR"

Çıbık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki kadınlarda yaygınlaşan rahim ağzı kanseri HPV aşısıyla önlenebiliyor. Bu aşının ücretsiz olması ve çocuk yaştan itibaren uygulanmak üzere aşı takvimine alınması gerekiyor. Toplumun sağlığını değil, sermayenin sağlığını önceleyen iktidar ve sağlık politikaları bir çok koruyucu sağlık hizmetinin verilmesi için adım atmıyor. Kadınların yaşadıkları sorunlar daha da derinleşiyor.” 

Çıbık, sözlerinin devamında TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu olarak 8 taleplerini şöyle sıraladı:

-Çalışan kadınlar için iş yerlerinde cinsel sağlık, üreme sağlığı odaları ve kreş 

-Hem anne hem baba için en az 6 ay devredilemez ücretli ebeveynlik izni

-Tıp eğitimde toplumsal cinsiyet eşitsizliğine duyarlı derslerin zorunlu olmasını

-Cinsel sağlık ve üreme sağlığı hizmetlerinin ücretsiz ve ulaşılabilir olmasını, kamu hastanelerinde kürtaj hakkının tesis edilmesini

-HPV aşısı ücretsiz ve aşı takviminde olmasını

-İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı iptal edilmesini, 6284 sayılı yasa etkin uygulanmasını

-Tüm sağlık çalışanlarına kadına yönelik şiddete ve toplumsal cinsiyete duyarlı yaklaşım ile psikolojik ilkyardım eğitimi kampanyası yapılmasını

-Her hastanede toplumsal cinsiyet eşitliğini destekleme birimleri oluşturulmasını talep ediyoruz.