6 yıl sonra gelen 'adalet': Çorlu tren katliamı davasında karar!
Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen ve 7’si çocuk 25 kişinin yaşamını yitirdiği, 300’den fazla kişinin de yaralandığı tren katliamına ilişkin 13 sanıklı davanın 20’nci duruşması bugün Çorlu 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce duruşma salonuna dönüştürülen Çorlu Halk Eğitim Merkezi’nde görüldü.
Çorlu tren katliamı davasının 20. duruşması öncesinde tren kazasında yaşamını yitirenlerin aileleri, Çorlu santrali önünde bir basın açıklaması yaptı. Adalet vurgusunun yapıldığı açıklamada aileler yargı sürecine ilişkin tepkilerini dile getirdi. Aileler yapılan açıklamanın ardından duruşmanın yapıldığı Halk Eğitim Merkezi önüne yürüdü. Sık sık adalet talebine vurgu yapılan yürüyüşte “Hak, hukuk, adalet”, “Çorlu için adalet” sloganları atıldı. Yürüyüşte kazada yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının yer aldığı dövizler taşındı.
Yürüyüş öncesinde açıklama yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Çorlu davasını dikkatle takip ettiklerini vurgulayarak “Böyle olaylarda ilk günden son güne aynı dirençte olmak lazım. Ailelerin, annelerin, kardeşlerin, çocukların, direnci bütün mağdur ve mazlumlara örnek olsun. Son sözüm şudur; biz burada geçen sefer söylemiştik, çok daha kararlı, çok daha güçlü ve kalabalık geleceğiz diye. Bunu sağlayan halkın iradesi, bir başkası değil. 31 Mart’ta her türlü adaletsizliğe dur dediler. Bundan sonra da burada olacağız. Geçen sefer kararı yerel seçimlerden sonraya bırakanlar, bugün bir kere daha düşünsünler. O günkü gibi niyetlendikleri kötü bir karar ya da yeni oyunlar, 31 Mart’ta nasıl millet bu annelerin yanında durduysa bundan sonra da durmaya devam edecek. Ölenleri suçlu, suçluları masum gösteren bir karara kimse yeltenmesin. Bu iş burada bitmez. Bu tip kararları alanları, yani tren kazasında ölmüş 3-5 yaşındaki küçücük yavruların hakkına girenlerin peşini bırakmam namussuzum” dedi.
MISRA ÖZ: BAŞKA CANLAR ÖLMESİN
Kazada oğlu Oğuz Arda Sel’i yitiren Mısra Öz de adalet talebini yineleyerek “Bugün gerçek sorumlular ve ihmale sebep olan kararları verenler burada değiller ama içeride sorumlu olan kişiler var. Onların ceza alıp tutuklanması için ve bu cezasızlık politikasının bitmesi için davanın peşindeyiz. Şimdi hep birlikte adliyeye doğru Çorlu için adalet diyerek yola çıkacağız. Başka canlar ölmesin. Biz başka bir şey istemiyoruz” dedi.
Karar çıkması beklenen duruşma 10.00’da başladı.
Davaya CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan, CHP Genel Başkan Yardımcıları, Aylin Nazlı Aka, Suat Özçağdaş, Gül Çiftçi, Gökçe Gökçen, Zeliha Aksaz Şabhbaz, İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç, Tekirdağ Milletvekilleri İlhami Özcan Aygun, Nurten Yontar, Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Candan Yüceer ve Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt ve birçok siyasi parti temsilcisi katıldı.
Sanıklar son sözlerini söyledi ve suçsuz olduklarını ifade ederek beraat talep etti. Duruşmaya 20 dakika ara verildi.
6 YIL SONRA GELEN 'ADALET'
Aranın ardından mahkeme kararını açıkladı.
TCDD Bölge Müdürü olan Nihat Aslan'a 15 yıl, Bölge Bakım Müdürü olan Mümin Karasu'ya 17.5, Bölge Müdür Yardımcısı Levent Meriçli'ye 9 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Diğer sanıklara verilen cezalar ise şöyle:
Turgut Kurt, bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan 16 yıl 3 ay. Özkan Polat bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan 13 yıl 9 ay.
Celaleddin Çabuk, Levent Kaytan, Çetin Yıldırım ve Burhan Ortancıl beraat etti. Bu sanıklar hakkında adli kontrol kararları da kaldırıldı. Diğer sanıklardan Deniz Parlak, 9 yıl 2 ay, Kubilay Başkaya taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmaktan 9 yıl 2 ay, Nizamettin Aras taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmatan 8 yıl 4 ay, Tevfik Baran Önder, kaksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan 10 yıl.
"İLK ADIMDIR AMA YETERLİ DEĞİLDİR"
Duruşma sonrası konuşan Özgür Özel, şunları söyledi:
Bugün karar duruşması için buradaydık. Şubat ayında hiç beklenmedik şekilde duruşma bugüne atıldığında büyük bir infial vardı. O zaman ailelere 25 Nisan'da çok daha güçlü geleceğimize söz vermiştik. Bugün burada çok büyük bir kalabalıkla mağdurlara umut olan, hakkı yenenlere örnek olan bu ailelerin önünde saygıyla eğiliyoruz. Belki de ilk kez kamu görevlilerinin ceza aldığı, cezasızlık kültürünün ilk kez geriletildiği, ülkeyi yönetenlerin 'Kamu görevlime dokundurmam, yoksa sözümü dinlemezler' mantığıyla hiçbirini feda etmeyenler karşısında halkın göstermiş olduğu büyük dayanışma karşısında geri adım attıklarını görüyoruz. Mahkeme heyeti hukuk için küçük, Türkiye'deki mücadelelerin tümü için büyük bir adıma katkı sağladılar. Sadece bölge müdürlükleri nezdindeki cezalar, ilk adımdır ama yeterli değildir.