31 Mart’ın ateşi Ege’den tutuştu

Kıyılardan özellikle de İzmir ve Ege’den hareketlenerek içerilere doğru yürüyen CHP’nin, elde ettiği yeni etkinlik alanlarının önemi daha iyi anlaşılıyor.

Mehmet Şakir Örs

Seçimin ana üssü başta İstanbul ve Ankara, özellikle büyük kentlerdi. Ama oraların dışına bakıldığında; başta depremin yıkım kentlerinden Adıyaman’da elde edilen sonuç olmak üzere özellikle Ege’nin iç bölgesinde elde edilen başarılar öne çıkıyor. 

CHP 79 yıl sonra Afyon’da, 74 yıl sonra Manisa’da, 63 yıl sonra Kütahya’da, 44 yıl sonra Uşak’ta ve 30 yıl sonra Denizli’de seçimi alarak yerel yönetimi kazandı. 

YENİ DÖNEM, YENİ ANLAYIŞ

31 Mart’la birlikte, ülkemizde yeni bir siyasal döneme girildi. Artık muhalefetin de seçim kazanabileceği, elde ettiği başarılarla iktidarı geriletebileceği kanıtlandı. Muhalefetin bundan böyle hangi zeminde yürümesi ve hangi platformlarda yapılması gerektiği yaşanarak görüldü. Toplumsal farklılıkların bir “Türkiye İttifakı”nda nasıl bir araya getirilebileceği ve bunun siyasal bir sinerjiye nasıl dönüştürülebileceği, seçimlerde test edilip kavrandı. 

Bundan böyle ülkemizde muhalefetin önünde yeni bir dönem açılıyor. Bu yeni döneme uygun doğru muhalefet anlayışını, daha da büyütmek ve geliştirmek gerekiyor. Önümüzdeki süreçte bunun yapılabildiği ve başarılabildiği ölçüde; inanıyor ve umut ediyoruz ki Türkiye haritasının büyük bölümü kırmızı renge bürünecek.