28 Şubat davasında komutanların aileleri ‘tahliye genelgesi’nin hemen uygulanmasını istedi
28 Şubat davasında Orgeneral Kılıç ve Tümgeneral Deniz’in tahliye olması sonrası gözler yaş ortalaması 80 olan 8 tutuklu komutana çevrildi. Komutanların avukatı Aykanat Kaçmaz, Hakkı Kılınç'ın oğlu Koray Kılıç ve Çetin Doğan'ın eşi Nilgül Doğan Cumhuriyet aracılığıyla adalet çağrısında bulundu.
Çağdaş Bayraktarİddianamesi FETÖ tutuklusu Mustafa Bilgili tarafından yazılan 28 Şubat davasında E. Orgenaral İlhan Kılıç ve E. Tümgeneral Kenan Deniz'in geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayınlanan kararla tahliye edilmesi sonrası gözler tutuklu 8 komutana çevrildi.
Perşembe günü TBMM’de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Kılınç’ın durumuyla ilgili “Hakkı Kılınç Paşa’yla ilgili de Adli Tıp Kurumu ‘kocamışlık’ haline dair bir rapor verdi. Onu da biz Cumhurbaşkanı'na daha yeni gönderdik” açıklamasında bulunmuştu.
“AF DEĞİL ADALET”
Son gelişmeleri gazetemize değerlendiren Tutuklu komutanlardan E. Orgeneral Çetin Doğan (83), E. Orgeneral Fevzi Türkeri (82), E. Tümgeneral Cevat Temel Özkaynak (78) ve E. Tümgeneral Erol Özkasnak’ın (77) avukatı, Eski Askeri Hakim Aykanat Kaçmaz, yaşanan sürecin af değil “kamu görevlilerinin yasal sorumluluğu” olduğuna dikkat çekerken “Bu tarz kararlarda bürokratik işlemlerin olması doğal. Ancak bu işlemler, sağlık durumu kritik kişilerin özgürlüğüne zarar verecek hatta yaşamsal risk yaratacak boyuta gelmemeli” dedi.
Kaçmaz ayrıca verilen tahliye kararlarının AYM’de bekleyen dosya ile ilgili olarak da “Bu süreç üyelerde ‘Zaten çıktılar, o zaman ‘ihlal yoktur’ kararı verelim’ algısı yaratmaması” gerektiği konusunda uyarıda bulundu.
“DEPREM OLSA BİLE ONLARDAN BİLECEKLER”
“Artık söyleyecek, konuşacak pek bir şey de kalmadı. Böyle giderse bu insanların iyileşmeye bile zamanı kalmayacak. Af değil adalet istiyoruz. Çıkarılan Genelge dikkate alınsın yeter” diyen Korgeneral Hakkı Kılınç’ın(83) oğlu Koray Kılınç, “Bu insanlar ayrım yapmadan tüm yurttaşların can ve mal güvenliği için çalıştı. Sahte deliller, kurulan kumpas ortadayken komutanları günah keçisi yaptılar. 12 Eylül 1980 darbesi sonrası getirilen bir kılık kıyafet yönetmeliğinden bile onları sorumlu tuttular. İstanbul’da deprem olsa bile komutanlardan bilecekler” ifadelerini kullandı. Kılınç, davadaki komutanları en çok yıpratan durumun haksızlığa uğramışlık hissi olduğuna dikkat çekti.
“4 KAT KAZAK”
Hapishanelerin sıcaklık durumuna dikkat çeken E. Orgeneral Çetin Doğan’ın eşi Nilgül Doğan, “Her hafta eşimle bir saat görüşmek için Buca Cezaevi’ne gidiyorum. Son ziyarette Çetin’in üşüdüğünü 4 kat kazak giymesiyle fark edince çok üzüldüm” dedi. Silivri ve Sincan’da da durumun aynı olduğunu belirten Doğan, komutanların yaşları gereği bu gibi durumlarsan çok daha fazla etkilendiğini söyledi. Eşinde (D-DİMER) adı verilen kanın pıhtılanma değerleri, referans değerlerin çok üzerinde çıktığını belirterek şunları söyledi:
Bu konuyu kalp doktoruna sorduğumda, sebebinin stres ve de hareketsizlik olduğunu söyledi. 83 yaşındaki kalp ameliyatlı ve damarlarında stentler olan birisinin yaklaşık 1,5 senedir bu koşullarda tutulmasının taşıdığı riskleri tahmin etmek hiç de zor değil.
Adalet Bakanlığı’nın yayınladığı son genelgeden sonra tahliye alan generallerimiz için sevinmenin yanında çok da rahatladım. Hiç olmazsa o karanlık köşeleri Vural Paşa gibi terk etmediler diye. Bu arada yaklaşık yirmi gün önce tahliye oldu diye resmi açıklama yapıldığı halde E. Korg. Hakkı Kılınç hala içerde ve hastalıklarıyla boğuşuyor.
“YAŞAMAYAN ANLAMAZ”
Geride kalan sekiz general vicdansızca iftiralarla, sahte, düzmece delillerle, FETÖ’cü hakim ve savcıların komplolarıyla, o karanlık daracık, soğuk mekanlarda çile doldurmaya devam ediyorlar. Onların eşleri, çocukları ve sevdiklerinin bütün duaları sağ salim kavuşmak. Bu duyguyu yaşamayanlar anlayamaz.
Hiç kimsenin, ömrünü vatan savunmasına, vatan sevgisine adamış bu insanlara böyle bir zulüm yaşatmaya hakkı yok.
Ben bütün tutsak, haksızlığa uğramış komutanlar ve yakınları adına bu konuyla yükümlülük taşıyan devlet büyükleri ve AYM’den gereğini en kısa zamanda yerine getirmelerini bekliyorum. Bizler, bir kayıp daha vermeyi düşünmek bile istemiyoruz. Bıçak kemiğe dayandı. İsyanlardayız…”