COP29’da Türkiye'nin 2053 net sıfır hedefi: Gerçekleşebilir mi?

Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de 11 Kasım'da başlayan COP29 zirvesinde Türkiye, 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefiyle ilgili iklim stratejisini Birleşmiş Milletler’e sundu. Strateji, Türkiye'nin kalkınma önceliklerinden taviz vermeden "net sıfır" hedefine nasıl ulaşmayı planladığını ayrıntılarıyla ortaya koyuyor. Ancak bazı uzmanlar ve çevre örgütleri, bu hedefin gerçeğe dönüşebilmesi için atılacak adımların yetersiz olduğunu savundu.

FOSİL YAKITLAR VE KÖMÜRDEN ÇIKIŞ

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye'nin uzun vadeli iklim hedeflerine ulaşabilmesi için fosil yakıtlardan çıkılmasının zamanla gerçekleşeceğini belirtti. Ancak, stratejide kömürden çıkışa dair herhangi bir plan bulunmaması, çevre uzmanları ve sivil toplum kuruluşlarının eleştirilerine yol açtı. Bu eleştirilerde, kömürden çıkmamanın uzun vadede hem çevresel hem de ekonomik zararlar doğurabileceği vurgulandı. Türkiye'nin yenilenebilir enerjiye yönelmesi gerektiği, aksi takdirde fosil yakıtlara yapılan yatırımların boşa gideceği ifade edildi.

TÜRKİYE'NİN ENERJİ PLANI

Zirveye sunulan stratejide, Türkiye'nin 2024 itibarıyla yenilenebilir enerji üretim payını yüzde 57'ye çıkarması ve 2053’te bu oranı yüzde 69'a ulaştırmayı hedeflemesi dikkat çekti. Bunun yanı sıra, Akkuyu Nükleer Santrali’nin devreye girmesiyle Türkiye'nin enerji ihtiyacının yüzde 10'unu karşılayacağı ve sera gazı salımlarını yıllık 30 milyon ton azaltacağı öngörülüyor. Bu projelerin, Türkiye'nin enerji dönüşümünde önemli bir adım olduğu ifade ediliyor, ancak nükleer enerjiye olan bağımlılığın tartışmalara yol açtığı da biliniyor.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN COP29 KONUŞMASI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, COP29’daki konuşmasında Türkiye’nin iklim krizinin olumsuz etkilerine karşı kararlı bir şekilde mücadele ettiğini vurguladı. Türkiye'nin yeşil kalkınma vizyonu doğrultusunda, yeşil finans stratejisinin uygulanmaya devam edileceğini ve ulusal yeşil taksonomiyi oluşturma çalışmalarının sürdürüleceğini belirtti. Erdoğan, ayrıca Türkiye'nin 2026'da Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı'na ev sahipliği yapma adaylığını da duyurdu.

Türkiye, COP29 zirvesine 1.892 delege ile katıldı ve bu katılım, ülkenin zirveye en fazla delege gönderen üçüncü ülke olmasını sağladı. Bu, Türkiye'nin küresel iklim politikalarındaki rolünü pekiştiren önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Türkiye'nin COP29'daki bu güçlü katılımı, ülkenin iklim değişikliğiyle mücadeleye verdiği önemin bir göstergesi.