Cumhuriyet kadınının Gazi aşkı... Gülnur Gülerce: ‘Hayalim Gazi’de zafer’

Türkiye Jokey Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi ve at sahibi Gülnur Gülerce, “Cumhuriyet kadını olarak Gazi Koşusu’nu kazanmak en büyük hayalim” dedi.

Hilmi Türkay

Nurbiye Gülerce, eşi Yavuz Gülerce’nin (16 Mart 2006) rahmetli olmasından sonra kızları Selma ve Gülnur Hanım’ı çağırır, “Mesleğe devam edelim mi etmeyelim mi?” sorusunu sorar. Selma ve Gülnur Gülerce hiç düşünmeden “Baba mesleğine devam” derler. Camia içinde erkek egemenliği hâkim olsa da Gülerceler kolları sıvayıp işe başlar. Gülnur Gülerce saha içi sorumluluğu alır. Selma Hanım, Gülnur Hanım’ın destekçisidir. Anne Nurbiye Gülerce (84 yaşında) daha çok evde kalmayı yeğler ama her gün kızı Gülnur’la telefonla konuşup gelişmeleri yakından takip eder. Sıkı ve ciddi ekip çalışması, Gülercelere meyvelerini çok geçmeden verir. Baba Yavuz Gülerce’nin kazandığı kupalara ilaveler gelir. Türk kadınının toplumumuzda başaramayacağı hiçbir şey yok. Anne Gülerce ve kızları canlı örnek. Atçılık dünyası şimdi daha nice Gülerceleri bekliyor. Gülnur Gülerce ile Türkiye Jokey Kulübü’nün (TJK) Nimet Üyken adına düzenlediği basın yarışmasının jürisinde beraberdik. Pazar günkü Gazi Koşusu öncesi keyifli bir sohbet yaptığımız at sahibi ve TJK Yönetim Kurulu Üyesi Gülnur Gülerce’nin Cumhuriyet’e özel açıklamaları şöyle:  

 

"ATÇILIĞIN BAYRAMI"

 

Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk adına düzenlenecek Gazi Koşusu’na katılacak 22 nadide 3 yaşlı İngiliz safkan tayının biri bu onurlu kupayı kazanacak. Tüm at sahiplerine başarılar diliyorum. Tayların ayakları düz bassın. Gazi Koşuları atçılığımızın bayramı. Bu büyük koşu için 1 ay kala at sahipleri, antrenörler, seyisler, jokeyler heyecanlı süreç geçirirler. Gülerce ekürisi olarak katıldığımız Gazilerde 2.’lik, 3.’lük ve 4.’lüğümüz oldu. 2. olduğumuz yarışta birinciliği fotoda kaybettik. Ailece çok üzülmüştük. Cumhuriyet kadını olarak Gazi Koşusu’nu kazanmak en büyük hayalim. Pazar günü 3 yaşlı tayımız Tarmatebebi Anafartalar’da koşacak. Gün içinde ayrıca Haliç, Zübeyde Hanım, kadın binici dostluk kupası, Nene Hatun, Ali Rıza Bey gibi birbirinden önemli yarışlar izleyeceğiz. Daha önceki Gazi Koşuları’nda olduğu gibi yine insan seli, heyecan, coşku yaşanacak.

"SEVİNÇLE ÜZÜNTÜ YAN YANA"

 

Atçılıkta sevinçle üzüntü yan yanadır. Atınız önde gidiyor tamam bitirdik bu işi derken bir de bakıyorsunuz kaybetmişsiniz. Bunlar atçılığın güzel tarafları. Zincirin her halkası sağlam olmak zorundadır. Nasip deniliyor ama bana göre baş şart çalışmak. Yarışta şans faktörü yüzde birdir. Atınızı iyi yetiştirin, doğru yarışı seçin, jokey de doğru binsin yeter.

"ÇOCUKKEN GÜN SAYARDIK"

 

Dedelerimiz Kafkasya’dan göç etmişler. Kafkas Türkleri’nin en değer verdiği önce ailesi ve ailesinin bir bireyi olarak attır. Annem her zaman anlatır; Mahmudiye’de ilkokula da atlı arabalarla gitmişler. O zamanlar çok kar olurmuş, sırtta taşırlarmış çocukları kara bata çıka... Babam da uzak değilmiş atlara. Sülalesi Kafkasya’da atçılıkta önde gelen bir sülaleymiş. Çocukluğumuzda Mahmudiye’de panayırlar olurdu. O panayırlarda at yarışları düzenlenirdi. Biz hep beraber at yarışlarını izlerdik. Senede bir kere Mahmudiye’ye panayıra gitmek için gün sayardık. 

 

"AT, İNSANI HAYATA BAĞLAR"

 

Atları seviyoruz. İyi ki burada bu işi yapıyoruz. Her sabah saat 04.00’te kalkmak bu işi çok sevdiğimizin göstergesi. Gülnur Gülerce olarak şunu ifade etmek isterim; at sahibi olmak insanın kendisine yaptığı en büyük yatırımdır. At sahibi bir yarışı kaybetse bile bir sonraki yarıştan her zaman umutludur. Atçılıkta umut bitmez. At, insanı hayata bağlar, aktif tutar. Atla bütünleşmek güzeldir. Türkiye Jokey Kulübü’nün de topluma bu konuda büyük destekleri var. Otistik çocuklarımız için hipodromlarımızda atla terapi merkezlerimiz var. Mesire yerlerimiz var. Bundan da halkımız yararlanabiliyor.