Süleymancılar yeni bir vakıf daha açtı

Türkiye’de iktidarın desteğiyle tarikat ve cemaatler her alanda gücünü artırıyor. Okullardan, sağlık ocaklarına kadar her alanda tarikat ve cemaatler yerleştirilirken, iktidardan güç alarak palazlanan cemaatlerin en hızlı örgütlenme biçimini ise dernek ve vakıflar sağlıyor. Söz konusu gerici yapılar; ticaret dışı gelirlerini vakıf ve/veya dernekler aracılığıyla, bağış adı altında yasallaştırırken, özellikle bakanlıklarla “protokol” imzalayıp kamu kaynaklarından da faydalanıyorlar. Bu kapsamda vakıf ve dernekler cennetine dönüşen Türkiye’de her geçen gün tarikat ve cemaat vakıfları artıyor.

AMAÇ: ‘İNSANLARIN MANEVİ YÖNÜNÜ GELİŞTİRMEK’

Bu kapsamda Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce dün Resmi Gazete’den vakıf senedi paylaşılarak resmen kurulan İstanbul merkezli “Ahmediye Hafize Hanım Vakfı” dikkat çekiyor. Vakıf, İstanbul Anadolu 31. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2 Aralık’ta aldığı kararla tescil sürecini tamamladı.

Kuruluş senedinde vakfın mal varlığı 550 bin TL olarak belirtilirken, amacı ise “Tüm insanların maddi ve manevi yönden gelişmelerinin sağlanması, onlara maddeten ve manen yardımcı olmak eğitim sosyal ve kültürel yönden her türlü ihtiyaçlarını karşılamak” olarak belirtildi. Senette vakfın feshedilmesi durumunda tüm mal varlığının Süleymancılar cemaatinin merkez yurdu olarak bilinen İstanbul’un Üsküdar ilçesinde bulunan “Gümüşsoy- Sevim Kuran Okutma Vakfı”na devredileceği kaydedildi.

ENDERUN SİSTEMİNDE EĞİTİM

Gümüşsoy- Sevim Kuran Okutma Vakfı’nın faaliyetleri arasında ise Osmanlı Devleti’nde saray içinde devşirme çocuklardan mülki ve askeri idarecilerin yetiştirildiği eğitim kurumu olan “Enderun eğitim sistemi” örnek alınarak oluşturulan sınıflarda “0-6 yaş grubu” çocuklara eğitim veriliyor. Bunun yanı sıra vakıf içinde maddi durumu iyi olmayan öğrencilere yurt hizmeti de sağlanıyor. Vakfın en büyük faaliyet alanı ise her yaş grubuna Kuran eğitimi vermesi olarak biliniyor.

‘SÜLEYMANCI OLMAYANLAR SOĞAN DOĞRANIR GİBİ DOĞRANACAK’

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “Gizli Tarikatlar Raporu” olarak bilinen raporda, Süleymancıların söz konusu faaliyetlerinin anlatıldığı bölümde; “Diyanet İşleri eski başkanlarından Tayyar Altınkulaç hatıratında, kurslarda öğrencilere dikta edilen ve Başkanlık arşivinde bulunduğunu ifade ettiği defterlerden birinde, ‘Devletin din görevlileri deccalin ordusudur’, ‘Süleymancılık bir gün hükümran olacak, Süleymancı olmayanlar soğan doğranır gibi doğranacaktır’ cümlelerinin yer aldığını kaydetmektedir” bilgisi ise dikkat çekti.

‘BÜTÜN CEMAATLERE BAĞLAMANIN MANTIĞI NEDİR?’

Vakıf senedinde vakfın yöneticileri arasında kaydedilen bir isim ise daha önce kaldığı cemaat yurdunda 2022’de intihar eden Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes Kara’ya yönelik ifadeleriyle dikkat çekmişti.

Vakfın yönetici kadrosunda bulunan Ahmet Ramiz Gök’ün ismi olaya ilişkin tepkilerin sürdüğü dönemde Küçük Çamlıca Eğitim ve Kültüre Hizmet Derneği adına kaçak olarak İstanbul’un Üsküdar ilçesindeki Acıbadem Mahallesi’nde işlettiği 2 kaçak yurt olayında gündeme geldi. Gök, Kara’nın intihar etmesine yönelik, “Elazığ’da bir çocuk psikolojisi bozulmuş intihar etmiş, bunu bütün cemaatlere bağlamanın mantığı nedir? Ne münasebet. Bir yığın hastanede, adliyede intihar var. Hepsini kapatabiliyor muyuz?” demesi dikkat çekti.