Sosyalist parti temsilcileri seçimleri ve ülke gündemini Cumhuriyet'e değerlendirdi: 'Halk seçeneksiz değil'

Sosyalist parti temsilcileri seçim gündemlerini Cumhuriyet’e değerlendirdi. Sosyalistlerin AKP-MHP iktidarının ekmeğine yağ sürecek bir tutum içinde olamayacaklarını vurgulayan parti temsilcileri halkı iki seçenek arasında bırakmayacaklarını belirtti.

Cengiz Karagöz

Seçimlere yaklaşık bir yıl kalmışken, partilerin nasıl hazırlık yaptıkları da sıklıkla gündeme geliyor. Cumhur ve Millet İttifaklarının yanında, sosyalist partilerin seçime nasıl hazırlandıkları ve olası ikinci tur durumunda nasıl bir yol izleyecekleri de tartışılıyor. Gündemdeki bu başlıkları Türkiye Komünist Hareketi Genel Başkanı Aysel Tekerek, Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreteri Kemal Okuyan, Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz ve SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen Cumhuriyet’e değerlendirdi.

"DÜZENİN TEMSİLCİLERİNE KEFİL DEĞİLİZ"

Türkiye Komünist Hareketi (TKH) Genel Başkanı Aysel Tekerek Cumhur ve Millet İttifaklarının düzenin iki kanadı olarak temel konularda aynı şeyi söylediğini belirtti. Tekerek, “NATO, AB sermaye ile uyum, uluslararası finans kurumlarıyla ilişki ve laiklik gibi kritik konularda düzenin katı ve sıvı halleri gibiler. Bugün düzenin bu iki kanadı arasında tercih yapmamız bekleniyor” dedi. Ülke sorunlarının çözümü, kamucu, anti-emperyalist ve laik bir programdan geçtiğini kaydeden Tekerek, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik sosyalistlerin alacağı tutum da bu ilkeler etrafında şekillenecek. Düzenin hiçbir kanadına ve temsilcisine kefil değiliz. Seçimlere girme yeterliliğini sağlamış olan Türkiye Komünist Hareketi, sosyalist bir güç birliğiyle seçimlere girecek” diye konuştu. Tekerek, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin, “Sosyalistler AKP-MHP iktidarının ve istibdat rejiminin ekmeğine yağ sürecek bir tutum içinde olmazlar ama düzen muhalefetinin destekçisi, peşinden sürüklenecek siyasete de bir o kadar uzağız” ifadelerini kullandı. 

"TKP SEÇİME KENDİ ADAYLARIYLA GİRECEK"

Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan, seçimdeki temel amaçlarının halka sosyalist bir seçeneğin varlığını anlatmak olduğunu kaydetti. Okuyan, “Şu da bir gerçek: 20 yılı aşkın bir süredir bu ülkede iktidarda olan karşı devrimci bir parti var. Bu partinin iktidarının sonlanması bütün sol kesimler gibi bizim de önceliklerimizden. Ancak bu önceliği düzen içi başka alternatifleri destekler bir konunun içine düşerek yapmak gibi bir niyetimiz yok. Parlemento seçimlerine Türkiye Komünist Partisi kendi adaylarıyla girecek” dedi. Okuyan, Cumhurbaşkanlığı seçimleri için halkın alternatifsiz kalmaması gerektiğinin altını çizdi. Okuyan, “Seçim takvimi işlemeye başladığında biz meydanı Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı gibi iki seçenek arasında bırakacak değiliz. Zaten ikinci tura şunların kalacağı belli türünden bir ön hazırlık düzen içi siyasetin yapabileceği türden bir şey. Biz bu tür tartışmalara parti olarak girmeyeceğiz. Biz günü geldiğinde sorumlu ve devrimci yanıtlar üretecek birikime sahibiz” diye konuştu.

"HER ŞEYİ SEÇİME HAVALE ETMEK YANLIŞ"

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, seçim gündemlerinin emekçilerin ekonomik ve politik acil taleplerinin giderilmesi mücadelesinin bir parçası olduğunu belirtti. Halkın gerçekleri kavraması, eylem ve bilincinin ilerlemesi için yaygın bir çalışma yürüttüklerini belirten Akdeniz, “Bildiriler çıkarıyor, paneller, toplantılar, piknik gibi etkinlikler düzenliyoruz. Burjuva muhalefetin odağı durumundaki Millet İttifakı’nın her şeyi seçimlere havale eden tutumunu eleştiriyoruz. Halkı beklentiye sokan ve kurtarıcı aramaya iten çizgisine karşı çıkıyoruz. Halkın kendi kaderini kendi ellerine alma tutumunu ilerletmek, seçimlere de bu mücadelenin güçlendiği bir ortamda girmek, ülkenin içine itildiği yıkımdan kurtulması açısından tarihi bir öneme sahiptir” diye konuştu.  

"3. SEÇENEK HALK İTTİFAKI"

Mücadele açısından Halk İttifakı’nın önemine değinen Akdeniz, “Başta HDP, Sol Parti, TİP ve TKP olmak üzere emekten, barıştan ve demokrasiden yana güçlerin bir araya gelmeleri için girişimlerimiz devam ediyor” ifadelerini kullandı. Akdeniz, seçimin ikinci tura kalma ihtimaline karşı tutumlarını da şu şekilde anlattı:

Partimizin yetkili kurulları henüz bu konuda bir karar almış değil. Elbette o günkü ülke koşullarını dikkate alarak en doğru kararı verecektir. Kesin olan bir şey var ki seçimlerin ikinci tura kalması durumunda partimiz, halkın çıkarlarını esas alan bir tutum takınacaktır.

"SOLUN TUTUMU KRİTİK OLACAK"

SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen iktidarın yenilgiye uğratmayı ön plana alan bir siyaset etrafında birleşmenin önemini vurguladı. İşleyen, “Mevcut sistem, muhalefeti toplumsal taleplerin taşıyıcılığını üstlenmekten son derece uzak bir konumda. Sistem muhalefeti, özelleştirmelerin yarattığı işsizlik, derin eşitsizlik ve yoksulluk, fiili şeriat rejiminin yarattığı baskılar ve gençliğin içinde boğulduğu geleceksizlik sarmalını kıracak bir programa sahip değil” dedi. Sosyalistlerin bu sürecin aktif bir öznesi haline getirmenin önemine değinen İşleyen, “Bunu başararak hem bu rejimden kurtulmanın hem de AKP sonrasına halktan yana bir dönüşüm için sol, tarihi ve kritik rol oynayacak. SOL Parti, bu sorumlulukla üzerine düşen her şeyi kesin ve net bir kararlılıkla yerine getirecek” ifadelerini kullandı. İşleyen, seçimin ikinci tura kalması ihtimaline karşı, “Tüm muhalefet bugünden seçimin ilk turda kazanmayı temel alan bir siyaset izlemelidir” uyarısını yaptı.