Son Dakika... Engin Altay'dan Süleyman Soylu'ya: Elinden geleni ardına koyarsan şerefsizsin

TBMM Genel Kurulu'nda bugün Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı'nın 2021 yılı Kesin Hesabı ile 2023 yılı Bütçe Kanun Teklifi görüşülüyor. 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da yer aldığı görüşmelerde, CHP adına kürsüye gelen Grup Başkanvekili Engin Altay, Soylu'ya sert sözlerle yüklendi. 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 18 Kasım'da, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, İçişleri Bakanlığı bütçesinin görüşmeleri sırasında; “Kara parayı aklayan da uyuşturucuyu yapan da şerefsizdir. İspat etmeyen Kılıçdaroğlu da şerefsizdir. Bu kadar basit. İspat etmeyen de şerefsizdir” demişti. 

Soylu'nun bütçe komisyon görüşmeleri sırasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na 'şerefsiz' demesini hatırlatan Altay, ''Pazartesi günü ortaya çıkan 6 yaşındaki çocuğuma yönelik skandal Türkiye'yi sarstı. Hükümetin duyarsızlığı kamu vicdanında olumsuz karşılık buldu. Ben de şöyle bir tweet attım: Bu olayın ortaya çıkması sapkınlıktır, hükümetin olaya 3 gün sonra tepki göstermesi felakettir" ifadelerine yer verdi.

"MİLLETVEKİLİNE PARMAK SALLAMAK SİZİN HADDİNİZ DEĞİL"

Altay şu ifadeleri kullandı:

• Çarşamba günü nöbetçiydim. Ticaret, Enerji ve Çevre Bakanımıza teşekkür ettim. Şunun için: Bugün biraz önce gördüğünüz gibi TBMM Genel Kurulu'na parmak sallama hadsizliğinde bulunmadıkları için. Sayın bakan siz buraya para istemeye geldiniz. Buradaki hiç bir milletvekiline parmak sallamak sizin haddiniz değil.

''ELİNDEN GELENİ ARDINA KOYARSAN ŞEREFSİZSİN''

Altay'ın hemen ardından sarf ettiği ''Belgeyse belge, bilgiyse bilgi. Bak bu konuşma dosyam, bu da senin yapacağın konuşmadan sonra açacağım dosya. Elinden geleni ardına koyarsan şerefsizsin'' sözleri ise tansiyonu yükseltti.

Altay, ''Ana muhalefet partisi Genel Başkanına aynı kelimeyi kullandın. Dün tweet atıyor, tehdit tweetleri atıyor. Bu kelimeyi genel başkanımız için iki defa kullandınız'' dedi. 

GERİLİM ARADA DA DEVAM ETTİ

AKP grubu ve İçişleri Bakanı Soylu'nun itirazları üzerine Genel Kurul'a ara verildi. Gerilim arada da devam etti.

"BU ŞANTAJ DİREK RECEP TAYYİP ERDOĞAN'ADIR"

Yeniden başlayan Genel Kurul'da Engil Altay konuşma yaptığı sırada gerilim yaşandı. Altay, tarikatta yaşanan çocuk istismarına yönelik de açıklamada bulundu. "Sanan niye suçişleri bakanı diyoruz?" dediği sırada Meclis'te gerginlik yaşandı.

Altay, "Her ay mafyadan düzenli para alan siyasetçi var. Aslında bu şantaj direk Recep Tayyip Erdoğan'adır" sözleriyle Soylu'ya yüklendi.

Altay ayrıca Soylu'ya yönelik, "Sen ülkeyi kevgire çevirmeseydin kimse elini kolunu sallayarak giremezdi " dedi. Soylu'nu BAE'ye yolculuğunu hatırlatan Altay, "Kiminle gittiniz, uçağınızda kaç kişi vardı" diye sordu.

CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, Soylu'nun "Türkiye Cumhuriyeti Devleti, dağlardaki teröristin ayakkabı numarası dahil her şeyi bilmektedir" sözlerini hatırlatarak "İstanbul'un göbeğinde bir terörist binlerce kameraya el sallayarak patlattı, ülkenin sınırları kevgire döndü" dedi.

Bakan Süleyman Soylu, “Sahte evlilik yaptın. Sahte evlilik yaptın” diye Altay’a seslendi. Altay, “Allah belanı versin senin. Açarsın evraklar sende. Sana yalvaran da şerefsizdir” diye yanıt verdi. Altay, Soylu’nun sözlerine “Sen alçaksın” diye yanıt verdi.

MURAT BAKAN’DAN BAKAN SOYLU’YA: “SENDEN ALA FETÖ'CÜ MÜ VAR? SEN FETÖ'NÜN CUMHURBAŞKANI ADAYIYDIN DARBE GERÇEKLEŞSEYDİ”

TBMM Genel Kurulu’nda İçişleri Bakanlığı ile Aile, Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 2021 Yılı Kesin Hesap Kanun Teklifleri ile 2023 Yılı Bütçe Kanun Teklifleri görüşülüyor.

Görüşmelerde söz alan CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, şunları söyledi:

• İçişleri Bakanlığı bütçesini görüşüyoruz. Bu Bakanlık bütçeden aldığı paydan çok daha etkili bir Bakanlık toplum nezdinde, neden? Çünkü mülki idare ona bağlı. Kökleri Osmanlı'ya, 1864 Vilayet Nizamnamesi'ne dayanan bir teşkilattan bahsediyoruz, sorsam Bakan iki kelime edemez bununla ilgili. 81 ilin valisi sana bağlı, 922 ilçenin kaymakamı sana bağlı. O vali, o kaymakam ki bulunduğu yerde, bulunduğu ilde, ilçede devleti, yürütmeyi temsil ediyor değerli arkadaşlar. Peki, bu kadar önemli bir Bakanlığın başında kim var? ‘Ben bu işten anlamam’ diyen bir sigortacı var. Sigortacılar başımızın tacı ancak o işi de beceremiyor, şu an Emniyetin hiçbir aracı sigortalı değil değerli arkadaşlar. Biz sayesinde poliçe kesmekle devlet yönetmenin nasıl yapılamadığını öğrenmiş olduk. Devleti yönetmek, hukuku bilmek demek, devleti yönetmek devlet adabı bilmek demek.

“DEVLET MEMURU SADECE AMİRİNDEN EMİR ALIR, ŞEYHİNDEN EMİR ALMAZ”

• Bakın, İçişleri Bakanlığı cumhuriyetin kuruluşundan bugüne en karanlık ikinci dönemini yaşıyor değerli arkadaşlar. İlkini yine bu iktidar döneminde yaşadı; 81 il Emniyet müdürünün 74'ünün FETÖ'cü olduğu, 81 il valisinin 72'sinin FETÖ'cü olduğu dönemden bahsediyorum. Şimdi dönem ne arkadaşlar, şimdi durum ne? Bakın, İçişleri Bakanlığında, Emniyet Genel Müdürlüğünde tüm tayin, atama, terfiler tamamen tarikat-cemaat dengesine göre yapılıyor. Bakın, menzilci, okuyucu, yazıcı, Erzincan grubu, Kurdoğlu, İsmailağa cemaati; buradan seni uyarıyorum Süleyman Soylu, kula kulluk edenlerin bu ülkeyi ne hâle getirdiğini geçmişte yaşadık, bir daha asla izin vermeyeceğiz. Devlet memuru sadece amirinden emir alır, şeyhinden emir almaz; devlet memuru sadece vatana, kanuna, nizama, bayrağa bağlıdır. Bu dönem bitecek ve bunun hesabını geçmiştekilerin verdiği gibi siz de vereceksiniz.

“SEN FETÖ'NÜN CUMHURBAŞKANI ADAYIYDIN DARBE GERÇEKLEŞSEYDİ”

• Bu cumhuriyet, çok zor koşullarda kuruldu değerli arkadaşlar. Kurtuluş Savaşı'nı yaşadık, İkinci Dünya Savaşı yıllarını, seferberlik, soğuk savaş, ekonomik buhranları yaşadık; senden önce 76 İçişleri Bakanı geldi ama bu ülkenin tarihinde senin döneminde olduğu kadar polis intihar etmedi, Jandarma intihar etmedi. Bu ülkenin çocukları intihar ediyor, bu çiftçinin çocuğu, emeklinin çocuğu, polis intiharları seni hiç mi ilgilendirmiyor? Bu çocuklar intihar ediyor ve bunlardan bir tanesinin anasını, babasını aramadın; içinde babası polis olanlar da var. Polis intihar ediyor; amir zulmünden intihar ediyor, ağır çalışma koşullarından intihar ediyor, ek görevlerden intihar ediyor, angaryadan intihar ediyor. Sen, POMEM'de polisleri eski polis, yeni polis diye ayırdın; eski polislerin amir olmasının önünü tıkadın. AKP'de hatırlı kişiyi araya sokmayanın ne memur olması ne amir olması mümkün değil.
  
  
• 130 bin polis birinci şarkını yapmamışken ikinci şark zulmünü getirdin. Uyuşturucu ticareti şüphelisiyle fotoğraf verdin, çete lideriyle fotoğraf verdin. Sedat Peker'in yurda dönüş biletiydin, Sezgin Baran Korkmaz'ın ülkeden kaçış bileti... Türkiye'yi Rus, Azeri, Balkan mafya liderlerinin hesaplaştığı yer hâline getirdin. Kahraman polisimizin yaptığı uyuşturucu operasyonunu canlı yayından ifşa ettin. Bakanlıkta kendine trol ordusu kurdun; siber suçlarla mücadeledeki kahraman polislerimizi tenzih ediyorum, senin iltimasla aldığın polislerden, polis yaptığın insanlardan bahsediyorum.
  
  
• Sadece bize değil; muhalifi olan AK Parti'li arkadaşlara, muhalif olan herkese saldıran FETÖ yöntemlerini uygulayan trollerinden, haysiyet cellatlığı yapan çakma internet sitelerinden bahsediyorum. Yetmedi, Türkiye senin Bakanlığın döneminde dünyanın en büyük uyuşturucu kartellerinden Meksikalı Sinaloa Karteli'nin gözünü diktiği ülke oldu. Bunu ben söylemiyorum, bunu Europol söylüyor. Uluslararası... Senden ala FETÖ'cü mü var, senden ala FETÖ'cü mü var? Sen FETÖ'nün Cumhurbaşkanı adayıydın darbe gerçekleşseydi. Sen 2017 referandumunda ‘evet’ için FETÖ'nün talimatıyla çalıştın mı, çalışmadın mı? Onu anlat. Sen Türkiye'nin başını öne eğdirdin, İçişleri Bakanlığını kin ve nefretle yönettin. ‘15 Temmuz’un faili, finansörü’ dediğin Katar'a gittin, Katar'a gittin. Eğer faili ve finansörüyse niye gittin, değilse niye söyledin? Ya ilkinde yalan söyledin ya şimdi yalan söylüyorsun. Sen bu ülkenin başına gelen en kötü ikinci şeysin.