Saray'da Prens Bin Selman'a ziyafet verilmişti: Yargı da 'Suudi üstündür' dedi

Saray’da Prens Bin Selman’a ‘ziyafet’ verilmesine ve ‘Suudi üstündür’ nakaratlı şarkının çalınmasına karşı yapılan suç duyurusu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca işleme konmadı. Başsavcılık ihbar eden kuruluşun somut olayda mağdur olmadığını savundu.

Mehmet Oflaz

2018 yılında İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nda öldürülen muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı davasının devredilmesinin ardından Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmana, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ‘ziyafet’ verilmiş ve ‘Suudi üstündür’ nakaratlı şarkı çalınmıştı.

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Cumhurbaşkanı Erdoğan, Prens Selman ve Cumhurbaşkanlığı yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda yetkililerin, “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama” ve “Temel millî yararlara karşı faaliyette bulunmak için yarar sağlama” suçlarını işledikleri belirtildi.

Partinin suç duyurusunu işleme alan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 yıl 3 ay 24 gün sonra 26 Ekim’de kararını açıkladı. Cumhuriyet’in ulaştığı kararda, “Dosyanın incelenmesi neticesinde suç veya suç unsuru bulunmadığından kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına verildi” denildi. Kararda, “ihbar eden kuruluşun somut olayda mağdur sıfatının olmadığı” savunuldu.

HKP Genel Sekreter Yardımcısı Av. Tacettin Çolak ve CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kararını Cumhuriyet’e değerlendirdi.

(Tacettin Çolak)

‘ULUSAL ONUR’ GÖNDERMESİ

“Bu karar, artık bir yargı klasiği haline gelen KYOK’lardan birisidir” diyen Çolak şu ifadeleri kullandı: “Ziyafet verilen kişi, Kaşıkçı cinayetinden sonra bizzat Erdoğan tarafından eylemi azmettiren, katil olarak nitelenen kişidir. Davanın Suudilere devrinden sonra, bir takım ekonomik beklentiler uğruna bu onursuz davet verilmiştir. Katil Veliaht Selman bir anda ‘masum-itibarlı kişi’ oluvermiştir(!)”

Çolak, “HKP’nin mağdur sıfatının olmadığına dair ifade ise hukuka takla arttırılan koca bir yalandır. Ulusal onurumuzu ayaklar altına alan bir fiilden dolayı esasında bütün toplum ve hatta bu kararı veren savcı bile mağdurdur. Tabi bu mağduriyet, ulusal onur ve gururla dolu olanlar için söz konusudur” dedi. 

Savcının keyfi karar verdiğini belirten Çolak, “Bugün siyasi iktidarın etkisi altında kalarak bu kararları verenler de sorumluluktan kurtulamayacaklar” diye konuştu.

(Ali Mahir Başarır)

‘YARGI ADINA UTANÇ VERİCİDİR’

Başarır ise “Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman’a önce katil dediler sonra mükellef sofralı özel eğlence düzenlediler. O gün özel eğlencede Suudi Arabistan’ın üstünlüğüne dair şarkılar çalındı, söylendi. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle bir rezillik daha önce yaşanmamıştı. Bu diplomatik teamüllere de ikili ilişkilere de aykırı bir şeydir” ifadelerini kullandı. 

“Yapılan suç duyurusu neticesinde suç veya suç unsuru bulunmadığından kamu adına kovuşturulmasına yer olmadığı kararı verilmesi de ayrıca yargı adına utanç vericidir” diyen Başarır, şunları kaydetti:

“Bir de ‘ihbar eden kuruluşun somut olayda mağdur sıfatının olmadığı’ iddia edilmiş. Böyle şey olabilir mi? Her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının bu olaya tabii olarak ilgi bağı vardır. O nedenle dediğimiz gibi yargı artık maalesef yürütmenin tahakkümü altına girmiştir. Adında cumhuriyet geçen savcıların cumhuriyetin savcıları gibi davranması gerekmektedir!”