Naci Görür 'İşe yaramaz' demişti... EDIS CEO'su Cumhuriyet'e anlattı: 'Amacı hayat kurtarmak'
Afet Bilimci Prof. Dr. Naci Görür'ün, X hesabından Deprem Erken Uyarı Sistemi EDIS için “işe yaramaz” ifadelerini kullanması üzerine, EDIS Afet ve Deprem Sistemleri Şirketi'nin kurucu ortağı ve CEO'su Ali Emre Erişen, erken uyarı sistemiyle amaçlarının hayat kurtarmak olduğunu kaydetti.
Fahrettin ÖztürkBilim Akademisi kurucu üyesi ve Afet Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, X hesabından yaptığı paylaşımda Deprem Erken Uyarı Sistemi EDIS için "işe yaramaz" diyerek şirketlerin buradan rant sağlamak istediğini öne sürdü.
Görür, “Öyle sunuyorlar ki depremi önceden haber alıp kaçıp kurtulacakmışsın. Eğer deprem konusunda katkınız olsun istiyorsanız deprem dirençli kentler oluşturulmasına katkıda bulunun” ifadesini kullandı.
Naci Görür'ün paylaşımı üzerine EDIS Deprem Erken Uyarı Sistemi'nin Kurucu Ortağı ve CEO'su Ali Emre Erişen, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada; Türkiye'nin önde gelen jeoloji ve deprem bilimcilerinin de içinde olduğu bir akademik grupla çalıştıklarını ve yapay zeka destekli teknoloji şirketi olduklarını söyleyerek, Yıldız Teknik Üniversitesi'nin teknoparkında geliştirdikleri ve 7 yıldır üzerinde çalışarak geliştirdikleri EDIS'in AVM’lerden, sanayi şirketlerine, bankalardan, holding merkezlerine ve konutlara kadar pek çok alanda kullanılmaya başlandığını ve bu sayede can kaybının önüne geçmeyi amaçladıklarını kaydetti.
Ali Emre Erişen EDIS'in, erken uyarı sisteminde Japonya'nın da önünde olduğunu belirterek, depremin merkez üssüne uzaklığına bağlı olarak 2 dakikaya kadar erken uyarı yapabildiğini, bu sayede depremi önceden haber alan insanların kendilerini güvenceye alabilecekleri kadar zaman kazandıklarını belirterek, EDİS'in şu anda tüm Marmara Bölgesi'ni kapsayacak şekilde aktif olarak çalıştığını kaydetti.
'503 DEPREMİN TAMAMINI TESPİT ETTİ'
Sistemlerinin, Marmara Bölgesi'nde 250 kurumda toplam bin işyerinde aktif olarak kullanıldığını aktaran Erişen, EDİS'in 6 Şubat Kahramanmaraş depreminin ardından o bölgeye yerleştirilerek 503 depremde test edildiğini kaydederek, 503 artçı depremin tamamını tespit ettiğini belirtti.
Erişen, depremi önceden bilmedikleri için fabrikalar ve akla gelen tüm işletmelerin büyük ekonomik kayıplar yaşadıklarına da vurgu yaparak, erken uyarı sistemiyle deprem olacağı uyarısı alan iş yerlerindeki makinelerin otomatik olarak durdurulmasından, AVM’lerdeki yürüyen merdivenlerin çalışmasına kadar bütün hareketlerin kontrol altına alınabileceğini ifade etti.
"OKULLARA ÜCRETSİZ KURUYORUZ"
Erişen, bu sistemi geliştirmekteki amacının Naci Görür'ün iddia ettiği gibi rant sağlamak ve para kazanmak olmadığını, olası büyük Marmara Depremi'nde yurttaşlara depremi bir kaç saniye öncesinde de olsa haber vererek zaman kazandırmak ve olası can kaybını en aza indirmek olduğunu kaydederek, okullara ise bu sistemi ücretsiz bir şekilde kurduklarını belirtti.
KARTAL'DA 10 İVME ÖLÇER
Erişen, Kartal Belediyesi ile zemin etüdüyle alakalı yaptıkları çalışma kapsamında Kartal'ın 10 mahallesine 10 ayrı ivme ölçer yerleştirdiklerini, bu çalışmayla zemin etüdü yapabildiklerini ve bu sayede Belediye'nin, hangi mahallenin zemininin güçlü, hangisinin zayıf olduğunu görebildiğini, böylece yapılaşma konusunda belediyenin önlem almasına olanak sağlandığını ifade etti.
Bu ivme ölçerlerin, deprem sonrası acil müdahale için gereken bilgileri de sağladığına dikkat çeken Erişen, bu yöntemle yıkımın fazla olabileceği mahallelerin önceden tespit edilerek, hızlı müdahalenin de önünün açılabileceğini kaydetti.
MOBİL İÇİN ZORUNLU EĞİTİM
Mobil uygulamasının test aşamasında olduğunu belirten Erişen, 'vatandaşın bireysel kullanımına sunulması halinde, her uyarıda bir kaos ortamı olabileceği' eleştirilerine ise, EDİS'in test aşamasındaki mobil uygulamasına eğitici videolar yüklendiğini ve bu eğitimin kullanıcılara zorunlu tutulduğunu, uygulamadaki eğitimi tamamlamayanların ise mobil uygulamayı kullanamayacağını vurguladı.
Erişen, mobil uygulamada her gün saat 12.00'de test uyarısı gönderilerek, kullanıcıların psikolojik olarak gerçek uyarılara hazırlıklı olmalarını ve gerçek uyarılar karşısındaki davranışlarını geliştirmeyi hedeflediklerini söyledi.