MHP'li Yalçın, Mansur Yavaş'ı hedef aldı: Artık hasmımız

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı sert sözlerle hedef aldı.

cumhuriyet.com.tr

Ankara'da, Alparslan Türkeş Vakfı tarafından hafta sonunda düzenlenen etkinliğe, Ülkü Ocakları üyesi olduğu iddia edilen kişilerin saldırmasının ardından başlayan siyasi tartışma büyüyor.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, partisinin vefat eden eski genel başkanı Alparslan Türkeş’in doğum günü dolayısıyla Ankara’da düzenlenen anma etkinliğinde Ülkü Ocakları üyesi olduğu iddia edilen kişiler ile etkinliğe katılanlar arasında çıkan kavga ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. 

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı hedef alması üzerine konuşan Yalçın, "Toplantı, Başbuğ’umuzu doğum gününde sözde anmak bahanesiyle Ankara Yenimahalle’de bizzat CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın katkılarıyla kiralanan bir salonda tertip edilmiştir. Bir zamanlar MHP’yi CHP’lileşmekle suçlayan Yavaş, aynı CHP’nin kucağında, belediyenin yani Ankara halkının imkânlarını MHP’nin kuyusunu kazmak için seferber etmiştir. Mansur Yavaş artık hasmımızdır ve ülkücü hareketin nefesi ensesindedir” dedi.

Yalçın, “Ülkücü Camiada Fitne Çıkarma Çabaları ve Sebepleri” başlıklı açıklamasında şunları kaydetti:

“Türk milliyetçiliği, Ülkücü Hareket'in yegâne siyasi temsilcisi olan MHP’nin tutarlı, sabırlı ve etkin politikaları sonucu devlet hayatının hücrelerine işlemeye başlamıştır. Bu olgu, 15 Temmuz 2016 ihanet kalkışması sonrasında devletin yeniden yapılanmasını gerektiren sürecin de istikametini tayin etmiştir. MHP’nin savunduğu terörle amansız mücadele şartı, hükümetçe başarıyla uygulanarak son aşamaya getirilmiştir. Türkiye’yi sömürgeci Batı dünyasının uydusu olmaktan çıkaran politikalarda MHP’nin payı inkâr edilemez. Türkiye, tıpkı Atatürk döneminde olduğu gibi hem bölgesinde hem de dünyada etkin ve bağımsızlık yanlısı politikalar takip ederek güçlü bir küresel aktör hâline gelmiştir. İşte bunun içindir ki küresel aktörler, içerideki taşeronlarını harekete geçirerek gerek hükümeti iş başından uzaklaştırmaya gerekse MHP’yi etkisizleştirmeye dönük oyunlar kurmaya çabalamaktadır. Bilhassa MHP’nin sağlam siyasi bünyesine ayrılık virüsleri zerk etmek ve camiamızı bir arada tutan maşeri vicdana fitne tohumları ekmek üzere ayrılıkçı, bölücü oyunlar sahneye konmaktadır.

MHP CAMİASINDA KAFA KARIŞIKLIĞI YARATILMAYA ÇALIŞILIYOR

Hareketimizden kopan birtakım atıklar, dönmeler, gevşekler ve zayıf karakterliler devşirilmeye başlanmıştır. Örgütlendirilen fitne ve fücur ehli, genel başkanlık tartışmalarından MHP’nin mevcut politikalarına kadar birçok konu hakkında suni gündemler ve safsatalar üreterek camiamızda ve MHP teşkilatlarında kafa karışıklığı yaratmaya çabalamaktadır. 15 Temmuz 2016 ihanet kalkışması öncesinde MHP’de tezgâhlanan ve partimizi FETÖ unsurlarının kontrolüne teslim etmek maksadıyla yapılan, ancak bünyenin verdiği güçlü tepkiyle geri tepen tarla operasyonu, bunlardan biridir. Tarla operasyonu başarılı olamayınca fitne erbabının kimine parti, kimine dernek, kimine de vakıf kurdurularak yahut mevcut organizasyonlarda pozisyon verilerek MHP içinde tefrika adaları oluşturma gayretleri sürdürülmüştür.

MHP’nin kutlu misyonunu yok etmeyi, Ülkücü Hareketi etkisizleştirmeyi, onları var eden fikir ve ilkeleri değersizleştirmeyi hedefleyen son tefrika hamlelerinden biri, Başbuğ Alparslan Türkeş’i anma bahanesiyle Ankara’da düzenlenen toplantı olmuştur. Toplantı, Başbuğ’umuzu doğum gününde sözde anmak bahanesiyle Ankara Yenimahalle’de bizzat CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın katkılarıyla kiralanan bir salonda tertip edilmiştir. MHP ve Ülkücü Hareket'e rağmen düzenlenen bu alternatif anma toplantısı, düpedüz bir tertiptir. Maksat, hareketimizde tefrika oluşturmak, camiamızın mensuplarını birbirine düşürerek MHP’yi güçsüzleştirmektir. Maksat, MHP’nin dominant konumunu sarsmak, siyasette sahip olduğu özgül ağırlığı baltalamak, toplum nezdindeki itibarını zedelemektir.

TÜRKEŞ'İN KABRİNDE BİR FATİHA OKUDUĞU VAKİ DEĞİLDİR

Toplantının görünürdeki tertipçisi, Başbuğ’umuzun adını kullanan bir vakıftır. Oysa üyelerinin, bugüne kadar Başbuğ Türkeş’in kabrini ziyaret edip Fatiha okuduğu dahi vaki değildir. Anma bahanesiyle Başbuğ’umuzun aziz hatırasına, miras bıraktığı değerlere saygısızlık edilmekte, siyasi vasiyetine saldırılmaktadır. Çünkü Başbuğ Alparslan Türkeş, sağlığında ülkücülerin bulunacağı ve bulunması gereken yer olarak MHP’yi adres göstermiş, 'MHP dışında siyaset yaparak ülkücülük taslamak, davaya ihanettir' demiştir. Tefrika toplantısının tertipçileri arasında, bazıları bahse konu vakfın üyesi de olan İP’lilerin (İYİ Parti) varlığı dikkati çekmektedir. Paravan Alparslan Türkeş Vakfı Genel Sekreteri Alparslan Yılmaz’ın ve İP sözcülerinin açıklamaları, bu organik kirli ilişkiler ağını ele vermektedir. Yani son fitne taşının altından da aynı akrepler çıkmıştır. Mansur Yavaş ise bu fitne ve tefrikanın müşevvik ve muharriki olarak perde arkasından hem malî hem siyasi destek vermektedir.

ZEHİRLİ ŞEYTAN ÜZÜMLERİNİN BAĞI BELLİDİR

Bir zamanlar MHP’yi CHP’lileşmekle suçlayan Yavaş, aynı CHP’nin kucağında, belediyenin yani Ankara halkının imkânlarını MHP’nin kuyusunu kazmak için seferber etmiştir. Mansur Yavaş artık hasmımızdır ve ülkücü hareketin nefesi ensesindedir. Fitnenin eteklisi olan Müdire, ‘Yavaş’ın arkasındayız’ demiş. Müdire ve şakirtleri arkasında olsalar ne yazar. Ama biz tefrikanın topuklusunun arkasında kimlerin olduğunu iyi biliriz. İP Müdiresi'nin sırtını CHP’ye, HDP’ye, Pensilvanya’ya, Washington’a, Soros’a dayadığını farkındayız. Paravan vakfın Genel Sekreteri Alparslan Yılmaz, Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı BELTAŞ A.Ş.’de genel müdür yardımcısıdır. Yani, zehirli şeytan üzümlerinin bağı bellidir.

MHP ATIKLARI, KİFAYETSİZ MUHTERİSLER

MHP atıkları, siyaset artıkları, kifayetsiz muhterisler ve düşükler, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin fitne atölyelerinde işlenerek kaldırım taşı gibi kullanışlı hâle getirilmektedir. Sözünü ettiğimiz ayrılıkçı toplantıya katılanların ve arkasında olanların profiline lütfen bakınız. Hemen hepsinin MHP’de, ülkücü camiada tutunamayıp atık ve artık hâline gelen tereddi etmiş tipler olduğunu görürsünüz. Bunların hemen hepsi, siyasette veya özelde bulanık suda balık avlayan, çıkarcı, hesapçı, fırsatçı kimselerdir. Bu gibiler, vıcık vıcık pis sularda kulaç atıp yıkanır, kirli ilişkilere bulanmaktan zevk alırlar. Hemen hepsinin yazısı turası silinmiş, vicdanı delinmiştir.

2023'E KADAR SÜRECEĞİ ANLAŞILAN BU OYUNLAR BİZİ YOLUMUZDAN DÖNDÜREMEZ

Şu hakikatin bilinmesini isteriz: 2023 yılında yapılacak seçimlere kadar sürdürüleceği anlaşılan bu türden oyunlar bizi yolumuzdan döndüremez. Oyunlarını bozacağız. İğrenç tezgâhlarını tertipçilerin başlarına geçireceğiz. MHP ve Ülkücü Hareket saflarında, parti tabanında tefrika, fısk ve fücur üretme, çatışma ve ayrışma yaratma gayretlerine asla izin vermeyeceğiz. Fısk ve fücur yuvalarını, şer mahfillerini kararlılıkla dağıtacağız. MHP’ye kefen biçmeye çalışanların kâbusu olacak, uykularını kaçıracağız. Hareketimizin ve camiamızın bölünmesi çabalarını boşa çıkaracağız. Müstevli artıklarının ve iş birlikçilerin amansız düşmanı olmaktan asla geri durmayacağız. MHP ve ülkücü hareketi Türkiye’yi çağlar üzerinden aşırıp lider ülke kılma ülküsünden döndürme çabalarına canımız pahasına engel olacağız. MHP ve ülkücü hareket, dünya durdukça Türkiye’nin varlık ve birliğinin yılmaz bekçisi olarak kalacaktır. Türkiye’ye yönelik küresel oyunları bozmak için MHP’nin tuttuğu daimi nöbet, kıyamete kadar sürecektir.”