‘Medeni Yasa’ eleştirilerini anlattılar
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu, önceki gün Meclis’te gerçekleştirdiği oturumunda Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u ağırladı.
Sarp SağkalKEFEK, önceki gün Meclis’te gerçekleştirdiği oturumunda Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’u ağırladı. Komisyonda konuşan muhalefet milletvekilleri, Medeni Yasa’da yapılması düşünülen değişikliklerle ilgili endişelerini anlattı. Emek Partisi Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca Demir, genel seçimlerden sonra Aile Bakanlığı’yla çalıştaylar yapılmaya başlandığını söyleyerek “Bu aile çalıştaylarında ilahiyat profesörleri, müftüler dahi çağrıldı ama kentlerin kadın örgütleri yer alamadı. Antep’ten bir örnek: Bu aile çalıştaylarında bizzat resmi görevlilerce ‘Nafaka yuva yıkar’ gibi ifadeler dahi kullanılabildi” dedi. Konuyla ilgili eleştirilere yanıt veren Bakan Tunç, “Medeni Kanun zaten 2001 yılında sil baştan değişti. Benim burada ifade ettiğim; ‘Ailenin korunması, kadının korunması, çocukların korunması ve yargı süreçlerinde bu kişilerin, aile bireylerinin mağdur olmaması anlamında Medeni Kanun’da topyekûn bir tarama yapıp bu konudaki eksikliklerimizi tamamlamamız gerekir’ şeklindeki bir konuşmamız sanki kanun tamamen değişecek gibi bir algıya dönüştürülmüş oldu” savunmasını yaptı.
9. YARGI PAKETİ
Komisyonda 9. Yargı Paketi’nde neler olacağını soran vekillere de yanıt veren Tunç, kadınların soyadı hakkıyla ilgili düzenlemenin bu pakette olacağını söyledi. Paket üzerindeki çalışmaların henüz devam ettiğini aktaran Tunç, “Grup Başkanımızla da görüşeceğiz. Özellikle yargı paketleriyle ilgili düzenleme komisyona sevk edilmeden önce o çalışmanın içerisinde hukukçu milletvekilleri de olsa o çalışmanın daha verimli olmasını sağlar” dedi. Tunç, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de partisinin grup toplantısında gündeme getirdiği Van’da 83 yaşındaki Makbule Özer’in ikinci kez cezaevine gönderilmesiyle ilgili soruya “Makbule Hanım aslında rehabilitasyon tipi cezaevini kabul etmedi. İnfazı tamamlanamadığı için tekrar cezaevine girmek durumunda kaldı. Yasalardan kaynaklanan bir durum yani 83 yaşındaki bir kişinin elbette mağdur olmasını kimse istemez. Süreci tekrar başlattık. İnşallah o konu tabii Adli Tıp Kurumu’nun raporuna bağlı bir durum” yanıtını verdi.
YAŞLI TUTUKLULAR
Tunç, yaşlı tutuklularla ilgili de “Özellikle cezaevi şartlarında barınamayacak kişilerle ilgili olarak Adli Tıp Kurumu’nun raporları, heyet raporları dikkate alınıyor. O raporun dışında bir durum söz konusu olamıyor. Sürekli hastalık, kocama ve sakatlık hâllerinde cumhurbaşkanının af yetkisi var. Çok müracaat var ama bu konuda da tabii topyekûn bir karar verilmesi de mümkün olamıyor. 70-75 yaş üstü olanlarla ilgili de özel infaz usulleri var. Belli yaşın üstünde ama belli de hastalığı olan, ama bazı suçlar bakımından belki mümkün olamayabilir, bu konudaki çalışmaları da Meclis’imiz önümüzdeki süreç içerisinde tartışabilir” değerlendirmesini yaptı. İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi sonrası kadın cinayetlerinde artış yaşandığı eleştirilerine de yanıt veren Tunç, “Son yıllara baktığımız zaman bir artış değil, azalış olduğunu da UYAP verilerinden görebiliyoruz” ifadelerini kullandı.