İmamoğlu'ndan iktidara 'pazar' göndermesi: 'Ancak televizyonlardan konuşabilirler...'
‘Avrupa 1. Bölge Dere Islahı ve Bakım ve Onarımı Açılış Töreni’nde konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, önümüzdeki yerel seçimlerin önemine dikkat çekti. “Biraz enerjim düşse, bir tane mahalle pazarına giriyorum” diyen İmamoğlu, “Enerjimizin kaynağını kendi gözleriyle görsünler’ diyeceğim ama dolaşmaya cesaretleri yok. Ancak ve ancak televizyonlardan konuşabilirler” ifadelerini kullandı.
cumhuriyet.com.trİstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bağlı kuruluşu İstanbul
Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), Avrupa yakasında 17 ilçenin (Arnavutköy,
Bağcılar, Bahçelievler, Bakırköy, Bayrampaşa, Beşiktaş, Beyoğlu, Esenler,
Eyüpsultan, Fatih, Gaziosmanpaşa, Güngören, Kağıthane, Sarıyer, Sultangazi,
Şişli, Zeytinburnu) karışık sistem çalışan atık su hatlarını yeniledi.
“Avrupa 1. Bölge” olarak adlandırılan alanda; eksik, yetersiz kesitli dereleri ıslah eden İSKİ, mevcut ıslahlı ve ıslahsız dereler ile atık su kollektör hatlarının bakım, onarım ve temizliği yaparak, halk sağlığını ve çevreyi korumaya yönelik çalışmalar gerçekleştirdi.
Bölgedeki 48
ayrı dere temizlenirken, 17 ilçenin atık su arıtma tesislerinin yükünü
hafifletmek ve tıkanıklıklardan kaynaklanan taşkınları önlemek için, 582.000
metre kollektör temizliği gerçekleştirildi.
Dere ıslahı, mevcut derelerin bakımı, dere ve kollektör
temizliği işleri kapsamında yapılan yatırımın güncel bedeli 1 milyar 260 milyon
lira oldu.
“17 İLÇEDE ALTYAPI YATIRIMLARINA AYIRDIĞIMIZ PARA, 33 MİLYAR
543 MİLYON LİRAYI GEÇMİŞ DURUMDA”
“Avrupa 1. Bölge Dere Islahı ve Bakım ve Onarımı Açılış Töreni”, ıslah edilen Kağıthane Deresi’nin yanında, Hamidiye Mahallesi’nde düzenlendi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İSKİ Genel Müdürü Dr. Şafak Başa’nın
konuşma yaptığı törene; CHP milletvekili Zeynel Emre, CHP Parti Meclisi üyesi
Mahir Yüksel, CHPNin Kağıthane Belediye Başkan adayı Tonguç Çoban, Bağcılar
Belediye Başkan adayı Cem Kılıç, Esenler Belediye Başkan adayı Hasan Dalkıran
ve Eyüpsultan Belediye Başkan adayı Mithat Bülent Özmen katıldı.
Sarıyer'den Esenler'e, Beyoğlu'ndan Bahçelievler'e,
Fatih'ten Arnavutköy'e, Beşiktaş'tan Sultangazi'ye, çok geniş bir alanda,
yaklaşık 5,5 kilometre dere ıslahı imalatı yaptıklarını belirten İmamoğlu, “17
ilçede altyapı yatırımlarına ayırdığımız para, 33 milyar 543 milyon lirayı
geçmiş durumda. Tüm bu çalışmalarla, 17 ilçede, 48 derede ıslah ve bakım
çalışması da yapılarak, temizlik ve kesit genişletme çalışmaları
gerçekleştirdik. Su baskınları ve denize atık su karışmasını önlemiş olduk”
dedi.
“BİZİM AKLIMIZA BİLE GELMEYEN, BAŞKASININ AKLINDAN ÇIKMIYOR”
Yaptıkları çalışmalarla, halk sağlığını koruduklarına ve
çevre kirliliğinin önüne geçmiş olduklarına vurgu yapan İmamoğlu, “Haziran
2019’dan bu yana tamamlanan ve yatırımı devam eden işler gözünün önüne
alındığında, altyapıya bugünün fiyatlarıyla, -memleketimizde enflasyon bizi
öyle bir alabora etti ki, dünü bugünle kıyaslamak zor- onun için bugünün
fiyatlarıyla, yaklaşık 94 milyar lira yatırım yapmanın mutluluğunu ve gururunu
yaşıyoruz. Bu yatırımlardan kimler, hangi partililer yararlanacak diye
düşünmek, bizim aklımıza bile gelmedi. Bizim aklımıza bile gelmeyen, başkasının
aklından çıkmıyor. Yani bu garip bir durum. Normal bir insan, zaten böyle
düşünmez. Bu ülkenin yönetimine böyle ayrımcı, böyle akıl dışı bir anlayış hakim
maalesef ne yazık ki; üzülüyorum. Bu sözleri duyarken, ‘Bu sözler nasıl
edilebilir’ diyorum. Bir kamu yöneticisinin, bir siyasetçinin, bir devlet
insanının nasıl böyle bir laf edebileceğini ben anlamıyorum” şeklinde konuştu.
“ALTINDA İMAMOĞLU İMZASI VARSA…”
“Bunlar, işi gücü bırakıp, altyapı yatırımlarını bile bazen
kimin yaptığına bakıyorlar” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“Sadece vatandaşa bu tehdidi yapmıyorlar çoğu zaman. Mesela, eğer bir altyapı projesi varsa, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılıyorsa, altında da İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu imzası varsa, kamu kaynaklarından tek bir kuruş bile kredi vermiyorlar. Faydalandırmıyorlar. Devlet kurumlarının bu anlamda partizanlık yapsın diye organize edildiği bir ortam yaşıyoruz. Tek dertleri ne biliyor musunuz? Bize engel olmak. Ama söyleyeyim; bize engel olamazsınız. Olamadınız, olamayacaksınız.
Bu millet size hak ettiğiniz dersi verecek. Biz, sizin
hayallerinizin bile yetişemeyeceği kadar çok iş yapıyoruz. Hem de gururla,
onurla. Yapmaya da devam edeceğiz. Siz, asıl Türkiye'nin kardeşliğine, bu
ülkenin huzuruna engel oluyorsunuz. Onu ifade edeyim. Bu ülkede, özellikle
ülkenin gelişmesine kalkınmasına, yapacağı iyi işlerin daha hızlı yapılmasına
engel oluyorsunuz.”
“SÖZLERİN ESAS SAHİBİNİ, ŞİMDİ TÜRKİYE'Yİ GEZERKEN
GÖRÜYORUZ”
Oy vermeyene hizmet götürmeme anlayışının İstanbul'un
hafızasında olduğunu kaydeden İmamoğlu, “Daha biz görevi almadan 8-10 ay önce,
bir belediye başkanı o dönemde İstanbul'da konuşma yaptı hatırlayın. ‘Tabii ki
bize oy verenlere metroyu getireceğiz’ demişti. Tescilli, kayıtlı. Defalarca
dinlemişsinizdir. Biz, o sözleri sadece o kişiye mal ettik önce. Ama sözlerin
esas sahibini, şimdi Türkiye'yi gezerken görüyoruz. Yarın İstanbul'a gelince de
aynısını diyebilecek mi bakacağız. Yapınca bizde cevaba hazır. Onu söyleyeyim.
Tabii, ‘Bize oy vermeyene hizmet de götürmeyiz’ diye kabadayılık taslayanların
bu hallerine, ben acıyorum. Kendilerine oy veren vatandaşlarımıza doğru dürüst
iş yapıyorlarmış gibi de bu arada. Şunu söyleyeyim: Bakın, siz hükümetsiniz.
Sizin yapacağınız hizmet… Her şeyden önce bu ülkede en güncel sorun ne?
E-ko-no-mi. Ekonomiyi düzeltin kardeşim. Vatandaşın iyi bir yaşamı için gereken
geliri elde etmesini sağlayan maaşını, evine götüreceği parayı, onu sağlayın.
Sağlığı düzeltin. Bakın, eğitimi düzeltin, eğitimi. Milletin canı yanıyor. Daha
da önemlisi ne? Adaleti düzeltin, adaleti. En kötü sınavda kaldığınız yer”
ifadelerini kullandı.
“HANGİ BİRİNİ DÜZELTTİNİZ DE…”
“Hangi birini düzelttiniz de ‘Ona hizmet götürürüm, buna
götürmem’ diye efeleniyorsunuz” diyen İmamoğlu, şöyle konuştu:
“Siz, bu hale düşürdüğünüz ekonomiyle, zaten kimseye doğru dürüst hizmet götüremiyorsunuz. Yöneticiler, depremzedelere bile, ‘Oy ver, hizmet al’ diyecek kadar ne yazık ki kibre kapılmış durumda. İnanın devlet yöneticiliği, devlet terbiyesi, demokrasi, hukuk; bütün bunlar, milli iradeyi bu şekilde hiçe saymaya kalkarsa, vatandaşın da yapacağı şey bellidir. Sandıkta, yöneticilerin bu şekilde buyuran, bu şekilde üstenci, bu şekilde kibirli, bu şekilde had bildirene, vatandaş, yöneticilere seçimde, sandıkta hem haddini bildirir hem de ağzının payını verme konusunda hakkı doğmuş olacak. Sizler bunun hakkını vereceksiniz diye düşünüyorum.
31 Mart'ta kesinlikle en
üst seviyede vatandaşımızın hakkını kullanacağını düşünüyorum. Hem bu şehir
için en doğrusunu seçmenizi hem de bu ülkenin ayrımcılıkla, partizanlıkla
yönetilmeyeceğini gösterin. 31 Mart'ta yapacağınız seçim, inanın ne seçimidir
biliyor musunuz? Ayrımcılıkla birleştiricilik arasındaki seçimdir. Ayrımcılık
yapanı mı, yoksa birleştireni mi seçeceksiniz? Bu kadar net. Tek adamcılıkla
halkçılık arasındaki tercihtir. Tek adamcılık oynayanları mı seçeceksiniz?
Halkçı anlayışı mı seçeceksiniz? İşte bütün bu kavramları, lütfen titizlikle
dikkatinize sunuyorum.”
“KANAL İSTANBUL GİBİ BAŞ BELASI BİR SÜRECİ TERCİH EDENİ Mİ SEÇECEKSİNİZ…”
“Milletin, memleketin malı olan, yeşil alanı gasp eden ya da
bu şehirde her tarafı imar yoğunluğuna boğan ya da Kanal İstanbul gibi baş
belası bir süreci tercih edeni mi ya da icraatiyle bu şehri güzelleştiren,
meydanlarını, derelerini, altyapısını, üstyapısını, metrolarını, kreşlerini ya
da milletin parasını millete dağıtanı mı seçeceksiniz? İşte fark burada. Onun
için bu kadar net. Biz, gücümüzü kesinlikle birleştiricilikten alıyoruz,
icraatçilikten alıyoruz, halkçılıktan alıyoruz. Biz, söz verdi mi
yapanlardanız. Bu yoldan asla vazgeçmeyeceğiz. Geçmişimiz tertemiz. Tutulmamış
sözler, boş vaatler yok bizim geçmişimizde. Hesabı verilmeyen, inkar edilen
imzalarımız bizim geçmişimizde yok. Geçmişimiz bu kadar temiz olduğu için,
geleceğimiz de güneş gibi şeffaf ve aydınlık. Gelin o aydınlık geleceğe hep
birlikte yürüyelim.”
“ENERJİMİZİN KAYNAĞINI MERAK EDENLER VARSA…”
“Biz, göreceksiniz vatandaşın her derdine yetişecek ve
vatandaşı için koşacak bir enerjiye de sahibiz” diyen İmamoğlu, “Enerjimizin
kaynağını merak edenler var ise, söyleyeyim. Mesela bugün bir ilkokul,
ortaokul, lise ziyareti yaptım. Enerjimi aldım, çıktım. Biraz enerjim düşse,
bir tane mahalle pazarına giriyorum. Orada annelerimiz, teyzelerimiz,
kardeşlerimiz ya da evlatlarımızla buluşuyorum. Vallahi billahi moralim en
yüksek seviyeye çıkıyor. Onun için, ‘Gelin birlikte dolaşalım, enerjimizin
kaynağını kendi gözleriyle görsünler’ diyeceğim ama dolaşmaya cesaretleri yok.
Gelemezler pazara, mahalle aralarına. Ancak ve ancak televizyonlardan
konuşabilirler. Tabii halkın sevgisinden, desteğinden aldığımız güçle
İstanbul'un üstüne de altına da hizmet getireceğiz. Hem de arı gibi
çalışacağız. Atom karınca gibi çalışacağız. Göreceksiniz; bu enerjiyle beraber
her noktasında güçlü işlere imza atacağız. Enerjimiz yüksek. Allah'a şükür
gençliğimiz de var. Hep birlikte yola çıktığımız arkadaşlarımızın da iş
ahlakına, enerjisine güveniyorum” şeklinde konuştu.
“ONLAR BİZİMLE UĞRAŞTI, BİZ İŞ ÜRETTİK”
Farklı bir dönemi başlattıklarının altını çizen İmamoğlu,
konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Göreve geldiğimiz günden bugüne; sorun üretmedik, çözüm
ürettik. Onlar bizimle uğraştı, biz iş ürettik. Seçime giderken bile, her gün
hemen hemen açılışlarımız var. Biz 3,5-4 yıldır açılış yapıyoruz. Temeller
atıyoruz. Atmaya da devam edeceğiz. Bu şehir çok zaman kaybetti. Kötü
icraatlerle, kötü işlerle işi yok. İyi icraatlerle, vatandaşını düşünen
anlayışla bir arada olmaya ihtiyacı var. Lütfen bizi destekleyin. Lütfen
belediye başkan adaylarımızı destekleyin. Meclis üye listemizi destekleyin.
Daha güçlü hizmet vermemiz için bize güç katın.
Hep birlikte çalışalım. İstanbul İttifakı olarak milletçe çalışalım. Çünkü bizim seçimimizin kazananı millet. Belki onlar bir avuç insanın kazandığını düşünecekler. Ama bizim seçimimizde millet kazanacak. Kimseyi dışarıda bırakmayacağız. Bu çalışmalarda da emeği geçen bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Hepimizin yolu açık olsun. Son prekastı da yerine koyarak işimizi de burada tamamlayalım. Başka işleri başlatmaya ve tamamlamaya yola çıkalım.”