İhraç edilen Atatürkçü teğmenlerin ifadesi ortaya çıktı
Tuzla Piyade Okulu'nda bir teğmenin yakasına Atatürk fotoğrafı takmamasıyla başlayan kavga sonrası, Atatürkçü teğmenlerin TSK’den ihracı istenmişti. Son olarak o teğmenlerin ifadeleri ortaya çıktı.
cumhuriyet.com.trPiyade Okul Komutanlığı'nda 10 Kasım'da düzenlenen anma töreninde Atatürk'ün fotoğrafını yakasına takmayan personel ile buna tepki gösteren diğer personeller hakkında soruşturma başlatılmıştı.
Tuzla Piyade Okulu'nda Atatürk fotoğrafı tartışmasıyla başlayan olayla ilişkin Milli Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından başlatılan soruşturmada, Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilen 7 personel hakkında Kara Kuvvetleri Yüksek Disiplin Kurulu tarafından "Silahlı Kuvvetlerden ayırma" kararı verildiği açıklanmıştı.
Böylece, 'Atatürk rozeti' takmayan teğmen ve takmayanları uyaran teğmenlere de ihraç kararı verilmişti.
İFADELERİ ORTAYA ÇIKTI
Son olarak Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin bugünkü yazısında Atatürkçü teğmenlerin savunmalarına yer verdi.
Atatürkçü teğmenler savunmalarında, “Türk milletinin ortak değeri, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ebedi başkomutanı Mustafa Kemal Atatürk’e ve O’nun kurduğu Cumhuriyet değerlerine karşı açıkça sergilenen eylem ve söylemlerden kaynaklı ağır tahrik altında hareket ettiğinde şüphe bulunmayan müvekkilin, kendisine isnat edilen eylem ve söylemlerinin bir an için gerçek olduğu farz edilse bile, bunların TSK’dan ihracı gerektirecek kadar ‘Hizmete Engel Olma’ durumlarının da açıkça ortaya konulması gerektiği değerlendirilmektedir” dedi.
'TARAFSIZ VE OBJEKTİF KARAR VERMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR'
Avukatlar ise savunmanın, “Soruşturmanın tarafsızlığı ve bağımsızlığı ilkesine aykırılık söz konusudur” başlıklı bölümünde,“Disiplin soruşturması heyetinin, raporun son kısmındaki "Olaya ilişkin değerlendirmeler ve kanaat" kısmında müvekkilin "Silahlı Kuvvetlerden Ayırma Cezası" verilerek cezalandırılmalarını teklif etmesinden sonra Kara Kuvvetleri Komutanı soruşturma heyetinin teklifine katıldığına ilişkin kanaat yazmıştır. Kara Kuvvetleri Komutanı’nın (KKK) disiplin soruşturmasını bizzat başlatarak disiplin soruşturması sonuç raporundaki ceza verilmesi yönündeki teklifleri uygun görmesinden sonra müvekkillere yazılı savunmalarına 15 Aralık 2023 tarihinden sonra ilk disiplin amirleri tarafından başvurulmuştur. Kara Kuvvetleri Komutanı’nın müvekkillerin cezalandırılmaları teklifine katılmasından sonra müvekkillerin savunmalarını yapmalarını isteyen ilk disiplin amirlerinin müvekkillerin verdikleri yazılı savunmalara karşı bağımsız, tarafsız ve objektif bir değerlendirme yaparak karar verebilmesi askeri hiyerarşide mümkün değildir.” ifadelerine yer verdi.
SAVUNMA HAKKIMIZ ENGELLENMİŞTİR
Ayrıca savunmada avukatlar, müvekkilin bölük komutanı tarafından yazılı savunmasının istendiği 15 Aralık 2023 tarihli savunma istem yazısında, müvekkillerin, "eylemleri genel olarak tanımlanmış" ancak eylemlerin ne zaman gerçekleştiği, neden ibaret olduğu açıklanmamış ve disipline aykırı olduğu değerlendirilen eylemin sınırları çizilmediğini belirtilerek,
“Bu nedenle müvekkillerin hangi eylemlerinin ne sebeple disiplin suçunu oluşturduğu tarafımızca anlaşılamamış ve savunma hakkımızı bu eylemi içerecek şekilde kullanmamız engellenmiştir.” açıklamasında bulundu.
Teğmenlerin adil yargılanma haklarının ihlal edildiğine değinen avkukatlar, “İlgili maddeye göre disiplinsizliği araştırmak üzere soruşturmacı görevlendiren komutanın soruşturma ile alakalı olumlu veyahut olumsuz kanaat bildirmesi, disiplin cezası vermeye yetkili amir/kurul bakımından tarafsızlık ilkesini zedelemeye neden olabilir. Hatta ilgili cezayı verecek amirin kendisi olduğu durumlarda belirteceği kanaat, düşüncesini önceden açıklamak anlamına gelecektir. Bu durumlarda da personel hakkında verilen disiplin cezasının idare mahkemeleri tarafından iptal edilebilme olasılığı doğacaktır. Özetle, Kara Kuvvetleri Komutanı’nın yazmış olduğu kanaat ile müvekkillerin ‘masumiyet karinesi’ özelinde ‘adil yargılanma hakları’ ihlal edilmiştir” dedi.
Ayrıca savunmada, “Eğer TSK’nın itibarının zedelendiği iddia ediliyor ise bunun sorumlusu, Atatürk resmini yakasına takmayan, Atatürk resmini buruşturan, Cumhuriyet değerlerine ve laiklik ilkesine saldıran teğmenler ve bu gerçekleri saptırarak, Atatürk’e hakaret edenlere tepki gösteren teğmenleri cuntacı gibi haber yapanlardır” denildi.