Güvenpark sanığına 5 bin 172 yıl hapis cezası
Ankara’da 13 Mart 2016’da Kızılay Güvenpark’ta 36 kişinin öldüğü terör saldırısına ilişkin yeniden görülen davada bombaların Ankara’ya getirilmesine yardımcı olduğu iddia edilen sanıklardan Mehmet Veysi Dolaşan’a 5 bin 172 yıl hapis cezası verildi.
Sarp SağkalAnkara’da 13 Mart 2016’da Kızılay Güvenpark’ta 36 kişinin öldüğü terör saldırısına ilişkin yeniden görülen davada karar açıklandı. Bombaların Ankara’ya getirilmesine yardımcı olduğu iddia edilen sanıklardan Mehmet Veysi Dolaşan 5 bin 172 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Sanıklar Halil İbrahim Demirci ve Uğur Ayçil’in dosyasının ayrılmasına hükmeden mahkeme, Velat Cin hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 12 yıl hapis cezası verirken, sanık Neval Basut’u “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. CHP adına davayı takip eden Adalet Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, dava sürecini parti heyetiyle birlikte Cumhuriyet’e değerlendirdi. Yargılamanın toplam 8 yıl sürdüğünü anımsatan Gökçen “Sanıklara ağır cezalar yağdırılsa da hiçbir kamu görevlisine soruşturma izni bile verilmedi. Yetkililerin ihmali, ailelerin taleplerine rağmen araştırılmadı” tepkisini gösterdi. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun geçen yıl Ankara Gar patlaması, Güvenpark saldırısı gibi terör eylemleri için yakınlarını yitirenlere ödenen tazminatlarla ilgili kararları bozduğunu da anımsatan Gökçen “Üstelik Danıştay kararıyla kusursuz sorumluluk içtihadı terk edildi ve devlet kendi vatandaşlarını koruma yükümlülüğünü de reddetmiş oldu. Sokağa çıkan, otobüs bekleyen vatandaşa ‘Kendi başının çaresine bak’ dedi. Bu karar doğrultusunda, evladını kaybeden ailelere ödenen tazminatlar geri alınacak. Biz PKK terörü mağduru vatandaşlarımıza destek olmayacak bir ülke miyiz? Bunu asla kabul etmiyoruz, terör mağduru ailelerin yanında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
‘OLAYIN NEDENLERİNE BAKILMALI’
Davayı takip eden heyette yer alan CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül de “Bugün mahkemede karar verilmiş olabilir ancak bu hain saldırının gerçek failleri hâlâ adalet önüne çıkarılmadı. Ne faillerin ne de bu katliamın üstünü örtmeye çalışanların peşini bırakmayacağız. Adalet ve hakikat yerini bulana kadar mücadelemiz sürecek” derken, yine heyette yer alan CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun “Bu davanın sonuçlanması elbette önemli bir aşama. Ancak daha önemlisi bu davada patlamanın önüne geçilemeyen sürecin nasıl yaşandığı ve bu patlamaya neden engel olunamadığı sorusudur. Kendileriyle görüştüğümüz mağdur ailelerin temel talebi sanıkların etkin şekilde cezalandırmaları yanında, patlamaya neden olan gelişmelerin tamamının irdelenerek var ise diğer fail ya da faillerinin ortaya çıkarılması ve bir daha böyle bir acının yaşanmaması için gerekenlerinin yapılması şeklindedir” değerlendirmesini yaptı.