Ekrem İmamoğlu'ndan Murat Kurum'a 'davet' yanıtı: 'Bu konuda da yalan konuşuyor...'
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yerel seçimlerdeki rakibi Murat Kurum'un, pazartesi günkü davete ilişkin sözlerine “ÇED raporu konusunda yalan konuşan biri bu konuda da yalan konuşuyor. Ama böyle bir cevap vermek davet edilmedim mutlu mu oldu yani. Çocuklar gibi vallahi Allah akıl versin" dedi.
cumhuriyet.com.trİstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu,
İBB Miras tarafından gerçekleştirilen Belgradkapı tarihi kara surlarının restorasyonu
programına katıldı.
İmamoğlu, gündeme dair soruları yanıtladı.
ÇED RAPORUNU HATIRLATTI
Sirkeci-Kazlıçeşme raylı sistemler açılışına davet aldığını açıklayan
İmamoğlu’na AKP’nin adayı Murat Kurum’un “Başkan İstanbul’da yaşamadığı için
kendine hayali davetler yapıyor. Ben dün Altyapı ve Ulaştırma Bakanımızla
beraberdim. Kendisine davet yapılmamış” sözleri soruldu.
İmamoğlu ise “ÇED raporu konusunda yalan konuşan biri bu
konuda da yalan konuşuyor. Ama böyle bir cevap vermek davet edilmedim mutlu mu
oldu yani. Çocuklar gibi vallahi Allah akıl versin. Allah akıl versin” dedi.
Gazetecilerin soruları ve İmamoğlu’nun cevapları şöyle oldu:
“ALLAH AKIL FİKİR VERSİN”
- Pazartesi günü önemli bir davet aldığınızı aslında
biliyorduk ama Sayın Murat Kurum böyle bir davet olmadığını Ulaştırma
Bakanı'yla görüştüğünü sizin de kendi kendinize hayali davetlerden söz
ettiğinizi ileri sürdü. Ulaştırma Bakanlığı'ndan size Kazlıçeşme raylı sistem
hattı için bir davet geldi mi? Gelmedi mi?
- Gerçekten böyle mi söyledi? Vallahi ilginç. Kameralara mı
söyledi yani. Bununla gurur duydu yani davet almadığından dolayı. Ben neyse ben
buna cevap vermeyeyim de buna bu şekilde cevap veren bir akla şaşıyorum yani.
Hani mesela böyle bir şey olsa ki öyle bir şey yok. ÇED raporu konusunda yalan
konuşan biri bu konuda da yalan konuşuyor. Ama yani böyle bir cevap vermek,
davet edilmedim mutlu mu oldu yani? Çocuklar gibi vallahi. Allah akıl versin.
Allah akıl versin.
- Peki pazartesi katılacak mısınız?
- Yani bize bir davet yapıldı. Ama süreçleri pazartesi
görelim bakalım.
“BUNDAN MUTLU OLAN BİR BELEDİYE BAŞKAN ADAYI, VAY BE ALLAH
AKIL VERSİN”
- Peki bir adayın bakana bunu sorduğunu da söylemesini nasıl
yorumluyorsunuz?
- Ben bakanla görüşmedim tabi bana gelen süreci biliyorum
sadece. Gördüğüm davetiye kartını biliyorum. Ama çok üzüntü verici ya. Yani bir
belediye başkanı adayı. Ve mesela şu açılışlarımızı biz bütün devlet
birimlerine gönderip davetlerimizi yapıyoruz. Lokal olanları o ölçekte
yapıyoruz. Mesela buraya ilçe belediye başkanı vesaire ya da İstanbul
ölçeğindeyse valisi, hatta bazı ölçektekileri bakanlığı, hatta
Cumhurbaşkanlığını davetli ederiz. Davet etmek bizim kültürümüzdedir, davete
icabet etmek bizim kültürümüzde, inancımızda vardır. Yani bundan mutlu olan bir
belediye başkan adayı. Vay be! Allah akıl versin.
“ÇOK KÖTÜ CÜMLELER KURUYOR, ÇOK ACEMİ ARKADAŞMIŞ”
- Murat Kurum'un yine Kandil uzlaşısının adayı olduğunuzu
yineledi. Üstüne bir de Sancaktepe'de DEM Parti bayrakları var dedi. Biraz da
kanıt olarak bunu gösterdiğini söyledi kendisi. Siz ne diyeceksiniz?
- İstanbul gündemi İstanbul olan arkadaşların sabrı birkaç
hafta sürebildi. Ve bu yolda daha çok şeyler söyleyecekler. Hepsine birden bu
millet sandıkta cevap verecek. Yalanlarına, iftiralarına boğulacaklar. Hem de
öyle bir boğulacaklar ki bu yalan ve iftira siyasetinde perperişan olacaklar.
Çok kötü cümleler kuruyor. Çok acemi bir arkadaşmış ya. Yani daha birkaç
haftada bütün acemiliğini ortaya dökmeye başladı. Hani kendimi diyor
başkalarımı dedirtiyor, şunu şunu şöyle mi diyorlar bilmiyorum ama. Ben ikinci
temennimi, duamı yineleyim yine. Allah akıl versin. Başka bir şey demiyorum.
“TEK YAPTIKLARI ŞEY BİR KİŞİYE İTAAT ETMEK BİR KİŞİNİN
EMİRLERİNİ VE BUYRUKLARINI YERİNE GETİRMEK”
- Kendisinin bir daveti de var. 652 bin konut üzerinden
tartışma siz de bir maliyet ortaya koymuştunuz. Nasıl yapılacağı konusunda sizin
staja davet ettiğini söyledi?
- Dedim ya yani çok da vakit ayırmak istemiyorum müstakbel
adayın bu sözlerine çünkü çok vaktimi alabilir ama şunu söyleyeyim Türkiye'de özellikle
staj ve çıraklık sigortası mağduru olan on binlerce, yüz binlerce insan var
Türkiye'de ve bunlar sokaklarda gösteri yapıyorlar. Bir ülkeye bakanlık yapmış
biri ya da bu şehre belediye başkanı adayı olma sıfatına sahip, müstakbel aday
olmaya sıfatına sahip bir isim. Stajyerlikte dalga geçiyor söylediğiyle. Hani
şunu söyleyeyim. ÇED raporu meselesinde bile süreci kavrayamayan, anlayamayan,
bakın İliç'teki olay çok büyük bir tabiata zararı verecek. olay.
Milyonlarca ton ağırlığındaki süreç orada büyük bir siyanür
atığına ve tamiri mümkün olmayan arızalara sebep olacak. Hiçbir şey yokmuş
ortalıkta geziyor. Önce bunun sorumlusu ÇED değildir dedi. Bunun sorumlusu ÇED
raporudur. Yani ÇED ve Şehircilik Bakanlığı bu işin sorumlusudur. İki türlü
sorumlusudur. Bir, ÇED raporunu düzenler. iki, sonra bu ÇED raporu üzerinden de
buradaki süreçleri denetler ve ne denetleme ki şu anda oradaki olan olay çok
net.
ÇED’e uygun bir imalat yapılmamıştır. Ve ne ne yazık ki o güzelim canım Erzincan'ın canım İliç için ve çevresinin ki bunun ucu ta Fırat boylarına kadar nehrine kadar akacak gidecektir başka şehirleri de etkileyecektir ama bunlar ne çevreyi ciddiye alırlar. Ne şehirciliği ciddiye alırlar. Hayatlarında tek ciddiye alacakları şey ki öyle büyüdüler, öyle yetiştiler öyle bir görev süreci yaptılar. Tek yaptıkları şey bir kişiye itaat etmek, bir kişinin emirlerini buyruklarını yerine getirmek. Öyle olduğu için çevrede şehircilik de umurumda değil. Bu milletin milli duyguları, manevi duyguları da umurumda değil. Çok net ifade ediyorum. Ama dediğim gibi az önceki iftiraların bu sözleri, bu tarzları vesaireleri birçok bilgiden yoksun bir arkadaşımız olduğunu yoksun bir müstakbel adayla karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha bize gösteriyor. Üçüncü duamla bu sorularınızı sonuçlandırayım. Allah yine akıl versin diyeyim ne diyeyim.