Avukat Celal Ülgen'den Can Atalay tepkisi: 'Ya bıraksınlar ya da...'
Türkiye, 14 Mayıs Pazar günü gerçekleştirilen seçimlerde yeni yasama dönemindeki temsilcilerini seçti. TİP listelerinden seçime giren ve Hatay’dan milletvekili seçilen Gezi davası tutuklusu Can Atalay ise hâlâ serbest bırakılmadı. Konuya dair Cumhuriyet TV yayınına katılan Avukat Celal Ülgen Yargıtay üyelerine tepki gösterdi. Ülgen, “Eğer AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamayacaklarsa açıkça ‘Okulları tatil ettik demokrasi falan yok, kendi bildiğimizi okuyoruz’ desinler” ifadelerini kullandı.
Türkiye 13. cumhurbaşkanını ve 28. Yasama Dönemi temsilcilerini seçti. 14 Mayıs’ta yapılan seçimlerde Hatay'dan Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili seçilen Can Atalay’ın cezaevinden çıkması için Yargıtay kararı bekleniyor.
MUSTAFA BALBAY ÖRNEĞİ VERDİ
Avukat Celal Ülgen konuya dair Gazetemiz Yazarı Mustafa Balbay’ın da benzer bir süreç yaşadığını anımsattı ve şunları söyledi:
“Anayasa Mahkemesi bir konuda ihlal kararı vermişse bu karar benzer durumlara da uygulanır. Can Atalay dosyası için karar verildi, Yargıtay aşamasında. Bir hukukçu olarak üzüldüğüm nokta Yargıtay gibi yüksek mahkemenin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi’nin geçmişte vermiş olduğu kararları iyi bilmesi gerekir. Anayasa Mahkemesi’nin Balbay kararı o kadar açık ki, ‘Yeni seçilmiş milletvekilinin yasama faaliyetlerinde bulunması seçilme hakkı kapsamında şarttır’ diyor ve Mustafa Balbay’ın serbest bırakılmamasını ihlal sayıyor. Yargıtay’ın olumlu bir karar vermesi gerekir. Bu kararın hala verilmemiş olmasının sebebi, bizim hukukumuzda bazı yargıçlar kendisini tek adamın emrinde görüyor.”
"OKULLARI TATİL ETTİK DEMOKRASİ YOK"
AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarının demokrasi açısından önemine vurgu yapan Ülgen, “Anayasa’nın 67. Maddesi açıkça diyor ki, ‘Milletvekili, seçimlerden önce de olsa işlemiş olduklarını bir suçtan dolayı tutuklanamaz ve yargılanamaz’ burada tam bir seçilme hakkı ihlali var. Siyasi iktidara soruyorum ’Biz AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımıyoruz’ diyerek ne kadar geriye çekilecekler? Eğer bunları uygulamayacaklarsa açıkça ‘Okulları tatil ettik demokrasi falan yok, kendi bildiğimizi okuyoruz’ desinler” İfadelerini kullandı.
"ERDOĞAN YENİDEN SEÇİLMİŞ OLABİLİR AMA..."
Ülgen, “Hukuka karşı direnenlerin Türk Hukuku’nda cezası bellidir” dedi ve şöyle devam etti: “Hukuki açıdan tutukluluk o kadar önemli bir şey değil. Can Atalay kaçacak birisi olsa milletvekilliğine aday olmazdı. Demek ki yurt içinde kalmak istiyor. Milletvekilinin kaçması ya da delilleri karartması gibi bir şüphe olmadığına göre tahliye etmek zorundasınız. Etmiyorsanız hukuka karşı direniyorsunuz demektir. Örneğin FETÖ’deki yargıçların hangi köşelere savrulduğunu göreceklerdir. Erdoğan beş yıl için yeniden seçilmiş olabilir, ama zannediyor musunuz sizin beş yıl güvenceniz var? Hangi mevsimler değişecek, hangi yapraklar dökülecek? Bunu bizzat Erdoğan da değiştirebilir başkaları da.Değişimden bahsederken demokratik yöntemlerden bahsediyorum.”
"60 YILA DAYANAN HUKUKÇULUĞUMDA EN ÜZÜLDÜĞÜM OLAY"
Celal Ülgen sözlerine son verirken Barolar Birliği’ne ve meslek örgütlerine eleştirilerde bulundu:
“Bu konuda siyasi partilerden başlayıp, üniversitelere ve özellikle Barolar Birliği’ne düşen, haktan ve hukuktan yana karar almak ve bu kararın gecikmesinin Can Atalay’dan çok Türk Hukuku için içler acısı bir durum olduğunu anlatmaktır. Bu bir yurttaşlık görevidir. Üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının, meslek örgütlerinin ortak bir bir bileşende toplanıp seslerini yükseltmesi ve hukuka davet etmesi lazım. Yeteri kadar tepki ve talep olmadığını görmek 60. Yıla dayanan hukukçuluğumda en çok üzen olaylardan olmuştur.”