Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'dan Ekrem İmamoğlu açıklaması
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na siyasi yasak ve hapis cezasına ilişkin "Muhalefetin kendi içindeki cumhurbaşkanlığı adaylığı kavgasına alet edildiğini" iddiasında bulundu. Oktay, muhalefete, "Herhangi bir bahaneye sarılmadan, delikanlıca adaylığını ilan edip, meydana çıkmaya çağırıyoruz" diye seslendi.
cumhuriyet.com.trCumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen mahkumiyet kararına ilişkin olarak TBMM'de açıklama yaptı. Oktay, kararın 'kesinleşmediğini' ifade ederek, "yargısal süreçler devam etmektedir" dedi. Karar hakkında "yanlış" olması halinde, düzeltecek kurumun yine yargı kademeleri olduğunu söyleyen Oktay, İmamoğlu'na verilen mahkumiyet kararının "Muhalefetin kendi içindeki cumhurbaşkanlığı adaylığı kavgasına alet edildiğini" ileri sürdü. Oktay, muhalefete, "Herhangi bir bahaneye sarılmadan, delikanlıca adaylığını ilan edip, meydana çıkmaya çağırıyoruz" diye seslendi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda bütçenin tümü üzerindeki görüşmeler ve partiler adına son konuşmalar yapılıyor.
Görüşmelerde, gruplar adına yapılan konuşmaların ardından yürütme adına Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay söz aldı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na, Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret suçlamasıyla 2 yıl 7 ay hapis cezası ve siyasi yasak kararı verilmesine değinen Oktay, "Mahkeme kararlarının arkasında siyasi akıl aramak, siyasal akılsızlığın ta kendisidir" dedi.
"BİR YARGI KARARI HAKKINDA BEYANDA BULUNMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL"
Oktay, şöyle devam etti:
- Bizim yargı kararı hakkında beyanda bulunmamız mümkün değildir. Karar henüz kesinleşmemiştir. Verilen kararda yanlış varsa bunun düzeltileceği yer yargı kademeleridir. Kendine güvenenleri, herhangi bir bahaneye sarılmadan delikanlıca (Cumhurbaşkanlığı) adaylığını ilan edip meydana çıkmaya çağırıyoruz.
Oktay, Anayasa'ya göre yargının bağımsız olduğunu ve yargı kararları üzerine konuşamayacaklarını şu sözlerle söyledi:
- Anayasamızın 'Yargı Yetkisi' başlıklı 9’uncu maddesinde, yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılmaktadır. Yine, Anayasamızın 138. Maddesinde; Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılmasıyla ilgili soru sorulamayacağı, görüşme yapılamayacağı veya herhangi bir beyanda bulunulamayacağı; yasama ve yürütme organları ile idarenin, mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği açıkça hüküm altına alınmıştır. Anayasanın bu maddesinden anlaşılacağı üzere bizim bir yargı kararı hakkında beyanda bulunmamız mümkün değildir.
'YANLIŞ VARSA DÜZELTİLECEĞİ YER YARGI KADEMELERİDİR'
Karara itiraz sürecinin olduğunu belirten Oktay, "Yargısal süreçler devam etmektedir. Yani karar henüz kesinleşmemiştir. Bu kararın daha istinaf ve Yargıtay aşamaları bulunmaktadır. Kararı verecek olan ne yürütme, ne TBMM ne de karalama siyasetiyle muhalefettir. Şayet verilen kararda herhangi bir eksik veya yanlış varsa, bunun düzeltileceği yer yine yargı kademeleridir" dedi.
'BAĞLAMINDAN KOPARMAK NİYETİN BAŞKA OLDUĞUNU GÖSTERİYOR'
Mahkeme kararı arkasında 'siyasi akıl aramanın siyasi akılsızlık' olduğunu söyleyen Oktay, "Mahkeme kararlarının arkasında 'siyasi akıl' aramak, 'siyasal akılsızlığın' ta kendisidir. Bugüne kadarki safahatı ve bundan sonraki süreci açıkça ortada olan bir konuyu, mitinglerle, ateşli beyanatlarla, asıl bağlamından kopartılmış çıkarsamalarla gündeme getirmek, niyetin başka olduğunun ifadesidir. Bu konuda mağduriyet edebiyatı yapanları, yine bu kürsüde 'biz mağduriyet edebiyatı yapmayız' diye haykıran muhalefet milletvekillerine havale ediyorum. Siyasette söz millete karşı söylenir, milletin iradesi muhatap alınır" diye konuştu.
'MAHKEME KARARI, MUHALEFET İÇİNDEKİ ADAYLIK KAVGASINA ALET EDİLİYOR'
"Muhalefetin kendi içindeki Cumhurbaşkanı adaylığı kavgasına, bu mahkeme kararının alet edilmesi trajikomik bir görüntüdür" diyen Oktay, "Mağduriyet ve siyasi oyun arıyorsanız kendi içinizdeki hizipleşmelere bakın sorumluları bulmak için… Hele hele adaylık kavgasının Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize yönelik kirli bir kampanya üzerinden yürütülmeye kalkılması, en hafif ifadesiyle, bunu yapanların kendi kifayetsizliklerini ikrarıdır" ifadelerini kullandı.
'CUMHURBAŞKANIMIZIN RAKİPLERİNİ YENMEK İÇİN MAHKEME KARARINA İHTİYACI YOK'
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim kazanmak için mahkeme kararlarına ihtiyacı olmadığını savunan Oktay, "Cumhurbaşkanımızın, bugüne kadar ki tüm seçimlerde olduğu gibi, bu seçimde de siyasi rakiplerini yenmek için mahkeme kararına ihtiyacı yoktur. Cumhurbaşkanımız mücadelesini siyaset meydanında verir, desteği milletten ister, neticeyi sandıktan alır! Kendine güvenenleri, herhangi bir bahaneye sarılmadan delikanlıca adaylığını ilan edip meydana çıkmaya çağırıyoruz. Gerisi laf-ı güzaftır. Milletimizin de bu laflara karnı toktur" dedi.
BAHÇELİ DE KONUYU ADAYLIĞA BAĞLAMIŞTI: KILIÇDAROĞLU’NUN ADAYLIĞINA SOĞUK VE ŞAŞI BAKANLARIN...
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na siyasi yasak yolunu açan 2 yıl 7 ay 15 günlük hapis cezası kararıyla ilgili açıklama yapmıştı.
Sosyal medya hesabından paylaşımlarda bulunan Bahçeli, "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı dokunulamaz, ulaşılamaz ve ayrıcalıklı bir şahıs değildir. Bu durum şapkadan çıkmış bir tavşan değildir. Mahkeme kararının hitamında, senaryosu önceden yazılmış filmin Saraçhane’de gösterime sokulması da kategorik bir operasyondur. Nitekim operasyonun hedefi CHP Genel Başkanıdır. Kılıçdaroğlu’nun adaylığına soğuk ve şaşı bakanların Saraçhane tantanasına can havliyle sarılması, İP Başkanı’yla İmamoğlu’nun sevinç içinde kucaklaşmaları, bu şarkı burada bitmeyecek nakaratları tam bir düzenbazlıktır" diye yazmıştı.