CHP’nin ekonomi heyeti Gaziantep’te: ‘Hem Antepliyiz, hem de fıstık yiyemiyoruz’
CHP’nin ekonomi kurmaylarının partinin ekonomi konusunda yol haritasını anlatmak üzere Gaziantep’ten başlattığı ekonomi turu programı esnaf ziyaretiyle devam etti.
CHP’nin Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe ve CHP Ticaretten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Volkan Demir, CHP’nin Gaziantep milletvekilleri Hasan Öztürkmen ve Melih Meriç ile birlikte kent merkezinde Almacı Pazarı esnafını ziyaret etti.
Yurttaşlarla bir araya gelen CHP heyeti, sorunlarını dinleyerek, iktidar olmaları durumunda ekonomi alanında atacakları politikaları anlattı.
"ÇOCUKLARIMIZ HER ŞEYDEN MAHRUM"
Volkan Demir’e ekonomiden dert yanan iki kadın vatandaş biri artan okul masraflarına, “En büyük masraf gıda ve okulda. Okulda da çok büyük masraf var. Hastayız, kendimize bakamıyoruz. Çocuklarımız her şeyden mahrum. Gezme yok, yeme yok” sözleriyle tepki gösterirken, bir diğer vatandaş ise yaşadığı ekonomik sıkıntıları, “Üç öğrenci kızım var. Eşim karaciğer nakli oldu. Çalışan yok. Hiçbir yerden gelirim yok. Hiçbir yerden yardım almıyorum. Eşimin evde bakım maaşı ile geçiniyoruz'' sözleriyle anlattı.
Bir başka Gaziantepli ise yaşadığı ekonomik sıkıntıları, “Ben her ay gelir şu köşedeki kuyumcudan cumhuriyet altını alıp, köşeye koyardım, aslan gibi de geçinirdim” diyerek anlattı.
"HAFTALIĞIMLA SADECE BİR TENEKE ZEYTİNYAĞI ALABİLİYORUM"
Yalçın Karatepe’nin sohbet ettiği bir kuruyemişçi, yaşadığı ekonomik sorunları ve geçim derdini şu sözlerle anlattı:
“Ekonomi savaş halinde. Fakir koklayarak geçip gidiyor, zengin zaten zengin, alıp gidiyor. Eskiden fakir vardı, orta vardı, zengin vardı. Orta kesim de fakir kesim de tamamen yok oldu. Fıstığın kilosu 500-600 lira. Fakir adam günlük 700-800 lira yevmiyeye çalışıyor. Nasıl alacak? Bir teneke zeytinyağını ben bir hafta çalışıp da alacağım. Ben haftalık alıyorum. Bir teneke zeytinyağı 5 bin 500 lira. Bir haftalığımda sadece bir teneke zeytinyağı alabiliyorum. Eskiden 2-3 teneke alıyordum. Üç tane çocuğum var. 12 bin lira ev kirası veriyorum. Kıt kanaat geçiniyoruz. Okuluydu, şuydu, buydu. Artık şiddetli bir şekilde kan değişimi lazım. Karnım doyarsa, günümü kurtarırsam bana yetiyor. Bizi öyle alıştırdılar. Halkımızı, milletimizi bu şekilde alıştırdılar.''
"ANTEP'İN YERLİSİ FISTIK YİYEMİYOR"
Bir başka kuruyemişçi ise kilosu 600-650 lira arasında değişen fıstık fiyatlarına ilişkin, “Gelen olmuyor artık. Antep’in yerlileri fıstık yiyemiyor. Tatile gelenler alıyor. Adam ‘Hem Antepliyiz, hem de fıstık yiyemiyoruz’ diyor” şeklinde konuştu.
"EMEKLİ AYLIK EN AZ ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNE ÇIKMALI"
Ekonomi heyetinin sohbet ettiği 55 yaşındaki bir emekli ise emekli olmasına rağmen hala çalışmak zorunda kaldığını “Üniversitede çocuk okutuyorum. Ev kira değil ama buna rağmen zorlanıyoruz. Burslu olduğu için okutabiliyoruz. Üç sene oldu emekli olalı, ben hala çalışıyorum. Emekli aylığının en az asgari ücret düzeyinden çıkması lazım. 12 bin 500 lira çok düşük” sözleriyle anlattı.