Cargill’e karşı bir hukuk zaferi daha! Bursa Barosu Başkanı: Kamu makamları 27 yıldır vatana ihanet içinde!

Bursa’nın Orhangazi ilçesinde birinci sınıf tarım arazisine kurulan Cargill tesisleriyle ilgili 27 yıldır devam eden dava sürecinde önemli bir yargı kararı daha çıktı.

cumhuriyet.com.tr

Bursa 2. İdare Mahkemesi, Bursa’nın Orhangazi ilçesinde birinci sınıf tarım arazisine kurulan Cargill tesislerinin ruhsatına dayanak oluşturan imar planlarını iptal etti. Bursa Barosu öncülüğündeki davacılar, karar gereği “kaçak” durumuna düşen tesisin yıkılması için başvuru yaptı.

Konuyla Bursa Akademik Odalar Birliği’nde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda açıklamayı, Bursa Barosu adına davayı takip eden Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Üyesi Av. Erol Çiçek yaptı. Çiçek, 1/25.000 ölçekli İznik Gölü Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının iptali üzerine, dava konusu edilen Cargill'e ait 3 adet ruhsatın, hukuki dayanağı kalmadığı gerekçesiyle iptal edildiğini duyurdu. 

TEKRAR AİHM’E GİDİLEBİLİR

“Bu durumda mevcut tesislerin de hiçbir hukuki dayanağı kalmamıştır” diyen Erol Çiçek “Bursa Valiliği ve Orhangazi Belediyesi'nden verilen yapı kullanım, çalışma izin ve ruhsatlarının iptaliyle hukuki dayanağı kalmayan tesisin mühürlenerek çalışmasının durdurulması ve yıkılması talep edilmiştir" ifadelerini kullandı. 

Çiçek açıklamasının devamında, "AİHM Cargill kararında, sürecin tamamının hukuka aykırı olduğunu, yargı kararlarının uygulanmadığını, bunun da hukuk devleti ilkesine aykırı olduğu tespitini yapmıştır. Bu karar sonrası Cargill süreci Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından 'yoğunlaştırılmış izleme'ye alınmıştır. Uzun dönemde Türkiye’nin kararları uygulamamakta ısrarcı olduğu kanaatine varılırsa, meselenin bir 'ihlal' prosedürü altında tekrar AİHM önüne getirilmesi mümkün olabilecektir" diye konuştu. 

"SU KAYNAKLARI TESLİM EDİLEMEZ"

Açıklamada, küresel ısınmanın, biyoçeşitlilik kaybı, toprak ve su kirliliği ve kıtlığı ile gıda güvenliğini de tehdit ederken, DSİ verilerine göre Cargill’in yılda 1.458.000 m3 su kullandığı, bu suyun 120 ila 155 metre derinlikten, stratejik yeraltı sularından çektiğine işaret edildi.

“Ülke genelinde su krizinin yaşandığı bir dönemde, stratejik yeraltı su kaynaklarının üstelik bedavaya bu çok uluslu şirketin sömürüsüne teslim edilemez” denilen açıklama şöyle devam etti:

“Onyıllardır süren böyle bir süreçten sonra bile, Türk Milleti’nin egemenliğinin bir kısmını kullanan yargı kararlarını yıllardır uygulamayarak; Anayasayı ve Türk Milleti'nin egemenlik yetkisini ihlal eden kişiler ve kamu kurumlarını, bir kez daha hukuka ve insan haklarına saygılı davranmaya çağırıyoruz. Takdir yüce Türk Milleti'nin ve onun egemenlik hakkının bir kısmını kullanan Türk Yargısı’nındır.”

"VATANA İHANET İÇİNDELER"

Açıklamanın ardından bir soru üzerine konuşan Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun, yargı kararlarını dolanmak suretiyle hareket edildiğini belirterek “26 yıldan bu yana kamu makamları bu hukuksuzluklara alet oluyorlar. Zaten Avrupa hukuku da bunu tescilledi. Sürekli hukukun arkasından dolanılıyor. Biz hukuk alanında mücadele ediyoruz. Sürekli iptal davaları açıyoruz. Muhtemelen yine plan değişiklikleri ve yeni ruhsatlandırmayla yargı kararını etkisiz hale getirmeye çalışacaklar. Ama artık buna dur demeliyiz. Elimizde veriler var ve Doğancı Barajı'nda yüzde 24 oranında su var. Nilüfer Barajı ise boş. Kurak bir dönem geçiriyoruz ve Cargill, yeraltı su kaynaklarını kurutuyor. Buna rağmen biz halen oradaki su kaynaklarını çokuluslu bir şirkete tabiri caizse peşkeş çekiyoruz. Bunda sorumluluğu olan kamu makamları vatana ihanet içindeler. 27 yıldır bu ihanet devam ediyor. Her türlü hukuksuzluğu tescillememize rağmen ne yazık ki devam ediyorlar. Buna artık dur diyeceğiz ve durduracağız” dedi.