AYM, 'sansür yasası'nı iptal etmedi! Hukukçu Yücetürk: Tamamen siyasi karar

AYM “sansür yasası” olarak adlandırılan düzenlemenin iptal istemini oyçokluğuyla reddetti. Gazeteciler üzerinde adeta bir sopa olarak kullanılan yasayla ilgili hukukçular, “Bu; AYM’nin bundan sonra hukuki bir değerlendirmeden çok siyasi iktidarın tavrına göre karar vereceğini gösteriyor” dedi.

Sefa Uyar

Ekim 2022’de Türk Ceza Yasası’na eklenen 217/A maddesiyle “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçu düzenlendi. “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası” öngören madde, basın meslek örgütleri tarafından “sansür yasası” olarak nitelendirildi. CHP maddeyi, iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdı. Başvuruyu görüşen AYM, iptal istemini oyçokluğu ile reddetti. Kararın gerekçesi ise daha sonra açıklanacak. 

(Bülent Yücetürk)

‘TAMAMEN SİYASİ KARAR’

Hukukçu Bülent Yücetürk, AYM’nin tartışmalı üyelerine işaret ederek “AYM’nin kararının, son dönemde AYM’nin yapısının nasıl oluşturulduğuyla ilgili olduğu ortaya çıktı. Bunu, içtihada rağmen oy çokluğuyla verilen Can Atalay kararında da görüyoruz. Üyelerin bir kısmı politik tavır alarak bu karara dahi karşı çıkmıştı. Son karar da aynı politik tavrın devam ettiğini gösteriyor” dedi.

Yücetürk, “Bu; AYM’nin bundan sonra önüne gelen dosyalarda hukuki bir değerlendirmeden çok siyasi iktidarın tavrı, beklentisi nedir, ona göre bir karar vereceğini gösteriyor. Aksi olsaydı, basın özgürlüğü ve kişinin düşüncesini açıklama özgürlüğü önündeki en büyük engellerden olan yasanın anayasaya aykırı olmadığı yönünde bir karar vermezdi” açıklaması yaptı. 

‘YARGIÇ MÜSVEDDESİ’

Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medyadan, “Artık Saray’ın yargıçları da anayasayı tanımıyor. Bunlar yargıç müsveddesi bile olamaz. Meslek onurunu koruyan, hukukun üstünlüğünü savunan ve vicdanını dinleyen AYM üyeleri tutuklanırsa şaşırmayacağım!” tepkisini gösterdi.

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç sosyal medyadan “Mücadeleye devam” vurgusu yaparken, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi ise “Dezenformasyondan değil gerçek gazetecilikten korkuyorlar” diye konuştu. 

‘EN AĞIR DARBELERDEN’

RTÜK Üyesi İlhan Taşcı da “Basını kıskaca almaya çalışmak Türkiye demokrasisine vurulacak en ağır darbelerden birisi olacak” dedi. 

‘DEZENFORMASYON CENNETİ OLMAZDIK’ 

Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Gazeteciler Cemiyeti, TGS, Haber Sen’den oluşan basın meslek örgütleri, toplantının gerçekleştirildiği AYM önünde “basın nöbeti” tuttu. Eyleme Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan ve Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu’nun yanı sıra CHP Genel Başkanı Özgür Özel destek verdi. Özel, yasanın “dezenformasyon” değil, “sansür” yasası olduğunu vurgulayarak “Bu madde, gerçek dışı bilginin yayılmasına engel olmak için işleyecek bir yasa olsaydı, Türkiye şu anda dünyanın en büyük dezenformasyon cennetlerinden biri olmazdı” dedi.