Adı konmayan süreç kapsamında siyaset hareketlendi: Görüşmelerde ne yaşandı?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısı üzerine terör elebaşısı Abdullah Öcalan’ın İmralı heyeti aracılığıyla yaptığı 7 maddelik iletinin ardından İmralı heyeti hem Meclis’te temsiliyeti bulunan partiler hem de tutuklu eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksedağ ile görüştü. Kısa sürede bu görüşme trafiğinin 2. etabının başlaması bekleniyor.
Aytunç ÜrkmezMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Ekim-Kasım 2024’te terör örgütü PKK’nın elebaşısı Abdullah Öcalan’a terör örgütünü lağvedilmesi koşuluyla “umut hakkı için başvurması ve DEM Grubu’nda konuşması” ve “Ne Edirne ne Kandil, adres İmralı’dan DEM’e uzansın” çağrısının başlattığı yeni süreç 2025’te hareketlendi. Bu kapsamda terör elebaşısışıyla 28 Aralık 2024’te görüşen ve ardından onun 7 maddelik iletisini Meclis’te temsiliyeti olan partilerle görüşen DEM Parti’nin İmralı heyetinin hem Meclis hem de cezaevleri ziyaretleri geçen hafta tamamlandı. Görüşmeler kapsamında henüz yol haritasının ve takvimin belli olmadığı belirtilirken, terör elebaşısının iletisi üzerine partiler ve cezaevlerinde tutuklu bulunan eski siyasi liderlerin önerilerini dinledi. Heyetin, bu hafta içinde görüşme trafiğine ilişkin kapsamlı bir açıklama yapması beklenirken, İmralı’yla 2. etap görüşmelerin ne zaman yapılacağı da belirsizliğini koruyor.
‘BENİM PLANLARIM VAR’
TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, Van Milletvekili Pervin Buldan ve yerine kayyum atana eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ten oluşan İmralı heyeti, 28 Aralık 2024’te terörist elebaşısı Öcalan’la İmralı’da görüştü. Heyet; görüşme sonrasında terör elebaşısının “MHP lideri Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın güç verdiği yeni bir ‘paradigmaya’ olumlu bir yönde katkı sunma kararlılığında olduğu ve demokratik bir dönüşüme kılavuzluk edecek söz konusu sürecin muhalefetin de desteğiyle Meclis zemininde sürdürülmesi gerektiğini” belirten 7 maddelik iletisini kamuoyuyla paylaştı. Söz konusu görüşmede terör elebaşısının heyete; “Benim planlarım var. Gelecek sefer sizi dinlerim” dediği iddiası kamuoyunun gündemine geldi.
BAHÇELİ: ‘HAYIRLI BİR BAŞLANGICIN İVMESİ’
Terör elebaşısının iletisinin ardından İmralı heyeti, 2 Ocak’ta TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP Genel Başkanı Bahçeli ile görüştü. Önder, Kurtulmuş’la yapılan görüşmenin ardından “umutlu” olduklarını belirterek, “Sayın Meclis Başkanımız Numan Kurtulmuş'u yaptığımız görüşme hakkında bilgilendirdik. Önerilerini dinledik. Bir genel değerlendirme yaptık” dedi. Kurtulmuş’un ardından Bahçeli’yle yaklaşık 45 dakikanın sürdüğü görüşmenin ardından ise Bahçeli, “Türk-Kürt kardeşliğine bağlanan umutları nispeten takviye etmekle kalmamış hayırlı bir başlangıcın ivmesi olmuştur” ifadelerini kullanması dikkat çekti. Görüşmede; İmralı heyetinin Kobani davasından toplam 42 yıl hapis cezasına çarptırılan eski HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ı gündeme getirmesiyle Bahçeli’nin eliyle “susun” işareti yaptığı iddiası gündeme geldi.
‘HER YER GAZZE OLACAK’
İmralı heyetinin AKP ve muhalefetle yapacağı görüşmeler öncesinde; 5 Ocak’ta, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları tepki çeken ifadeler kullandı. Hatimoğulları, birleşenlerinden olan Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) Diyarbakır’daki toplantısında tarihsel bir kırılma anının olduğunu belirterek, “Bu tarihsel kırılmada ya pozitif bir şekilde kırılma gerçekleşecek barışı inşa edeceğiz ya da her yer Gazze olacak” ifadelerini kullandı. Hatimoğulları gelen tepkiler üzerine açıklamasının çarpıtıldığını iddia etti.
GÖRÜŞMELERDE TEKNİK KONULARA GİRİLMEDİ
İmralı heyeti Kurtulmuş ve Bahçeli’yle görüşmesinin ardından diğer partilerle görüşme trafiği başladı. Heyet; 6 Ocak’ta Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, AKP Grup Başkanvekili Abdullah Güler ile Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan; 7 Ocak’ta CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’la görüştü. DEM Partili kaynaklar süreci “temkinli iyimserlik” içinde takip ettiklerini belirterek; partilerle yapılan görüşmelerde “sürecin takvimi, talep edilecek anayasal düzenlemeler, genel af” gibi teknik konulara girilmeden “terör elebaşısının iletisinin aktarımı, partilerin konuya ilişkin öneri ve eleştirileri ile ilk çözüm sürecinin muhasebesinin” yapıldığı ve destek istendiğini aktardı.
İLK SÜRECİN AKTÖRLERİ YENİDEN SAHNEDE
AKP ve muhalefet heyetleriyle yapılan görüşmede 2009-2015 yılları arasında yaşanan ilk çözüm sürecinde iktidarda bulunan aktörlerin yer alması dikkat çekti. İmralı heyeti, ilk çözüm sürecinde de yer alan aktörler olurken; Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu o dönemde hem Dışişleri Bakanı hem de Başbakan olarak görev almıştı. AKP heyetinde bulunan Efkan Ala ise o dönem İçişleri Bakanı’ydı ve 2015’te imzalanan Dolmabahçe Mutabakatı’nda imzası bulunan hükümet bakanlarındandı. Bunun yanı sıra DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Başbakan Yardımcısı’yken; DEVA heyetinde bulunan Ankara Milletvekili Sadullah Ergin Adalet Bakanı ve Mersin Milletvekili Mehmet Ali Ekmen ise o dönem kurulan “Akil İnsanlar Heyeti”nin Güneydoğu Anadolu kadrosunun sekreterliğini yaptı.
GÖRÜŞMELERDE NE KONUŞULDU?
Yapılan görüşmelerde taraflardan alınan bilgilere göre; İmralı heyetinin önceki çözüm sürecin başarısızlığa ulaşmasına ilişkin özellikle o dönemde hükümette görev alanlardan eleştiri ve öneri aldığı, görüşülen parti heyetlerinin ise terör örgütünün silah bırakmadan sürecin başarıya ulaşılamayacağını belirtti. DEVA heyetinin “Kürt sorunuyla ilgili yürütülecek demokratikleşme süreciyle terör örgütü PKK’nın silah bırakmasının birbirlerinin pazarlık malzemesi yapılmaması” gerektiğini vurgularken, Gelecek Partisi heyetinin Davutoğlu’nun PKK’nın silah bırakmadan sürecin olumlu ilerlemeyeceğine vurgu yaptığı ileri sürülürken, bu süreçte atılacak adımların Suriye’deki gelişmelerden bağımsız olarak ele alınamayacağını da savunduğu aktarıldı. CHP heyetinin ise adı konmayan bu sürecin “yeni anayasa tartışması” gölgesine girmemesi gerektiğini vurguladığı ve Meclis’te tüm partilerin eşit katılım sağlayacağı bir komisyonla bu sürecin götürülmesi gerektiği vurgusunu yaptığı öğrenildi. AKP heyetinin ise görüşmede “terör vurgusu” yaptığı aktarıldı.
SÜRECİN SONU 42. VE 66. MADDE
DEM Parti kurmayları ise 8 ve 9 Ocak’ta katıldıkları canlı yayınlarda yaptıkları açıklamalarda, satır aralarında sürecin anayasal boyutlarına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, katıldığı canlı yayında “Şu anda ilk 4 madde ve herhangi bir madde üzerinde tartışma yok, yöntemi konuşuyoruz” derken, barışın yolunun “Kürt kimliğinin tanınması”, “anadilde eğitim” ve “yer/bölge adlarının Kürtçe isimlendirilmesinden” geçtiğini belirtti. DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç ise adı konmayan süreci “görüşme süreci” olarak nitelendirirken, “Kürt sorununun çatışma zemininden, hukuk-siyaset zeminine kaydırılmasının hedeflendiğini” vurguladı. İktidar kanadı ise yeni anayasa tartışmalarına ilişkin ilk 4 maddeye yönelik değişiklik amacının olmadığını savunuyor. Ancak, siyasette yeni başlayan sürecin yeni anayasa tartışmasını “eğitimde Türkçe dışında başka bir dil anadil olarak okutulamaz” hükmünü içeren Anayasa’nın 42. maddesi ile “ Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür” tanımının yapıldığı 66. maddenin üzerine yoğunlaştıracağı düşünülüyor.
‘İNİSİYATİF TERÖR ELEBAŞISINDA, SORUMLULUK İKTİDAR VE MECLİS’TE’
Meclis trafiğinin tamamlanmasıyla İmralı heyetinin, hem DEM Parti’nin ittifak ve birleşenleriyle görüşmesi bekleniyor. Bununla birlikte İmralı heyeti önceki gün ve dün Kobani davasından tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanları Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile tutuklu bulundukları cezaevlerinde görüştü. Bu kapsamda Bahçeli’nin “Ne Edirne ne Kandil, adres İmralı’dan DEM’e uzansın” sözüne karşın İmralı heyeti dün Edirne Kapalı Cezaevinde Demirtaş’la görüştü. Demirtaş, görüşmenin ardından avukatları aracılığıyla sosyal medya hesabından açıklama yayımladı. Demirtaş açıklamasında; adı konmayan süreci; “Demokratikleşme, Barış ve Kardeşlik Süreci” olarak adlandırdı. Demirtaş; “terör örgütünün lağvedilmesi için yapılacak çağrının tüm inisiyatifinin terör elebaşısında olduğu, hukuki ve siyasi zeminini oluşturma sorumluluğunun ise iktidar ve Meclis’te bulunduğunu” belirtti. Ayrıca Demirtaş; “sürecin ete kemiğe bürünmesi için somut adımların atılması gerektiğini” vurgulayarak; “Türkiye Cumhuriyeti devletinin yönünü ve yüzünü Kürtlere dönmesinin” şart olduğunu belirtti ve terör elebaşısına güveninin ve desteğinin tam olduğunu belirtti. İmralı heyeti dün de Kocaeli Kandıra Cezaevi'nde Yüksekdağ ile görüştü.
SÜREÇ NASIL İLERLEYECEK?
İmralı heyetinin, bu hafta içinde sürece ve görüşmelere ilişkin kapsamlı bir kamuoyu açıklaması yapması bekleniyor. Bunun yanı sıra; DEM Parti’nin sol partiler ile DBP gibi Kürtçü konumda duran hem de sosyalist kanatta bulunan birleşenleriyle de görüşeceği, bu görüşmelerde İmralı heyetinin de bulunabileceği öğrenildi. İmralı heyetinin, partiler ve tutuklu siyasi liderle yaptığı görüşmelerin sonuçlarını terör elebaşısına aktarmak ve sürece ilişkin terör elebaşısının yeni açıklama yapması için kısa sürede tekrar İmralı’ya gideceği belirtilirken, bu kez görüşmede Ahmet Türk’ün de olması bekleniyor. İmralı’yla yapılacak 2. Görüşmeyle sürecin teknik detaylarının şekillenmesi de beklenen diğer bir konu.