Meme kanserini yendi, kanser tarama TIR'ı kampanyasıyla 50 bin kadına ulaştı

İzmir Ticaret Borsası Başkanlığı'nı yürüten Işınsu Kestelli'nin meme kanseri tedavisinin ardından 2012'de başlattığı "Annem Kanseri Yendi" projesiyle 2 mobil TIR'la kadınlar için meme kanseri taraması yapılıyor.

AA

İzmir'de meme kanserini yenen iş kadını Işınsu Kestelli, sağlığına kavuştuktan sonra başlattığı çalışmayla 12 yılda 40 ve üzeri yaşta 50 bini aşkın kadına mamogrofi cihazıyla kanser taraması yapılmasına öncülük etti.

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yürüten Kestelli, 2011'de gittiği hastanede yapılan kontrollerde meme kanseri olduğunu öğrendi. Gecikmiş tanı olmasına rağmen moralini yüksek tutarak hastalık sürecini yöneten Kestelli, gördüğü tedavilerle iyileşti.

Meme kanserinde erken tanının ne kadar önemli olduğunu deneyimleyen Kestelli, kadınlar için "Annem Kanseri Yendi" kampanyası başlattı. Bu kapsamda TOBB'un da desteğiyle alınan TIR, içerisine yerleştirilen mamografi cihazıyla kanser taramalarında kullanılmak üzere Sağlık Bakanlığı'na bağışlandı. TIR, özellikle sağlık hizmetine erişimde kısıtlı olan kentlerde 40 yaş ve üstündeki kadınlara hizmet vermeye devam ediyor.

Meme kanseriyle ilgili çalışmalara desteğini sürdüren, bununla ilgili yürütülen bilimsel ve sosyal çalışmaların yanında olan Kestelli, 2019'da da İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve Ege İhracatçılar Birliğinin katkısıyla ikinci tarama TIR'ını İzmirlilerin hizmetine sundu.

TIR, meme kanserinin tespiti için İzmir ve ilçeleri arasında mekik dokuyor.

Bu iki TIR sayesinde son 12 yılda 50 binin üzerinde kadın, mamografi cihazıyla kanser taramasından geçirildi. Bu süreçte meme kanseri olduğunu öğrenen birçok kadın da tedavi gördü.

İLK SIRADA MEME KANSERİ

TOBB'un ilk kadın yönetim kurulu üyesi de olan Kestelli, Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre meme kanserinin yüzde 11,7 ile tüm yeni tanı konulan kanserler arasında ilk sıraya yükseldiğini söyledi.

Meme kanserinde erken teşhisin hayat kurtardığını dile getiren Kestelli, "Göğsümde bir kitle fark ettim, hastanedeki kontrolde çıktı. Aslında benimki gecikmiş bir tanıydı. Kanserin türü çok agresif olmadığı için süreci kolay atlattım. 6 seans kemoterapi ile 28 seans radyoterapi aldım. Çok şükür iyileştim. Sonra düşününce benim düzeyimde bile, her türlü hastaneye yakınız, maddi olanaklarımız var, bir kontrole gitmemenin ne kadar yanlış olduğunu anladım" dedi.

Kestelli, sağlığına kavuştuktan sonra ilk iş olarak kadınlar arasında meme kanseri farkındalığını artırmak için çalışmalara başladığını belirtti.

İlk olarak bir kampanya yapmaya karar verdiklerinin dile getiren Kestelli, şunları kaydetti:

"Kampanyanın ismine de 'Annem Kanseri Yendi' dedik. Oğlum o sırada 10 yaşındaydı. İnternetten açıp bakıyordu. Bu çalışmaya başladığımızda kanseri yenebileceğimizin mesajını vermek istedik. Tırımız 2012 yılından bu yana kadınlara ulaşıyor. Aslında herkese destek vermeye çalışarak bir nevi manevi tedavimiz de sürüyor. Bilinçlendirme ve farkındalık çalışmalarını sürdürüyorum. Bir kadına bile dokunabilsek aslında çocukları ve aileleri kurtarmış oluyoruz."

Kestelli, rahim ağzı kanseriyle ilgili bir kampanya yapmayı düşündüklerini de aktardı.

RİSKLİ DURUMLARDA YÖNLENDİRME YAPILIYOR

Mamografi tırında görev yapan doktor Müge Akis de Türkiye'nin farklı kentleri ve İzmir'in ilçelerinde kadınların hayatlarına dokunduklarını söyledi.

Erken teşhisin önemine işaret eden Akis, "Tamamen sağlıklı olan kadınlarımıza TIR'ımızda mamografi çekiyoruz. Randevu sistemiyle kadınlarımız kaydediliyor. Çekimi yapıyoruz. İnternet üzerinden görüntüler Ankara'daki Ulusal Mamografi Okuma Merkezi'ne gidiyor. Bir hafta, 10 gün içinde kadınların e-nabız uygulamalarına düşüyor. Sonuçlarda riskli bir durum varsa aile hekimleri kadınları hastanelere yönlendiriyor" diye konuştu.