İl sağlık müdürlüklerinden hekimlere baskı
Son üç gündür süren iş bırakma eylemlerine 81 ilden yoğun katılım yaşanırken, il sağlık müdürlüklerinin çeşitli illerde hekimleri telefonla arayarak iş bırakma eylemine katılıp katılmayacağını sorup, “katılma” dediği öğrenildi.
Merve Kılıç
Nazan Aksaray
Emrah Kırımlı
Aile Hekimleri Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği tüm itirazlara karşırn 1 Kasım’da uygulamaya kondu. Yönetmelik, hekimlere yeni performans kriterleri getiriyor. Yönetmeliğe göre 6 ay içerisinde aile hekimine gitmeyen yurttaş için veya aile sağlığı merkezi (ASM) dışında bir sağlık kurumuna yılda 7 ve üzerinde başvurduğu için, belirli ilaçları ortalamanın üzerinde yazdığı için aile hekimlerine ceza kesilmesini kapsıyor. Son 3 gündür aile hekimleri 81 ilde yoğun katılımla iş bırakma eylemi yaptı. İl sağlık müdürlüklerinden ise söz konusu eylemlere yöneli baskı oluşturulduğu öğrenildi. Eskişehir Bilecik Tabip Odası Başkanı Nazan Aksaray, “İlimizde özel olarak, İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici’nin tutumunu kınadığımızı açıkça ifade ediyoruz. Şehrimizde hastalarımızın, sağlık çalışanlarının ağır sorunları varken, bunları çözmeye çalışması gerekirken, İl Sağlık Müdürü, dünden bu yana tek tek tüm hekimleri arıyor. İş bırakma eylemine katılıp katılmayacağını soruyor, ‘katılma’ diyor” dedi. Söz konusu aramaları tehdit olarak nitelendirdikleririnin altını çizen Aksaray, “Haklı eylemimiz anayasal bir haktır ve bu konuda çalışanın lehine sonuçlanan çok sayıda mahkeme kararı vardır. Aslında hekimleri böyle tek tek arayıp eylemi durdurmaya çalışmasının ardındaki gerçeği İl Sağlık Müdürü’nün kendisi de çok iyi biliyor. Çünkü kurdukları kötü sağlık sisteminde artık sona geldiler. Sistemleri battı ve içinden nasıl çıkacaklarını bilemiyorlar” ifadelerini kullandı.
‘CİDDİ KAYIPLAR GETİRECEK’
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu (TTB-AHEK) Başkanı Emrah Kırımlı da “İstanbu’da bin 149 ASM var. Arkadaşlar yemediler içmediler gün içinde bazı yerlere 2, bazı yerlere 3 defa gidip mesai denetimi yaptılar ve bu arkadaşlar ‘Aşımız bitti, gönderin’ dediğimiz zaman gelmeyenler. Bunun sonucunda yapacakları bizim maaşımızı kesmek. ‘Bu ay 3 gün çalışmadın yüzde 10’unu kesiyorum’ diyecekler” dedi. Bu kesintinin önemli olmadığını vurgulayan Kırımlı, “Yönetmelik, hem ekonomik olarak hem de sunucağımız sağlık hizmeti açısından çok ciddi kayıplar getirecek” tepkisini gösterdi. Kırımlı, “Müdürlüklerin ‘Hastalık Yönetimi Platformu’ diye internet siteleri var. İlacınızı, sizinle ilgili şeyleri, konuştuklarınızı, şikayetlerinizi, alacağımız notları hasta dosyası olarak oraya yazıyoruz. Bu programı yapanlar da Danimarkalı bir firma. Bu verileri oraya koymamız isteniyor. Bunu sonra nerede kullanacaklar belli değil. Yarın öbür gün bir sigorta işleminde karşınıza çıkacak mı bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ASM’LERDE ALT YAPI YOK’
Söz konusu platforma kronik hastalık takiplerini işlediklerini söyleyen Kırımlı, “Burada ‘Sen ASM’de bu hastalığı tedavi et’ demiyor. İşlemleri yaptıktan sonra altına hep ‘sevket’ çıkıyor. Nereye sevkedeceğiz? Sevkedebileceğimiz bir yer var mı, her yer dolu. O zaman özele gidecek. Oraları doldurmak yönünde bir durum” dedi. Kırımlı, “Kronik hastalıkların izleminin ASM’lerden yapılmasına yönetilmesine biz karşı çıkar mıyız? Bunu zaten biz de istiyoruz. Bakanlık da bunu diyor ama böyle yapmıyor. Hastalığın yönetimi için ilaçların geri ödemede olması lazım. Ben kime ne ilaç yazmam gerektiğini biliyorum ama ödemiyor. Bunu sadece hastanedeki doktorların yazması gerekiyor. Diyabet hastası için eğitimli hemşire, diyetisyen yok. Yaşlı izlem diye bir şey var. Hareket edemiyorlar fizyoterapist lazım. ASM’lerde bu hizmet de yok” ifadelerini kullandı.
İLAÇ YAZAMAYACAKLAR!
Yönetmelikte yer alan ağrı kesici, antibiyotik ve mide koruyucuyu yazmanın kısıtlanmasına değinen Kırımlı, şunları kaydetti: “Gelen bir kısım hastaya bu ilaçları yazacağız ama bir kısmına yazarsak, maaşlarımızda yüzde 6 kesintiye neden olacak. O zaman yazsak mı yazmasak mı diye düşüneceğiz. Yazmasak bu sefer hastaneye gidecek. O zaman da maaşımız kesilecek. Hastaneye yılda 7 kez başvurursa bize ceza kesilecek. Bazı hastalıklarda rutin kontroller var. Kemoterapi gören hastalar var. Hastalığı ben yakalamışım kemoterapiyi ben mi vereceğim? Hastaneye gitmemesinin suçlusu ben miyim? Sağlık sistemi kötü, cezası bizde. Midem ağrıyor diyecek mide kanaması var. Yazmayacak mıyım ben bu ilacı?”
Kırımlı, “Bütün hesabı aynı aşıda olduğu gibi hekime kestiler. Sorunun aslını düzeltici hiçbir şey yok. Çok sayıda arkadaşımız istifasını eriyor. İstifa etmeye devam edecekler var. Birinci basamağı bitiriyorlar. Bitirecek ki hastaneler çalışsın. Yoğun bakımlar, diyalizler, röntgen cihazları çalışsın. Para harcasın insanlar. Bir de aile hekimliğinin nüfusunu düşürdük diyorlar. Maaşımızı düşürdüler, nüfus aynı. Nüfus yine 4 bin, maaşımızı 3 bin 500 üzerinden verecek” diye konuştu.
Eyleme büyük katılım olduğunun altını çizen Kırımlı “Herkes gördü. Bakanlığın da görmüş olması lazım. Para meselesi değil bu. Her yerde ‘Şu kadar fazla para alcaksınız’ diyorlar. Mevzu para değil, sağlımızın ticarileştirilmesi” dedi.