Erkeklerde ürolojik muayenenin önemi

Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Osman Barut, Ürolojinin idrar yolları ve organları, erkek üreme organlarının yapısı ve hastalıkları ile uğraşan cerrahi tıp bilimi olduğunu belirterek, Dünya çapında yer alan kanser vakalarının yüzde 10’undan fazlasını ürolojik kanserler oluşturduğuna dikkat çekti.

İHA

Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Osman Barut Ürolojik kanserler ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler vererek, “Ürolojik kanserler içerisinde en yaygın olan tür prostat kanseridir ve polikliniğimizde prostat kanseri olguları ile sık karşılaşmaktayız. Bu sebeple literatürde de prostat kanseri erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biridir ve genellikle tedavi edilebilmektedir. Prostat kanserinde erken teşhis ve tedavi için genellikle 50 yaş üzerindeki sağlıklı erkeklerin kan testindeki PSA değerinin seviyesi ile birlikte parmakla rektal muayene yılda bir kez uzman bir hekimin kontrolünde önerilir” dedi.

Kanserlerin belirtileri hakkında bilgiler vererek erken teşhisin önemini vurgulayan Barut, “Diğer kanser türü ise Mesane kanseridir ve bu kanser türü idrar torbasını etkileyen kanserdir. En önemli oluşma nedeni, sigara kullanımı olmakla birlikte dikkat çeken belirtisi ise idrarda kan görülmesidir. Yaşlı erişkinlerde görülür ancak herkes mesane kanserine yakalanabilir. Mesane kanseri erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilirliği yüksek olan bir kanser türüdür. Bir diğer kanser türü ise testis kanseridir. Bu durum, bir veya iki testiste gelişen kanseri tarif etmektedir." şeklinde konuştu.

GENÇ ERKEKLERDE RİSK YÜKSEK

Testis Kanserinin genç erkeklerde daha sık görüldüğünü söyleyen Barut, testis kanserinin genellikle yüksek oranda tedavi edilebilir bir kanser olduğunu belirtti.
Böbrek kanseri hakkında da bilgiler veren Doç. Dr. Osman Barut böbrek kanserinde en sık karşılaşılan klinik belirtilerin idrarda kanama, karında ele gelen sert kitle ve ağrı olarak tanımlanan 3’lü antite biçiminde olduğunu kaydetti.

Doç. Dr. Barut, tüm ürolojik kanser çeşitlerinde ve kanserin türüne göre uygulanacak tanı ve tedavi stratejilerinin değişiklik gösterdiğinin altını çizerek, doğru teşhis ve tedavi için alanında uzman bir ekip ile çalışmak, sürecin sorunsuz atlatılabilmesi için tedavinin en önemli kısmını oluşturduğunu belirtti. Ürolojik kanserlerde endoskopik, açık ve laparoskopik diğer bir ifade ile kapalı yöntemler ile başarılı bir şekilde uygulanarak hastaların yaşam düzeylerinin iyileştirilebileceğini söyledi.