Aşı karşıtlığı arttı, Diyarbakır’da bebek ölümleri yaşanıyor
Aşı karşıtlığı, Türkiye’de son yıllarda tırmanmaya başladı. Bu durum, aşıyla önlenebilen hastalıkların salgına dönüşmesi riskini de beraberinde getirdi. Dünyada her yıl yaklaşık 300 bin kişinin ölümüne neden olan ve aşıyla önlenebilen boğmaca, Diyarbakır’da hortladı.
Merve KılıçDiyarbakır Tabip Odası Genel Sekreteri Ahmet Baran, “Diyarbakır’da son bir ayda üç bebeğin boğmacadan öldüğünü, iki bebeğin de tedavisinin hâlâ sürdüğü bilgisi var” dedi. Yaşamını yitiren bebeklerin 32 ve 42 ve 65’er günlük olduğunun altını çizen Baran, “Boğmaca aşıları, ilk aydan sonra yapıldığı için ilk iki ay içinde boğmacaya yakalanan bebeklerde bu durum ağır ve ölümcül devam ediyor. Aslında bunun önemli bir ayağı gebelik sürecinde aşının yapılması” ifadelerini kullandı. Baran, “Çağrımız iki yönlü. Sağlık Bakanlığı’nın gebelik sürecinde bu aşılamaya yönelik bir çalışma yürütmeleri ve sahada aşı reddine yönelik sağlık meslek örgütleriyle çalışma yürütülmesi talebimiz var” değerlendirmesinde bulundu. Vaka sayısına yönelik veri akışlarının kısıtlı olduğunu kaydeden Baran, “Bir ay önce sahada hekim arkadaşlarımızla yaptığımız çalışma sonucu yaklaşık 30’un üzerinde vaka olduğunu tahmin ediyorduk. Bu sayı bugün itibarıyla artmış olabilir” diye konuştu.
‘ERİŞKİN AŞISI YOK’
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu Başkanı Emrah Kırımlı da “Boğmacayla ilgili en önemli sorunlardan bir tanesi aşısının koruyuculuğunun tetanos gibi olması. 10 yılda bir tekrar etmek gerek aşıyı. Ama bizde erişkin boğmaca aşısı yok. Sağlık Bakanlığı getirtmiyor. Diyarbakır’da ölen çocukların daha aşı sırası gelmemiş. Ama erişkinler taşıyıcı olduğu için bulaştırmış, bebekler de ölmüşler. Özellikle organ nakli olanlar, kanser tedavisi görenler ve bağışıklık sistemi düşük olanlar riske açık oluyor” dedi. Aileler aşı yaptırmadığı için çocukların hasta olduğunu kaydeden Kırımlı, “Boğmacayı konuşuyoruz ama hastaneden arkadaşlarımızla görüştüğümüzde kızamık vakaları geldiğini söylüyorlar. Yaralanma, kedi cırmalaması, köpek ısırması durumunda kuduz ve tetanos aşısı yaparız. Acile gelen insanlar tetanos aşısını yaptırmamak için onay verip gidiyorlarmış. Bu hastalıklarla uğraşıp duruyoruz” ifadelerini kullandı.
‘TETANOSTAN, DİFTERİDEN İNSANLAR ÖLECEK’
Uzun zamandır görmedikleri hastalıklar olduğu için eğitim toplantıları yaptıklarını kaydeden Emrah Kırımlı, “Ortaçağ hastalıkları geri geldi. Hemen her hastanede boğmacadan ölen çocuklar varmış. Sağlık Bakanlığı onaylı randevu peşinde koşacağına çıkıp konuşsun. Aşı karşıtlarını sustursunlar artık. Daha da kötü olacak. Umarım çocuk felci, kolera görmeyiz. Ama o da uzak değil” tepkisini gösterdi. Kırımlı, “Bu ay bir önceki aya göre 4-5 kat artış var aşı reddinde. İstanbul için 10 bin, Türkiye için 100 binin üzerinde bir sayı var. Korkunç hikâyeler duyuyoruz. K vitamini ve topuk kanı karşıtlığı yaşanıyor. Çocuklar K vitamini yetersizliğine bağlı hastalıklardan ölüyor” diye konuştu.