Aile hekimleri yeni yönetmelik taslağına ve şiddete karşı seslerini yükseltti

AHEF) öncülüğünde 81 ilden Ankara’ya gelen aile hekimleri “Zulüm yönetmeliğine hayır” dedi.

Merve Kılıç

Aile hekimleri, dün AHEF öncülüğünde Ankara Anıtpark’ta büyük bir miting düzenledi. 81 ilden gelen yüzlerce aile hekimi ve sağlık meslek örgütleri; tartışmalı yeni yönetmelik taslağı, şiddet ve aile hekimliği uygulamasında çözüme kavuşamayan sorunlar için seslerini yükseltti. Mitinge Türk Tabipleri Birliği (TTB), tabip odaları, Genel Sağlık-İş Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Hekim Birliği, Birlik ve Dayanışma Sendikası, Genç Sağlık-Sen, Türk Sağlık-Sen, Tabip-Sen, Hürriyet Sağlık-Sen, Türk Dişhekimleri Birliği, Anadolu Sağlık-Sen, Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN), Hekim Sen katıldı. Ayrıca CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, CHP Ordu milletvekili Mustafa Adıgüzel, CHP Trabzon milletvekili Sibel Suiçmez, CHP Gaziantep milletvekili Hasan Öztürkmen, İYİ Parti Balıkesir milletvekili Turhan Çömez, İYİ Parti Ankara milletvekili Ahmet Eşref Fakıbaba ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da mitingte yer aldı. Mitingin açılış konuşmasını yapan CHP’li Kaya, “Bugün burada sadece siyasetçi kimliğimle değil; öncelikle 22 yılı aşkın süre hekimlik yapmış, bunun 16  yılında da aile hekimliği yapmış bir meslektaşımız olarak aile hekimliği uygulamasının başından itibaren nasıl kurulduğunu, nasıl bunlara geldiğini sizlerle birlikte en iyi bilenlerdenim” dedi. Aile hekimlerinin çektiği sıkıntıyı bildiğini söyleyen Kaya, “Kuruş kuruş hesaplayarak, ay sonunu getirmeye çalışırken neler çektiğinizi biliyorum. Usulsüz rapor talepleriyle karşılaştığınızda neler çektiğinizi çok iyi biliyorum. İstenilen ilacı yazmadığınızda neler çektiğinizi ne mücadele verdiğinizi ben biliyorum. Meclis iktidarın sağlıkta dönüşüm politikasıyla yıllarca yaptığı, yarattığı canavarı, nasıl baş edemediğini, şimdi nasıl yönetemediğini hepimiz biliyoruz” ifadelerini kullandı.

‘HASTANE BULSAN, DOKTOR YOK'

CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel ise “Maalesef bu son dönemdeki sağlık yönetimi hastaneleri birer ticarethaneye, hastaları müşteriye çevirdi. Bütün bu sistemin olumsuzlukları sağlık çalışanlarının omuzlarına yükledi. Hastane yok. Hastane bulsan, doktor yok. Doktor bulsan, randevu yok. Randevu bulsan, reçete yok. Reçete bulsan ilaç yok. Bu sisteme sorumlusu bu ekip arkadaşlarım mı?” dedi.

‘BAKAN, İSTİFA ETMELİ'

CHP’li Öztürkmen de “Türkiye’nin dört bir tarafından buraya gelebilen, gelemeyen halkın hekimleri, sağlık güvencemiz, giderlerse gitsinler denenler, gitmeyenler, burada kalanlar... İnadına gitmeyeceğiz, inadına gitmeyeceksiniz. Hesap vermeyenlerdir, gitmesi gerekenler” dedi. Yenidoğan çetesi olayına değinen Öztürkmen, “Bugünkü Sağlık Bakanı bir an önce istifa etmelidir. Ülkenin en büyük sorunlarından birisi sağlık sektörü haline gelmiştir. Sağlık sektöründe bir türlü düzen tutturamayanlar,bütün kabahati doktorlara bulmaya çalışmaktadırlar. Bütün kabahatler liyakatsiz yöneticilerdir” ifadelerini kullandı.

‘HALK SAĞLIĞI TEHLİKEDE'

AHEF Başkanı Türkü Yağmur Nehir, konuşmasında “Sağlıkta şiddete, mobbinge, hak kayıplarına ve karşılaştığımız tüm adaletsizliklere dur demek için bir araya geldik. Bu meydanda toplanmamızın sebebi yalnızca mesleki haklarımızı savunmak değil, aynı zamanda sağlık sistemimizin onurunu korumak ve halkımızın hak ettiği nitelikli sağlık hizmetine kavuşmasını sağlamaktır” dedi. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun göreve geldiği günden beri aile hekimliğini güçlendireceğini, koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyeceğini söylediğini vurgulayan Nehir, “Ancak yaptığı ilk icraat mesleki onurumuzu zedeleyen, haklarımızı gasp eden ve geleceğimizi belirsizliğe sürükleyen maddelerle donatılmış zulüm yönetmeliği. Biz lafa değil icraata bakarız. Performansa dayalı bir kölelik sistemiyle tehdit edildiğimiz bu yönetmelik, yalnızca bizleri değil, halkımızın sağlığını da tehlikeye atacak” ifadelerini kullandı. Nehir, şunları kaydetti:

“Bizler hastalarımıza bilimsel temellere dayalı özgürce sağlık hizmeti sunmak istiyoruz, sayılarla formüllerle değil.  Hastaya ilaç yazmamı kısıtla, hastaneye sevk etmeme izin verme, söyler misiniz böyle şartlar altında biz nasıl sağlık hizmeti sunabiliriz? Dünya’nın hangi yerinde 6 ayda bir hasta takibi zorunluluğu var? Dünya’nın neresinde formüllü hesaplar var? Hangi bilimsel gerçekliğe uygun bu düzenleme? Sağlıkta şiddet  her geçen gün artıyor. Bizler, hem hastalarımızla hem de sistemin zorluklarıyla boğuşurken, fiziksel ve psikolojik şiddetle karşı karşıya kalıyoruz. Şiddet, yalnızca bizlere zarar vermiyor; sağlık sisteminin tamamına zarar veriyor. Artık bu duruma karşı daha güçlü ses çıkarma zamanıdır. Çalışanını koruyamayan, çalışanına sahip çıkmayan bakanlık istemiyoruz. Zulüm yönetmeliğine hayır.”