Kendine özgü bir pazar ayini
Keşke rüya olsa dediğimiz rüyalar vardır ya o türdendi! Kendinden geçmiş bir şekilde ortaya fırlayan, kendi kendine konuşurken arada bir çığlık atan bir kadın bize doğru yaklaşıyordu!
Gülseren Tozkoparan / BrazavilleGeldi tam yanımda oturan eşimin kafasından başlayarak iki eliyle, omuzlarına vücuduna dokunmaya, vurmaya başladı, anlamadığımız Lingala dilinde mırıldanıp bazen sesini yükseltiyor, yüz ifadesi insanın ödünü patlatıyordu! Bu işin sonu nereye varacaktı! Eşim her zamanki gibi sakinliğini korurken kendini olayların akışına bırakmıştı. Ben şaşkın, korkmuş, olan biteni izlerken sıra bana mı gelecek endişesiyle dua ediyordum. Nihayet “Halleluyah” deyip ellerini eşimin üstünden çektiğinde sakinlemişti. Derin bir nefes aldık. “Ben kurtuldum, sıramızı savdık” dememe kalmadı çığlıklarla kendini ortaya atan gözü dönmüş başka bir kadın bu kez bana doğru geliyordu! Eyvah gözüne beni kestirmişti, kaçış yoktu! Önümde dikildi, başımı avuçlarının içine aldı, omuzlarıma, karnıma, bacaklarıma sırayla pat pat vurup bir şeyler diyordu. Son pişmanlık çare etmez, çaresizce kendimi akışa bıraktım; olanları hissediyor “Belki bu yaptıkları iyi gelecek, iyi ki oğlumuz bizimle gelmemiş” diyordum içimden... Ne kadar sürdü hatırlamıyorum, belki üç beş dakika ama bana bitmeyecek gibi geldiği kesin! Hayatta her şey geçici değil miydi! Elbet bu da geçecekti. Görevini tamamlayan kadın “Halleluyah” dedi, ben de uysalca tekrarladım. Kâbus gibiydi ama rüya değildi! Kongo Brazaville’de bir kilisede pazar ayinindeydik. Meraklı ben, Afrika’ya özgü yerel bir dini tören izleyeceğimizi sanmıştım, oysa ki gördüğümüz Pentekostal bir ayinin Afrika versiyonuymuş bu vesileyle öğrendim.
“Protestanlığın evanjelik kanadı içinde 20. yüzyılda bir akım olarak ortaya çıkan Pentekostal Hıristiyanlık, kutsallığı tamamıyla bireysel deneyimlerde arayan ve ruhsal birliği vurgulayan mistik bir dini hareket”tir. Kutsal ruhun işini ve inanan tarafından Tanrı’nın varlığının doğrudan deneyimini vurgular. Deneyim, dillerde konuşma, kehanet ve şifa gibi Ruh’un armağanlarıyla ortaya çıkar. Pentakostalizm enerjik ve dinamiktir. Üyeleri, içlerinde hareket eden Tanrı’nın gücü tarafından yönlendirildiklerine inanır. Pentekostal kiliseler, ruhta bir vaftiz anlamına gelen dönüşümlerin önemini vurgular ki inananı Kutsal Ruh ile doldurur, gerçek bir Hıristiyan hayatı yaşama gücü verir.
PENTİKOST GÜNÜ
Pentikostalizm, ilk Hıristiyanların hayatındaki Pentikost Günü’nde Kutsal Ruh tarafından 12 havarinin vaftiz edilmesi olayına dayanır: Kongo Cumhuriyeti’nde nüfusun çoğunluğu Fransız sömürgesi zamanında yapılan misyonerlik faaliyetleri sonucu yerel dinlerden Hıristiyanlığa geçmiş ve Katolik mezhebine bağlıdır. Nüfusun yüzde 10’u Protestan, yüzde 2’si Müslüman, yüzde 48’i ise Animizm ve diğer Afrika yerel dinlerine inanmaktadır.
KIYAFET KODU
Önceki günlerde hep geçtiğimiz sokakta iç kısımlardan gelen bir “tam tam” sesi duymuş ve yerli bir tören yapıldığını sanmış, girmek istemiş ama yasak denildiği için girememiştim. Pazar sabahı aynı yerin önündeki kalabalığı görünce bu kez eşimden detayları öğrenmesini istedim. Kilise olduğu, kıyafet kodu olduğu, üstümüzdeki giysilerle giremeyeceğimiz söylendi. Zaten yakındaydık hemen eve gidip uydurulmuş bir siyah etek, pantolon, beyaz gömlek, beyaz şapkayı takıp geri döndük. Girişi kontrol eden güvenlik görevlileri eşime kuralları anlattılar o da bana çevirdi. İçeride fiziksel olarak dokunma olabilirmiş, insanların içine giren ruhların ne yaptıracağı belli olmazmış, bunu kabul ediyorsak girmeliymişiz. Kabul ettik ve girdik. Çok istesemde fotoğraf çekmedim, asayişi sağlamak için dolanıp duran güvenlik görevlileri bir tarafa onlar içine ruh giren üyelerin taşkınlıklarına karşı önlem almak üzere ordaydı ancak ben herkesin gözü biz beyaz yabancıların üstünde gibi hissettim. Yaklaşık bir saat içeride kalıp ruhlar tarafından şifalandıktan sonra ne zaman biteceğini bilmediğimiz ayinin sonunu beklemeden çıktık.
Kaynak: Özlem Topcan, BBC
gjtozkoporan@hotmail.com