Yerebatan Sarnıcı’na ziyaretçi akını
İBB Miras’ın restore etmesinden sonra ziyarete açılan Yerebatan Sarnıcı’nda ışıklandırma güzel, sergi tartışılıyor, barkovizyon ise gereksiz. Eleştirilerin özeti bu.
Yazgülü AldoğanGünlerden salı, öğleden sonra. Güneş yakmıyor, kavuruyor. Tarihi yarımadada, Ayasofya’nın karşısındaki Yerebatan Sarnıcı’nın önünde, biri aşağıdan, biri yukarıdan uzanan bir kuyruğun ucu bucağı gözükmüyor. Bu kuyrukları, sarnıcı gezmek isteyen ziyaretçiler oluşturuyor. Kapıda basın ayrıcalığıyla girmek için beklerken ilginç tepkilere de tanık oluyorum: Biraz önce camiye dönüştürülmüş Ayasofya’da muhtemelen namazını kılmış olan, bu sıcakta pardösülü, başı bağlı teyzem, “Abooo, bunların ne derdi var da bu kuyrukta bekliyorlar?” diye hayret ediyor. Bir saat sonra kendisini sarnıcı gezerken görünce bu kez de “Aboo, senin ne işin var burada?” diye takılmak geçiyor içimden de sadece gülüyorum. Öyle güzel geziyor ki hem şaşarak hem beğenerek!
Kulağıma çalınan diller içinde yok yok. Meraklısı ne çokmuş, daha açılalı üç gün oldu, ne çabuk duymuş, ne çabuk programlarına almış, gelip kuyruğa girmişler, yerlisi yabancısı? Bravo İBB’ye! Demek tanıtımını da iyi yapmışlar, restorasyonunu yaptıkları gibi. Kimse kıskanmasın. İBB’nin onlarca birimi içinde en sevdiğim, en çok desteklediğim İBB Miras. Mahir Polat ve ekibi, kenti karınca gibi sarmış vaziyette. Onarıyor, temizliyor, paklıyor, inci gibi ortaya çıkarıyorlar ki bu çalışma devletin başka kurumlarını da gaza getiriyor. Vakıflar ayrı, Kültür Bakanlığı ayrı çalışıyor. Kültürel miras bakımından dünya zengini İstanbul’un her yanında bir restorasyon var. Hepsi bittiği zaman ne muhteşem olacak, düşünsenize! Tabii eleştiriler de gelmiyor değil. Korkularımız yok değil. Örneğin, Galata Kulesi’nden sonra Kız Kulesi de bakanlık tarafından restorasyona alındı, etrafı paketlendi. Hediye paketi gibi içinden ne çıkacağı belli değil, ambalaj açılınca göreceğiz.
SU DEPOSU
Yerebatan Sarnıcı, bölgede çokça bulunduğu gibi, aslında bir su deposu. Bizans İmparatoru Jüstinyen tarafından 500’lü yılların ortalarında yaptırılmış. Kabaca 1500 yıllık bir tarihi eser! 10 bin m2’ye yaklaşan alanıyla dev bir yapı. 100 bin ton su depolama kapasitesine sahip bu dev yapı, Bizans sarayının su ihtiyacını karşılıyormuş ve daha sonra da Topkapı Sarayı tarafından kullanılmış. İçindeki sayılamayacak kadar çok görünen mermer sütunları (336 tane) ve ters Medusa başları yüzünden doyumsuz bir görselliği de olan sarnıç, daha sonraları müze olarak tescil edilip bazı etkinliklere de ev sahipliği yapmış ve tabii bu arada çok kez restorasyona tabii tutulmuş.
En son İBB Miras’ın yaptığı restorasyonda gezinti parkuru değiştirilmiş. Işıklandırmalar yenilenmiş. Teknik ayrıntıya girmiyorum. Geçici bir sergi yerleştirilmiş. Bir de barkovizyon gösterisi eklenmiş.
NİYE SERGİ
Sanat eleştirmenlerinden yükselen ses, ışık gösterileri ve serginin bu yapının tarihi kimliğine uymadığı. Biennallerin de bu tür eleştiriler sonrası tarihi mekânlardan çıktığı örnek gösteriliyor. Kişisel fikrimi sorarsanız, biraz yukarıdaki sarnıçta her türlü etkinlik düzenlenir, hatta düğün dernek yapılırken niye ses çıkmıyor? Daha yukarıdaki sarnıçta klasik müzik dinletileri o kadar güzel oluyor ki? Bir müzede geçici sergiler açılmasında ne sakınca olabilir? Sergilenen eserlerin bu müzenin tarihi değeri ve güzelliğiyle boy ölçüşemediği gerçeğine katılırım da demek ki günümüzde malzeme de bu? Ama barkovizyon gösterisinin yersiz kaçtığını ve başarılı olmadığını da yine kendi fikrim olarak söylemeliyim. Bunun yanında sütunların ışıklandırılmasını çok başarılı buldum. Orayı karanlıkta gezemeyeceğimize göre değişen ışıklar çarpıcı bir atmosfer sağlıyor. Sonuç olarak burası bir dini mabet de değil, tarihi çok eski de olsa, sonuç olarak bir su deposu!
Tek korkum nedir biliyor musunuz? İBB’ye akmasa da damlayan bu gelir kapısını da uyduruk bir vakıf icat edip elinden alırlar mı? Galata Kulesi’ni aldılar, Gezi Parkı’nı aldılar, sıra burada mı? Gidin gezin, kuyruk çabuk bitiyor, online bilet alırsanız daha kolay oluyor. İstanbul şahane bir şehir, kültür zengini, su depoları bile görülmeyi hak ediyor.