BUGÜN günlerden Cumhuriyet Kitap! (26 Ocak 2023)

Yakın dostları, iki usta kalem Öner Yağcı ve Öner Ciravoğlu’nun yetkin incelemeleriyle, 100. yaşını kutladığımız Aydınlanma bilgemiz Hıfzı Topuz kapağımızda. Yapıtlarıyla yaşamı aydınlatan büyük ustamız, ağabeyimiz Hıfzı Topuz’un 100. yaşına selam olsun.

Cumhuriyet Kitap Eki

Yakın dostları, iki usta kalem Öner Yağcı ve Öner Ciravoğlu’nun yetkin incelemeleriyle, 100. yaşını kutladığımız Aydınlanma bilgesi, büyük usta Hıfzı Topuz kapağımızda.

İnsan ve yurttaş kimliğine eklediği hukukçu, gazeteci, iletişimci, öğretim üyesi, yazar, tarihçi, romancı kimlikleriyle Cumhuriyet aydını olmanın bilinci, sorumluluğu, duyarlılığı ile yaşayan Hıfzı Topuz, 1947’de başladığı gazeteciliğini yıllarca sürdürdü.

1948’de bitirdiği İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden sonra Strasbourg Üniversitesi’nde devletler hukuku ve gazetecilik yüksek lisansı ve doktorası yaptı. Kitaplarıyla dünyanın, ülkemizin, tarihin özgürlüğe susamışlığını aydınlattı.

Öner Yağcı’nın incelemesinde imlediği gibi Hıfzı Topuz’u anlamanın en iyi yollarından biri de, onun anılarını, gözlemlerini, yarınlara bakışını aktardığı Öner Ciravoğlu ile nehir söyleşisini (Ardından Yıllar Geçti / Remzi Kitabevi) okumaktır.

Ömrüne üç yaşam sığdırdığını söyler Topuz: Sol düşüncelerle tanıştığı, başına türlü belaların geldiği çocukluktan gazeteciliğe uzanan 35 yıllık gençlik ve Babıali’de gazetecilik dönemi, öğrendiklerini Paris, Afrika, Latin Amerika, Asya ülkelerinde uyguladığı 60. yaşına kadar UNESCO’daki 25 yıllık yöneticilik dönemi ve 30 yıllık Galatasaray, Anadolu ve İstanbul üniversitelerinde uluslararası iletişim ve siyasal iletişim dersleri verdiği öğretim üyeliği, araştırmacılık, yaşamöyküsel romancılık dönemi.

Ve ustanın evini bir “Aydınlanma çeşmesi” olarak niteler Öner Ciravoğlu. Öyle ki çeşmeden akan suları içtikçe “en büyük işinin yazı yazmak” olduğunu söyleyen, “üç gün bir şey yazmazsa” mutsuz olan Topuz’un dünyanın ve ülkemizin panoramasını çıkardığını görürüz.

Bağımsız, özgürlükçü, çoğulcu demokrasiye, parlamenter rejime, güçler ayrılığına, laikliğe, sürekli barışa inanan sosyalist Aydınlanma bilgemiz Hıfzı Topuz, bildirgesini ise şu cümlelerle dile getirir:

“Fikret’in ve Atatürk’ün dediği gibi ‘hurafelere, mantıkdışı güçlere değil aklın ve bilimin egemenliğine inanırım’… İşte benim solculuğum: Demokratik, adaletçi ve insandan yana bir solculuk… Kurşuna dizilen Gabriel Peri’nin dediği gibi ben de şöyle diyorum: ‘Yeniden başlamak gerekirse, yine aynı yoldan giderdim’...”

Yapıtlarıyla yaşamı aydınlatan büyük ustamız, ağabeyimiz Hıfzı Topuz’un 100. yaşına selam olsun.

İyi okumalar...

Gamze Akdemir