Tophane-i Amire, Suriye kökenli bir Amerikalı caz müzisyenine ev sahipliği yaptı
Giderek daha fazla Ortadoğu kökenlinin yerleştiği semtteki tarihi mekânda Kinan Azmeh Cityband, İstanbul Müzik Festivali kapsamında yoğun katılımlı bir konser verdi.
Yazgülü AldoğanKültürel bir etkinliğin güzelliği mekânla da bağlantılı. Tarihi mekânlarda konser dinlemek ayrı bir keyif. Aya İrini’de dinlediğimiz konserlerin tadı damağımda. Artık orada konser yapılamıyor ne yazık ki. Onun yerine koyulan başka yerler var, bunlardan biri de Tophane-i Amire. Güzel bir ışıklandırma ile bu eski top imalathanesinin içi peri masalındaki kralın kabul salonuna dönüşmüş. Müziği ise Kinan Azmeh Cityband, müziğini dünyanın bir köşesinden öbür köşesine taşımış bir sanatçı ve arkadaşları. Yıllar önce Suriye’nin başkenti Şam’dan New York’a giden ve Arap müziğinin esintilerini Amerikan cazının içine taşıyan Kinan Azmeh klarinetiyle Şam’daki çocukluk yıllarının tatlı anılarını Amerika’daki acemilik yıllarının zorluklarına taşıdığı gibi. Ve bundan farklı bir müzik doğuyor.
20 YILDIR ABD’DE...
Kinan Azmeh’i, kalabalık bir Arap dinleyicinin heyecanla izlediğini söylemeye gerek yok herhalde. İstanbul’da da yaşayan Suriyelilerin müzik meraklıları muhtemelen konserde. Konserin adeta her saniyesini cep telefonlarıyla kaydetmek istemeleri arkalarında oturanları rahatsız ediyor ama ne gam. Kinan Azmeh, üflüyor da üflüyor, gitaristleri ve vurmalı çalgıdaki arkadaşlarının soloları süper. Kinan, arada uzun uzun parçalarını nelerden esinlenerek yazdığını da anlatıyor: tipik göçmen sorunları. 20 küsur yıldır yaşadığı ABD’den yeşil kartını daha yeni alabilmiş, bizdeki gibi kolay değil vatandaş olmak gelişmiş bir ülkede. Her seyahat edişinde kendisi gibi Ortadoğu’dan gelenlerin vizesi olmalarına rağmen saatlerce bir odaya alınıp beklediklerini ve sorguya çekildiklerini anlatırken salondakiler de Türkiye’ye ne kadar kolay girdiklerini ve vatandaşlık aldıklarını düşünüyordur herhalde!
Kinan Azmeh’in müziği güzeldi, tabii ki klasik değildi, daha çok caz müziğiydi ve İKSV Caz Festivali yaklaşırken geçiş oldu. Tophane-i Amire’de biz bu konseri dinlerken GalataPort’tan bir başka konserin sesleri geliyor ve yakındaki camiden yükselen ezan sesine karışıyordu. İstanbul’da yaşam işte böyle, bütün kültürler iç içe yaşayabiliyor ve İstanbul’a da bu yakışıyor.