Prof. Dr. Ortaylı “Cumhuriyetin Doğuşu”’nu anlattı

Tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, İzmir Kitap Fuarı’nda (İZKİTAP) “Cumhuriyetin Doğuşu” söyleşisiyle İzmirlilerle buluştu. Cumhuriyet kazanımlarından harf devrimine dikkat çeken Ortaylı gençlere tavsiyeler verdi.

İZMİR / Cumhuriyet

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve SNS Fuarcılık iş birliği ile düzenlenen İZKİTAP – İzmir Kitap Fuarı, “Cumhuriyetin Doğuşu” başlıklı söyleşide, tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı’yı ağırladı. Saatler öncesinden salon tamamen doldu. “1923 yılı 29 Ekim’i, Cumhuriyet’in ilanı bakımından önemlidir, ama asıl önemli olan ilk 5 senedir. İlk 5 sene içinde çok önemli inkılaplar yapılmıştır” diyen Ortaylı, bunlardan en önemlilerinden birinin de Harf Devrimi olduğunu söyledi. 

“FEVKALADE KÖTÜ BİR TÜRKÇE, LÜTFEN DİKKAT EDİN”

Prof. Dr. İlber Ortaylı, “1928 yılında yapılan Harf Devrimi, kitap fuarı açasından da son derece önemli, üstünde duruyorum. Bu en büyük münakaşadır. Bu konuda birçok eser ve makale yazıldı, bunların hepsini saygıyla karşılıyorum. Türkiye’de Harf Devrimi, bir medeniyet değişimi değildir, hatta bir kültür devrimi de değildir. Yanlıştır. Çünkü harfle kültür değişimi olmaz. Öyle bir şey olsa sizin elinizdeki o acayip aletlerle bütün gün yazdığınız yazılar, kötü Türkçe ve kötü imlanın da bir kültür değişimini ifade etmesi lazım. Öyle bir şey yok. Bu olsa olsa kültürsüzlük devrimidir, çünkü çoğunuz orada seslileri atlayarak yazdığınız kötü Türkçeyi, lisana da döktünüz. Gençlere ne iş yapıyorsun, adın ne diyorsunuz, öyle bir telaffuz ediyor ki sesli harfleri anlayamadığınız için adını da anlayamıyorsunuz. Sesli harflerin hakkını veremiyor. Fevkalade kötü bir Türkçe, lütfen dikkat edin” dedi. 

“TÜRKÇEDE DE BU HAZİN DURUMA DÜŞMEYİN”

Ortaylı, “Hep tekrarlıyorum, Türkçe, diş ve dudak arasında bir lisandır, diş ve dudak arasında telaffuz edilir. 8 tane sesli harf vardır. Böyle lisana prodental denir, çok önemli bir şeydir. Bu konuştuğunuz kötü Türkçe ile ağzınızın ayarı bozuluyor. Yabancı dilleri de öğrenemezsiniz. Çünkü Türkler, yabancı dilleri çok kolay ve doğru telaffuz ederler. İstediğin yere git, Rusça, Çince, Fransızca doğru ve çabuk telaffuz edebilirsiniz. İngiliz gibi İngilizce konuşursun demiyorum, ama doğru konuşursun. Şimdi bu özelliğinizi kaybediyorsunuz, anlaşılmıyor. Görüyorum, Fransa’dan gelen öğrenciler var Galatasaray’a Erasmus ile kızın telaffuz ettiği ismi anlamıyorum ya sağırım ya da cahilim herhalde dedim. Asistanım var Fransızcayı çok iyi bilir, söyledim ne diyor diye, o da ‘Anlamıyorum’ dedi. Konuştuğu Fransızca anlaşılır değil, çünkü ağzı bozuk. Türkçede de bu hazin duruma düşmeyin” diyerek gençlere tavsiyede bulundu. 

HARF DEVRİMİNİN ÖNEMİNE DEĞİNDİ

Türkçe’nin 8 seslisi olan bir lisan olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Ortaylı, “8 sesli olan bir dili yazmak için de Arap harfleri yetmez, Kril harfleri de yetmez. Bunun için adamlar inkılap yaptılar, kolay değildi. Yazarsın doğru yazarsın dilini bu çok açıktır. Bu şarttır. Bu adamlar bunu kültür devrimi diye yapmadı. Kültür devrimine meraklı olsalar, mesela bir tane de Avrupa dilini de zorlarlardı muhtemelen Portekizce. Olmayacak bir şey bulurlardı, öyle bir şey yok.  Bunlar Türkçeci, kendileri de Türkçeyi en iyi şekilde biliyorlardı. Açın Nutuk’u okuyun en güzel şekilde kullanıyorlardı Osmanlıcayı. Ama onunla Türkçe yazılmaz ve Türk çocukları uzun yıllar okuma yazma öğrenmeyi bilemediler mekteplerde, en zekileri bile birkaç senede öğrenirdi” diyerek o dönemde okuma yazma oranının çok düşük olduğuna ve matbaanın gelişinin ardından Harf Devrimi’ne kadar olan sürede basılan kitap sayısının yalnızca 30 bin olduğuna dikkat çekti. Ortaylı, müthiş cehalet duvarını kaldırma zorunluğu olduğunu,  1928 Harf Devrimi’nin Latin harfleri ile Türkçe nasıl yazılır, nasıl hecelerle okunur, ne çıkar, nasıl çıkar bunu çözdüğünü dile getirdi. 

“GERÇEK ANLAMDA CUMHURİYET”

Dünyada yalnızca ismi cumhuriyet olan birçok ülke bulunduğunu vurgulayan İlber Ortaylı, “Dünyada birçok cumhuriyet var, fakat cumhuriyet olduklarına 40 bin şahit ister” diyerek, Türkiye Cumhuriyeti’nin yapılan inkılaplarla gerçek anlamda cumhuriyet olduğunu söyledi. Ortaylı, bu devrimler ve eşitlik ilkesi sayesinde kabiliyeti olan her gencin her yerde okuduğunu, belirterek, “Ailesi, sülalesi fakir olan Gazi Yaşargil Polatlı’dan çıkıp Zürih’te tıp fakültesi okuyor, Aziz Sancar Mardin’den çıkıyor. Halil Hoca, Halil İnalcık, babası iflas etmiş bir tüccar, tamamen devlet okullarında okuyor. Hepsi de Atatürk Devrimleri sayesinde dünya çapında isimler oldu” diye konuştu.