‘Öylesine Bir Dinleti’ Kadıköy Süreyya Opera Sahnesi’ndeydi: Operaya davet var!
Süreyya Operası, opera ve bale tarihimizin bir zaman tüneli gibi. Kimler gelmiş, kimler geçmiş tünelden... Kapıdan içeri girdiğiniz anda başka bir zamana gidiyorsunuz. Yakın zamanda kapılarını tiyatroya da açan opera sahnesinde önceki akşam müzikli bir oyun ya da opera veya konser, biraz da operet vardı.
Öznur Oğraş Çolak“Öylesine Bir Dinleti” aslında; birçok sahne sanatını içinde barındıran opera sanatını ve çoksesli müziği tanıtmaya, yaygınlaştırmaya ve sevdirmeye yönelik ortaya çıkmış bir eser. Onun için de adı “Öylesine Bir Dinleti”...
Canlı piyano eşliğinde Mozart’ı dinledik, Carmen seslendirildi. Piyanoda Olena Şenol vardı. Klasikleşmiş ve sevilen opera aryaları, şarkılar eşliğinde geniş bir repertuvar sunuldu. Türküler bile vardı. Sonra; “Rigoletto”, “Hoffman’ın Masalları”, “Saraydan Kız Kaçırma”, “Sevil Berberi”, “Tosca, La Boheme”, “Romeo ve Juliet”, “Don Giovanni”... Operanın önemli eserleri seslendirildi ve deyim yerindeyse ruhumuz bayram etti. İlk kez 1985 yılında sahnelenmeye başlanan ve 1989 yılından itibaren Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’nce programa alınan müzikli oyunun yazarı ve yönetmeni Murat Göksu...
Aslında oyunda sürekli vurgulanan bir davet var. Nereye mi? Opera özelinde; baleye, tiyatroya, müzelere, konserlere, sergilere, kitaba kısacası kültüre sanata...
SAHNE KARARDI
Oyunda ülkemizde yaşanan deprem unutulmamış. Oyuncular doğal afetleri sıralarken ‘deprem’ diye seslendiklerinde birkaç saniyeliğine sahne karardı ve sessizlik.
Oyunun finali ise oldukça vurucuydu. Atatürk için sahnede yakılan bir mum sonrasında, seyircilerden gelen reaksiyon çok etkiliydi. Opera salonu alkış ve ıslıklarla yankılandı.
Oyun çıkışı sohbet ettiğimiz eserin yazarı ve yönetmeni Gürsoy, “Bir opera aşığı olarak gençliğimde operadaki seyirci sayısını yeterli bulmuyordum. Bu kadar görkemli bir sanatın neden yeterince izleyicisi olmadığını düşünüyordum. İtalya’ya gittim ve başka ülkelere de; sonra gördüm ki dünyanın her yerinde opera ile ilgili eğitim programları yapılıyor. Sonra böyle bir eser yazmaya karar verdim. Gerçekten büyük etki yarattı ve amacıma ulaştım. O günden sonra evrilerek ve gelişerek ilerledi. İlk defa İstanbul’da sahneleniyor” diyor.
Oyunda da söylendiği gibi; perde açılılır, oyun oynanır, bu açılan ne ilk, ne de son perdedir. Perdeler kapanmasın ve bu daveti kaçırmayın yani: “Öylesine Bir Dinleti”yi...
Oyunda; Can Reha Gün, Yücel Özeke, Ceren Aydın, Bezmi Hazal Ekşi, Ayçin Sürücüer, Merve Tokat, Berk Özbek, Ufuk Toker, Emrah Erdem Gedik, Burak Kul, Emre Güngör, Ali Haydar Taş dönüşümlü olarak Aslihan Korkmaz ve Olena Şenol’un piyanosu eşliğinde rol alıyorlar.