Nuri Bilge Ceylan davasında gerekçeli karar açıklandı: 'Başarısız bir taşralı'nın hukuk zaferi

Nuri Bilge Ceylan’a, 2018’de gösterime giren Ahlat Ağacı filminde, Polat Onat’a ait “Su Katılmamış Taşralı” metnini izinsiz kullandığı gerekçesiyle açılan davanın gerekçeli kararı açıklandı. Yazar Polat Onat ve avukatı Yasemin Arpa Cumhuriyet’e konuştu.

Mehmet S. Aman

Nuri Bilge Ceylan’ın 71. Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü için yarışan Ahlat Ağacı filminde "Taşra ve Edebiyat Sempozyumu’na katılmak istemeyen bir yazarın mektubu" bölümünde, Polat Onat’a ait “Su Katılmamış Taşralı” metnini izinsiz kullandığı gerekçesiyle açılan davanın gerekçeli kararı önceki gün açıklandı.

(Filmdeki davaya konu olan metin, Sinan (Doğu Demirkol) ile yazar Süleyman’ın (Serkan Keskin) arasında geçen diyalogta yer alıyor.)

Kararda “eylemin niteliği, gerçekleşme şekli, mektubun film içinde kullandığı bölüm, mektubun  filmin anlattığı hikayeye etkisinin büyük olması, bu sahneyi senaryodan  çıkarttıklarında dramatik yapının zarar görecek olması, olay örgüsünün kırılmasına yol açacağı’’ndan, “esere tecavüzün tespitine'' ve maddi-manevi tazminat talebinin kabulüne karar verildiği belirtildi.

(Nuri Bilge Ceylan)

‘ACI BİR ÇELİŞKİ’

Konuyla ilgili yazar Polat Onat, buruk bir sevinç yaşadığını söyleyerek “Gönül isterdi ki dava sürecine gerek kalmadan, karşılıklı iyi niyetle, hakkaniyetli bir şekilde çözülebilseydi. Çünkü ’Taşralı genç bir yazarın yaşadığı sıkıntı ve çıkışsızlıkları’ anlatan önemli bir filmde, 'Taşralı bir yazarın eserini izinsiz kullanarak hak ihlali yapıldığının’ mahkeme kararıyla ispatlanması, acı bir çelişkiyi ve dahası tuhaf bir ironiyi barındırıyor” dedi.

Mahkemenin verdiği kararın, ünlü metropol yazarlarının eserlerini kullanırken telif hususunda gösterilen titizlik ve hassasiyetin, ünsüz taşra yazarları için de aynen geçerli olması gerektiğini fiilen kanıtladığını belirten Onat, “Bu dava sonucu, dünyaca meşhur ve çok başarılı bir sanatçıyla, kendi taşrasında bile tanınmayan benim gibi başarısızlığa mahkûm bir yazarın, hukuk önünde eşit olduğu gibi oldukça ütopik bir idealin kimi zaman gerçekleşebileceğini ispatlaması yönünden ilginçti” ifadelerini kullandı.

‘TATSIZ BİR OLAYIN ÖZNESİ OLMAKTAN HOŞNUT DEĞİLİM’

Onat sözlerini şöyle sürdürdü:

"Netice itibariyle böylesi tatsız bir olayın öznelerinden birisi olmaktan hoşnut değilim. Süreç dâhilinde böyle bir konumda bulunmaya mecbur kaldım. Fakat en azından Ahlat Ağacı filminde hakkımda iddia edildiği gibi ‘Toplum önünde konuşmaktan korkan toy bir genç’ olmadığımı ortaya koymaktan memnunum. Haklı olduğum bir konuyu, herkes karşı olsa da ısrarla savunmayı, en az, edebiyat alanındaki mutlak sessizlik prensibim kadar değerli kabul ederim. Edebiyat hususunda münzevi bir anlayışı savunan taşralı bir yazarın, telif konusunda mevcut kanuni hakkını aramaktan kaçınacağı ön kabulünün yanlışlığını ispatlayabildiysem ne mutlu bana.”

(Polat Onat)

’İNSANLAR ÖNYARGILI TUTUMLARINA MUHATAP OLMAK ŞAŞIRTICI FAKAT ÖĞRETİCİ’ 

“Bariz bir biçimde, eseri izinsiz biçimde kullanılmış benim gibi bir kişinin, hukuk önünde hak arayışına girmesini öfkeyle kınayan, yadırgayan, yönetmenin hayranı olan yüzlerce insanın önyargılı tutumlarına muhatap olmak benim için şaşırtıcı fakat öğretici bir deneyim oldu” diyen Onat, “Etik değerleri ve dürüstlüğü sadece üretilen sanat eserlerindeki içeriklerde sergilemekle kalmayıp, günlük hayatımızın içine de yerleştirip, bireysel davranışlarımızda yansıtmamız gerektiğinin çarpıcı bir örneğiyle karşılaştığımız kanaatindeyim” şeklinde konuştu.

‘YASALAR KARŞISINDA EŞİTİZ’

Polat’ın avukatı Yasemin Arpa da “Müvekkilim Polat Onat, kendi eserinden alıntı yapıldığını öğrendikten sonra elektronik postayla filmin yapımcısı Zeyno Ajans, filmin yönetmen ve senaristi Nuri Bilgi Ceylan'a ulaşmaya çalıştı ancak kendisine hiç bir şekilde geri dönüş yapılmadı. Keşke çok değerli bir sinemacı olan Nuri Bilge Ceylan'la böyle bir hukuki uyuşmazlığın tarafları olarak bir araya gelmek zorunda kalmasaydık. İzleyicileri olarak filmlerini ve başarılarını konuşuyor olsaydık. Ancak yasalar karşısında hepimiz eşitiz” ifadelerini kullandı.