NDS Edebiyat Ödülü Türkiye’nin en değerli edebiyat ödüllerinden biri olma yolunda

Pandemi dolayısıyla ertelenen edebiyat ödülleri, Fransız Sarayı’ndaki görkemli törenle yazarlara takdim edildi.

Yazgülü Aldoğan

Bir ödül töreninin “görkemli” olması, hem ödül alanlara, hem ödülü verenlere, hem de ödüle değer katıyor, kabul edelim. Dünyanın en prestijli ödülleri Nobel ve Oscar böyle değil mi? Önceki akşam 14.’sü gerçekleşen NDS Edebiyat Ödülü de Türkiye’nin en değerli edebiyat ödüllerinden biri olma yolunda çok kısa sürede büyük aşama kaydetti. Çünkü NDS müdürleri, mezunlar derneği, Fransız diplomasisi sahip çıktı. Jüri üyeleri, 14 yıldır büyük bir devamlılık ve emekle, zaman zaman birbirlerini kırmaya kadar varan tartışmalar ve oylamalarla ödülleri en doğru ve iyi olana vermek için uğraştı. Sonuç ortada: 14 yıllık bir onur tablosu: Gürsel Korat’tan Sylvie Germain’e, Ömer Faruk Oyal’dan Atik Rahimi’ye, Jean Paul Didierlaurent’a, pek çok yazar, ödülden önce ve sonra parladı gitti. İlk eserlerini verenlere mansiyonlar verildi. Çevirmenlerin çabası unutulmadı, onlar da ödüllendirildi. Bir yıl Türkçe dilinde, bir yıl Fransızca yazan yazarların hepsi ödül törenlerine katıldı, edebi ağırlığı olan, anlamlı konuşmalar yaptı. Ama hiç kuşkusuz, törenlerin en görkemlisi sonuncusuydu: pandemi yüzünden ertelenen ödüller, 2020, 2021 ve 2022 yıllarının kazananlarına takdim edildi; hem de yine Fransız Sarayı’nın tarihi salonlarında ve Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi Herve Magro, Kültür Müsteşarı Sylvie Lemasson, Başkonsolos Olivier Gauvin, NDS yöneticileri ve öğretmenleri; NDS’liler Derneği Başkanı Lale Murtezaoğlu, jüri üyeleri ve saygın bir konuk kalabalığı karşısında.

KAZANANLAR

2020 yılının kazananı “Marx ve Oyuncak Bebek” isimli kitabıyla Maryam Madjidi oldu. Madjidi, “yıllardan beri zihninde olgunlaştırdığı bu ilk romanını İstanbul’da bitirmişti” Üstelik buna neden olan da burada karşılaştığı ve dilini bilmediği için acılarını paylaşamadığı, konuşamadığı Suriyeli mültecilerdi. Anlattığı öykü, tıpkı kendisinin çocukluğunda yaşadığı gibi, evinden koparılıp dünyaya savrulmuş mülteci çocuklarının hikâyesiydi. Kitabın çevirmeni İnan Çetin’e de ödülü takdim edildi.

Aynı yıl jüri yine ilk denemesini yapan Kaan Kara’ya da “Pele’nin öldüğü Yaz” isimli kitabıyla mansiyon vererek teşvik etti.

2021 yılının kazananı, “Vadi” isimli eseriyle İnan Çetin oldu. İnan Çetin, “Ben aşkı ve nefreti, görüp de kör kalmayı bu topraklarda öğrendim. Bu topraklar ve kültürü, bana anlattığım trajedileri öğretti. Ödülümü, 7-8 yaşındayken günlerce mağaralarda saklanmak zorunda kalan babama adıyorum” diye anlattı duygularını.

2022 yılının kazananı ise jürinin büyük tartışmaları sonucu Tanguy Viel’in  “Ceza Kanunu’nun 353. Maddesi” isimli, aynı Türkiye’deki gibi, toprak rantı, şehirleşme, betonlaşma ve yeni bir yuva yapma vaadiyle paralarını ve evlerini alıp dolandıran kişilere ve sisteme karşı yürütülen bir direnişin sonuçlarını anlattığı kitabına verildi. Çevirmeni Mehmet Emin Özcan’a da çeviri ödülü takdim edildi.

Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi, Türk dostu, liseyi Ankara’da okumuş ve güzel Türkçe konuşan Herve Magro açılış konuşmasında jürinin birbirinden çok farklı kitaplara ödül vermesinin kendisini çok etkilediğini, “üç kitap, üç dünya, üç üslubun” bu ödüllerin önemini ortaya çıkardığını vurgularken Türkiye’de alanının ilk ve tek ödülü, NDS Liseliler Edebiyat Ödülü’nün de gençlere okuma alışkanlığı kazandırmasına dikkat çekti.

PEN’E ARMAĞAN

Bu yılın bir farklılığı da NDS’nin jüri üyelerine bir teşekkürü olarak onlar adına PEN Yazarlar Derneği’ne yaptığı bağış oldu. PEN Türkiye Başkanı Zeynep Oral, törene bir mesaj yollayarak “Yasakların, baskıların ortamında edebiyatın, sanatın ve yaratıcılığın etkisine ve gücüne her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Edebiyatı gerçekleştirenler hep var olacak” dedi.

TEŞEKKÜRLER

Dört rahibenin gemiyle İstanbul’a çıkmasıyla başlayan ve daha sonra bir eğitim yuvasına dönüşen NDS, 1856 yılından beri İstanbul’da önce kız çocuklarına, sonra kızlı erkekli, çocuklara eğitim veriyor. Edebiyat ödülü 2008 yılında dönemin okul müdürü Yann de Lansalut ve mezunlar derneği tarafından başlatıldı ve müdür emekliye ayrıldıktan sonra yeni müdür Alexandre Abellan ve Türk Müdür Suzan Sevgi tarafından sonuna kadar sahiplenildi. Ödül Sekreteri Mireille Sadege’in özenli koordinasyonu ve jüri üyeleri Tomris Alpay, (jüri başkanı) Arzu Öztürkmen, Ebru Erbaş, Emel Kefeli, Liz Behmoaras, Mayda Saris, Mine Haksal, Özlem Yüzak, Yazgülü Aldoğan ve Zeynep Sabuncu’nun kişisel ve yansız değerlendirmeleri ile belirlenen ödüllerin eserlerinin aldıkları yol, haklı olduklarını gösteriyor. 2023 yılı, bir Türk yazara verilecek. Yayınevleri değerini anladıkları ve maddi değeri de olan ödüle katılmak için yazarlarını teşvik ediyor. Jüri üyeleri de edebiyat dünyasında parlatacakları yeni yıldızlarını bekliyor!