Mustafa Gazalcı’dan ‘Yolumuzu Aydınlatanlar-Cumhuriyet’in 10 Eğitim Yıldızı’
Eğitimci, yazar ve eski milletvekili Mustafa Gazalcı’nın çoğu eğitim tarihimizin son 100 yılıyla ilgili araştırma ve incelemelerden oluşan 23. kitabı Yolumuzu Aydınlatanlar-Cumhuriyet’in 10 Eğitim Yıldızı, Cumhuriyet Kitapları tarafından yayımlandı. Gazalcı kitabında tümü Osmanlı’nın çöküş yıllarında yetişen ve Cumhuriyet devrimlerinin eğitim alanındaki önderlerinden olan, medrese odaklı ezberci-aktarmacı eğitimden Atatürk Cumhuriyeti’nin bilimsel düşünen, sorgulayıcı, toplumcu, özgür düşünceli yurttaşa ulaşmak için izlenecek uygulamalı eğitimde kalıcı izler bırakan öncülerin yaşamlarını inceliyor.
Nazım Mutlu- Kitabınızda Mustafa Necati’den Rauf İnan’a, Nafi Atuf Kansu’dan İsmail Hakkı Tonguç’a kadar 10 önemli eğitimcinin yaşamlarını ve çalışmalarını anlatıyorsunuz. Eğitimcilerin hangi ortak özellikleri, sizi onları anlatmaya yöneltti?
Bu eğitimcilerin ortak özelliği eğitimin önemini kavramaları, laik, bilimsel, nitelikli eğitim yoluyla insanın, ülkenin karanlıktan (cehalet) kurtulup gelişeceğine inanmaları diyebilirim.
Cumhuriyeti kuranlar eğitim yoluyla “Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” kuşaklar yetiştirilmesini istiyor, bunun için Öğretim Birliği yasasını çıkarıyor. Bu eğitimcilerin tümü bu amacı benimsiyorlar, bunu içtenlikle savunuyorlar, başarıyla uyguluyorlar.
Cumhuriyetin 100. yılında yeni kuşaklara bu değerlerimizi anlatmanın bir borç olduğunu düşündüm.
- Medrese ağırlıklı sınırlı sayıdaki eğitim kurumunun yüzyıllar süren ezberci-aktarmacı öğretim yöntemlerine karşı yaşamlarını incelediğiniz öncüler, hangi atılımlara öncülük ettiler? Bunda ne ölçüde başarılı oldular?
Cumhuriyetin eğitim alanındaki devrimsel atılımlarını gerçekleştiren bu eğitimcilerimizdir. Bunların kimilerini sayalım: 3 Mart 1924 Öğretim Birliği Yasası’nın çıkarılması, medreselerin kapatılması, laik, bilimsel, karma, işe yarar eğitimin uygulanması, 1928 yeni abecenin (alfabe) kabulü, dilimizin özleşmesi, Türk Dil Kurumunun kurulması, 1933 Üniversite reformu, Halkevlerinin açılması, Köy Enstitülerin kurulması, soyyapıtların (klasiklerin) çevrilmesi...
10 EĞİTİM YILDIZIMIZ
- Kitabınızın giriş bölümünde yaşamlarıyla ilgili kısa bilgiler verdiğiniz Emrullah Efendi, Sâtı Bey, Ethem Nejat gibi Osmanlı’nın son yıllarında öne çıkan eğitimcilerle “10 Eğitim Yıldızı”mız arasındaki yakınlıktan söz eder misiniz?
Bu değerli eğitimciler kitapta konu edindiğimiz 10 eğitim yıldızının kimilerini yurt dışına göndermiş, onları etkilemiş kişiler. İki kez Milli Eğitim Bakanlığı yapan Emrullah Efendi, eğitimin her aşamasında yenilikler yapmış, Eğitim Ansiklopedisi yazmaya başlamıştır.
Sâtı Bey, İstanbul Öğretmen Okulu’nda dönemine göre ileri ilkeler uygulamış, öğretmenin eğitimdeki önemini belirtmiş, değerli eğitimcileri okulunda toplamış biri.
Ethem Nejat da ezberci eğitime karşı çıkmış, eğitimin gezi, sanat, kültür etkinlikleriyle birlikte verilmesini savunmuştur. Bu düşüncelerini Eskişehir Milli Eğitim Müdürüyken uygulamıştır.
‘CUMHURİYETİ KURANLAR, YOLUMUZU AYDINLATANLAR SAĞLAM ATMIŞLAR TEMELİ’
- Cumhuriyetimizin ilk çeyreğine damgasını vurmuş bu öncülerimizin yaptıklarından günümüze ne kaldı?
Cumhuriyeti kuranlar, yolumuzu aydınlatanlar sağlam atmışlar temeli. Bugüne dek çok şeyler yitirmemize karşın, laik Cumhuriyete, bilimsel, nitelikli eğitime inanan, bu yolda yürüyenler var.
İktidarın gücüyle yok edilen ilkeleri ve kurumlarını halkçı bir iktidar tarafından yeniden kurma umudu var. Bu çalışma bu yolda yürüyenlere bir ışık tutabilirse amacımız bir ölçüde gerçekleşmiş demektir.
- “Yolumuzu Aydınlatanlar”ın karşısında bir de yolumuzu karartanlar var. Kimler, neden en çok bu nitelemeyi hak ediyor, sizce?
Yolumuzu karartanlar dün vardı, bugün de var. Bugün Öğretim Birliği içinde laik, bilimsel, nitelikli bir eğitim yolu izlenmiyor. Dinselleştirilmiş, özelleştirilmiş, kamusallıktan uzak, niteliği bozuk, ezberci bir eğitim uygulanıyor. Daha da kötüsü bilimin, sanatın yerine tarikatlar sarmış eğitimi. Yol da niyet de başka. Özgür insan yerine sorgulamayan insan isteniyor bu yeni karanlık yolda.
- “10 Eğitim Yıldızı”nın tümü, eğitimlerini Cumhuriyet’ten önce tamamlamış. Bu durum, Cumhuriyet devrimlerinin temeliyle ilgili neler düşündürüyor?
Evet, doğru, 10 eğitimci de laik okullarda okumuş, iyi öğretmenler elinde yetişmiş. Çoğu yurt dışında eğitimlerini artırmış, incelemelerde bulunmuş. En önemlisi kendi kendilerini yetiştirmişler. Çok okumuşlar, danışmışlar. Cumhuriyetten önce yetişmelerine karşın Atatürk’e, Cumhuriyet devrimlerine içten bağlı kişiler.
- Bu çalışmanızın önsözünde arkadaşınız Dr. Niyazi Altunya, diğer öncü eğitimcilerimiz için de sizden benzer çalışmalar istiyor. Bunu yapacak olsanız kimleri, neden anlatmak istersiniz?
Neden olmasın? Biz ya da başkası ya da imece olarak aynı yolda yürüyenler için benzer çalışmalar yapılabilir. 100. yıl nedeniyle böylesi çalışmalar yapılmalıdır. Sizin yakın geçmişte Öğretmen Dünyası dergisi adına hazırladığınız “Eğitim Mimarlarımız” kitapçıkları, kitaba dönüştürülebilir.