Mersin'de edebiyat şenliği başladı: Uygarlık Akdeniz güneşine serildi
Mersin’de “Edebiyat Festivali” düzenlendi. Çok doğru bir iş yapıldı. Sıkboğaz edilmek istenen uygarlık, deniz kıyısında güneşe serildi.
Işık KansuShakespeare, Yanlışlıklar Komedyası’nda, Efesli Antipholus’un eşinin kız kardeşi Luciana’ya şu sözü söyletir:
“Kafasının dikine giden özgürlüğü felaket kırbaçlar.”
Epeydir kafasının dikine gidenin kırbaçladığı bir felaket içinde yaşadığımızın ayırdındayız.
Lümpenliğin, kara cahilliğin, kaba sabalığın, bağnazlığın ve de acımasızlığın yaşamın her alanını tutsak ettiği barbarca bir süreç bu.
İşte bu sürecin içinde insancı düşünce, bir bataklık çiçeği gibi tüm kokuşmuşluktan sıyrılıp uç veriyor, boy veriyor, umut veriyor.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Vahap Seçer’in öncülüğünde, Mersin Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Sakallı’nın da eşgüdümünde gerçekleşen Mersin Edebiyat Festivali de böyle bir olgu.
(Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve eşi Meral Seçer, yazar Ahmet Ümit’in “Bir Aşk Masalı” söyleşisini dinledi.)
Önceki gün başlayıp bugün sona erecek olan şenliğin; şiirin, romanın, öykünün, özetle insanın özgür yaratısının güzel duyularla inceltilmiş, yüceltilmiş dilinin aktarıldığı, paylaşıldığı bir Akdeniz iklimi yarattığını söyleyebiliriz. Festivalin açılışında konuşan Prof. Dr. Onur Bilge Kula’nın dediği gibi:
“Edebiyat, dili ikinci kez düşünselleştirir, estetikleştirir, yetkinleştiririr.”
Her gün ensemizde boza pişiren bir zehirli dilden arınmanın olanağını sağlamak... Liseli gençleri kuşaktan kuşağa Mersin’i anlatan öyküler yazmaya yöneltmek, iyi yazan çocukları ödüllendirmek... İlkokul, ortaokul öğrencilerine şiir, roman, öykü işlikleri açmak... Mersinli yazarların kitap kapaklarından sergi düzenlemek...
Melih Cevdet Anday’dan Behçet Necatigil’e övünç duyduğumuz şairlerimizin dizelerindeki düzeni, dizemi kendi sesleri ile halka duyurmak... Osman Şahin’den Özdemir İnce’ye, Ümit Yaşar Oğuzcan’a; Mersin’den çıkıp ulusala, oradan da evrensele ulaşmış yetkin yazın insanlarımızın kulaklarını çınlatmak ya da anmak...
Ahmet Ümit’i, Haydar Ergülen’i, Müge İplikçi, Nursel Duruel, Mahmut Temizyürek, Metin Cengiz, Neşe Yaşın, Barış İnce, Necdet Neydim, Şebnem İşigüzel, Gürsel Korat ve Kemal Varol’u konuk ederek kültürel belleğimizi halk ile birlikte diriltmek ve düşün gücümüzü yeniden biriktirmek...
Hem de yobazlığa, zorbalığa, gözdağına, yıkıma inat!
Çok doğru bir iş yapıldı Mersin’de. Sıkboğaz edilmek istenen uygarlık, deniz kıyısında güneşe serildi.