Kuruçeşme açık hava yaz konserleri: Yaratıcı, sıra dışı, özgün

Konserde Fahir Atakoğlu, dizi müziklerinden gazellere, İlhan İrem, Sezen Aksu şarkılarından Sarı Zeybek’e herkese seslenen bir repertuvar sundu.

Emel Seçen

Kuruçeşme açık hava yaz konserlerinin sıra dışı müzisyeni Fahir Atakoğlu. Ağustosun ilk günü, üstelik pazartesi, mekân dolmuş, taşmış. “Uzun bir aradan sonra sizlerle bir arada olmak çok güzel, çok teşekkür ediyorum” diyerek başlıyor, Fahir Atakoğlu. “Orkestra arkadaşlarım ile birlikte şimdiye kadar dizi, film ve diğer eserlerimden oluşan geniş bir yelpazeyi sizlerle paylaşacağım” diye devam ediyor. 

Her zaman olduğu gibi müziğini bestelemek, icra etmekle kalmıyor, sahnesinde kıpır kıpır, kâh yerinden kalkıyor, piyanonun başında değil ama tuşlar elindeymiş gibi hareket halinde. Sempatik hali, alkışları ile tempo tutuşu ve onu hiç yalnız bırakmayan seyircisiyle yeri geliyor dertleşiyor, yeri geliyor müziklerinden bahsediyor. “Biliyorsunuz, her şey Yeşil Ada ile başladı, hatta bir ara beni birara belgesel müzisyeni diye tanıtmaya başladılar. Hatta bir ara Sultan isimli beste yaptım, Türkan Şoray’a yaptım sandılar. Elbette kendisini seviyorum ama Sultan, benim canım eşim Tülin’eydi.”

Muhteşem Yüzyıl, dizi müzikleri ile programı açan ve ardından Cumhuriyetimizin 75. yılını için bestelediği Anadolu eserinden sonra uluslararası boyutta da çok beğenilen, müzisyen Aytekin Ataç ile birlikte çalışmalarından, Pargalı diye biri, adlı eserini takdim etti. Ve gazeller kısmında, Bekir Ünlüataer ile başta Sezen Aksu şarkıları ve Sır adlı yapıtı olmak üzere Seçil Akmirza ile yorumladı. Geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz İlhan İrem uğurlamasında da bulunan, müzisyen Fuat Güner de seyirciler arasındaydı ve “Biz kendisine baba deriz, bir eserin adını bulamıyordum ve kendisi dedi ki bunun adı: Gözyaşı. Şimdi bunu dinleyeceksiniz” dedi. Ardından MFÖ ile ortak çalışmalarından Sude’yi seyirci ile birlikte yorumladı. Sarı Zeybek eseri ardından, yine tam bir görsel şölen halinde, “Yakamda her zaman rozetini taşımakta olduğum Atatürk’ü ve bu eseri siz de hiç bırakmadığınız için ayrıca teşekkür ediyorum”dedi ve bir başka Cumhuriyet değerleri eserini takdim etti. Konserin son parçası ise  Lal adlı eseri oldu.