Heritage İstanbul: Geçmişten geleceğe

Kültürel miras fuarı Heritage İstanbul, bu yıl 11-13 Mayıs tarihleri arasında Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılacak.

Orhun Atmış

6. Heritage İstanbul’un basın toplantısı İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nde yapıldı. Heritage İstanbul, 11-13 Mayıs tarihleri arasında Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılacak. Koruma, restorasyon, arkeoloji, müze, kütüphanecilik fuarı, Türkiye’de kültürel miras bilincinin artması ve korunması gibi konuları kendisine sosyal misyon edinerek bu doğrultuda ürün, hizmet ve teknolojilerin geliştirilmesini hedefliyor. Heritage İstanbul 2022’de, fuara eşzamanlı olarak düzenlenen konferanslar, seminer ve diğer yan etkinliklerde dünyaca ünlü iki yüze yakın arkeolog, restoratör, konservatör, mimar ve müzeci bilgi ve birikimini dinleyicilerle paylaşacak. Fuar ile eşzamanlı düzenlenecek konferans, miras sohbetleri ve atölye çalışmalarında, üç gün boyunca 100’ü aşkın konuşmacının yer aldığı 48 oturum yapılacak.

"İLGİ HER SENE ARTIYOR"

 Basın toplantısı Heritage Projeleri Kurucusu Osman Murat Akan ve TG Expo ev sahipliğinde yapıldı. Basın toplantısında davetli konuşmacı İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürü Hayrullah Çelebi, İBB Kütüphane ve Müzeler Müdürü Ali Şafak Özdemir, Heritage İstanbul Danışma Kurulu Üyesi, arkeolog Nezih Başgelen ve Baksı Müzesi Kurucusu Baksı Kültür Sanat Vakfı YKB Prof. Dr. Hüsamettin Koçan yer aldı.

Basın toplantısının açılış konuşmasını yapan Osman Murat Akan, “İlgi her sene artıyor. Heritage İstanbul, dünyadaki önemli kültür fuarlarından biri haline geldi. Avrupa’da ilk üçte yer alıyor. Her sene 7 binin üzerinde ziyaretçi ağırlıyor, bu sene 8 binin üzerinde katılımcıyı hedefliyoruz” diye konuştu.

Arkeolog Nezih Başgelen ise “Başta şüpheler vardı fuarla ilgili. Ama hem yurtiçi hem de yurtdışından ciddi bir ilgi ve katılım portföyüne ulaştı” dedi.

Prof. Dr. Hüsamettin Koçan ise genel bir konuşma yaptı. Koçan, Baksı’daki müzenin kuruluş aşamasında yaşanan bürokratik sıkıntıları anlatırken “yeni merakından” kurtulmak gerektiğini dile getirdirdi ve şöyle konuştu: “Eskiyi taklit edersek yeni nesle biz kendimizden ne bırakacağız? Mimar Sinan yapıtları çok önemli, bulunduğu dönemin izlerini taşıyor. Ama onun eserlerini taklit ediyorsanız, o ‘yeni’ olmuyor.”

"ZARAR VERENLERE İŞLEM YAPILACAK"

Ayasofya’nın İmparator Kapısı’na zarar verilmesi büyük tepki çekti.

Dünya UNESCO Miras Listesi’nde yer alan, 2020 yılında camiye dönüştürülen Ayasofya’nın önceki gün tarihi İmparatorluk Kapısı’nın tahrip edildiği ortaya çıkmıştı. Sanat Tarihi Derneği, kırılan kapının bir fotoğrafını paylaşarak sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıklamıştı. Basın toplantısında İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürü Hayrullah Çelebi’ye konuyla ilgili sorularımızı yönelttik.

Çelebi, kapıya zarar verenlerin tespit edileceğini ve gerekli işlemlerin başlatılacağını dile geitirdi. “Ayasofya bizim gözbebeğimiz” diyen Çelebi, konservasyon ekibinin hasarı gidereceğini söyledi. Meşe ağacından olan kapı için İtalya’dan aynı türde bir ağaç parçası beklenildiğini ifade etti. Çelebi, “Günde 20 bini aşkın kişi Ayasofya’yı ziyaret ediyor. Kamera olmaması mümkün değil, 170 kamera var ve gün içinde de özel güvenlik, resmi ve sivil polislerle Ayasofya takip ediliyor” diye konuştu. Çelebi, konunun başka yerlere çekilmek istendiğini de söyledi. Yerli ve yabancı ayırt etmeksizin bazı insanların Ayasofya’ya zarar vermeye çalıştığını ve görevliler tarafından bu tür durumlara müdahale edildiğini vurguladı.