Eyvallah Millet!!!
Bu alışıldık bir rap konseri değil. Çalgısal gücü yüksek, havalı bir grup müziği eşliğinde okuyor Çağrı. Meditatif ritimler, hüzünlü ezgiler ve delişmen sololar... Gözlerinizi kaparsanız, sahnede Erik Truffaz ya da İbrahim Maalouf’un olduğunu düşünebilirsiniz. Kalabalık bir orkestra önünde, canlı müzik eşliğinde okumak Çağrı’nın altı yıllık hayaliydi, bu konsere nasip oldu. Ki bunu sürdürerek daha da geliştirmeli.
Murat BeşerMayıs ayında bahara küsmüş bir perşembe akşamı, kritik dönemece üç gün kalmış. İnsanların tuvalete bile giderken tereddüt geçirdiği, hareket etmeden evvel “Önce şu seçimler bir geçsin” dediği zamanda Babylon’un önü dolu. Sert esen poyrazın pençesindeki Bomontiada avlusu tam bir rüzgâr koridoru. Soğuğa aldırış etmeyen arkadaş grupları seyyar sobaların şemsiyeleri altında kümelenmiş. Birazdan rapçi Çağrı Sinci ve (Jack Kerouac’ın kitabından esinlenerek) Yeraltı Sakinleri adını taşıyan arkadaşlarının konseri başlayacak.
İçerisi kıvama geldiğinde altı kişilik orkestra groove’lu bir giriş çalıyor, ardından Çağrı kendinden emin adımlarla seğirtiyor: bir elinde bira şişesi diğerinde mikrofon; kafaya dikerek söylüyor “Kartopu”nu, mahalle delikanlıları edasıyla. Çağrı cesur sözleri ve politik duruşuyla gerçek bir yeraltı (underground) müzisyeni. 35 yaşında İzmirli, Karşıyaka çocuğu, iki binli yılların ortalarında bol pantolon ve tişört giyenlerden... Bugüne bugün 10 küsur albümün sahibi.
‘İLK TURDA BİTİRELİM’
Arkada siyah beyaz görüntüler, Deniz Ozan Coşkun’un elinden çıkmış. Çağrı’nın bir şarkısı için yaptığı fantastik çizgi romandan kareler. Şarkı aralarında seçimlere göndermeler var: “Bahar gelecek mi Çağrı?” nidalarına “İlk turda bitirelim” karşılığını veriyor.
Sahnedeki elemanları iyi tanıyoruz; yarısını Özge Fışkın kadrosundan, diğer yarısını Sattas’tan. Piyanoda Yiğit Güçlü, davulda Derya Eke, basta Cem Konuk, gitarda Efe Ekşioğlu ve synthesizer’da Faruk Tugay Demir. Bir değişiklik: “İtekaka” lakaplı trompetçi Fehmi Alatan, burun ameliyatı geçirdiği için sahnesini (Sezen Aksu’ya da çalan 24 yaşındaki yetenekli) Enes Nalkıran’a devretmiş.
“Daha Neler”, “Lobotomi”, “Hep Biz Öldük”, “Teleskop”, “Küçük 1 Cinnet” gibi parçaların bulunduğu setlist Çağrı’nın kalabalık beste sicilinden iyi seçilmiş. Konserlerinde bir de gelenek haline gelmiş: Çağrı setlist’te olmayan bir parçaya acapella olarak başlıyor, topluluk sonradan onu yakalayarak müziklendiriyor. İzleyiciler de eşlik ediyor. Bu konserde piyango “Fesupanallah” ile “Yerçekimi” parçalarına vuruyor.
SAĞLAM REFERANSLAR...
Şarkılarında en çok atıfta bulunduğu kitaplardan biri de Komünist Manifesto. Şarkı içerikleri dolu, zira kitap okuyor Çağrı, doğru kitaplar okuyor; sözleri sağlam referanslara dayanıyor.
Ne vakit mikrofon uzatsa izleyiciler o tamamlaması gereken satırları kusursuz okuyor.
Verilen 10 dakikalık ihtiyaç molasına rağmen izleyici sayısında eksilme olmuyor. Hepsi kemik hayran...
“Çağrı Sinci, Çağrı Sinci” diye tempo tutuyor kalabalıktan birileri. Onun da sıklıkla verdiği yanıt (ittifaka selam mı acaba?) “Eyvallah millet!”. Mütemadiyen tekrarladığı ifadelerden bir de “Daha yeni başladık” oluyor, konserin sonunun gelmiş olmasına rağmen.
Bu seçimden önceki son çıkıştı, sonrasında daha çok çıkılma dileği içeren.
muratbeser@muratbeser.com
FOTOĞRAF: CEM GÜLTEPE