Bana seni gerek seni!

AKM’de Türk besteleri çınladı; Cihat Aşkın kemanını konuştururken solistler Yunus Emre’den deyişler okudu

Yazgülü Aldoğan

Heyecan doruktaydı; 13 yıl aradan sonra İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası, İDSO, evine, Atatürk Kültür Merkezi’ne dönüyor ve sezon açılışını yapıyor!  18 yıldır DenizBank tarafından desteklenen İDSO DenizBank Konserleri’ne hiç bu kadar yoğun ilgi olmamış, üç katlı devasa yeni salon ağzına kadar dolmuştu. Konseri izlemek kadar görülmek istenen yeniden hayata geçirilen Atatürk Kültür Merkezi’ydi!

AKM’nin en büyük olan opera salonunda gerçekleştirilen konseri, besteci, keman virtüözü ve orkestra şefi Hasan Niyazi Tura yönetti; solistler Cihat Aşkın (Keman), Simge Büyükedes (Soprano), Serkan Bodur (Tenor) ve Caner Akgün (Bariton) konserin yıldızlarıydı. Konserin bir özelliği de çalınan eserlerin Türk bestecilerin olması; dahası, hayatta olan ikisinin salonda bulunmasıydı! “Kimdi onlar” derseniz, İDSO’nun temellerini atan hocaların hocası besteci Cemal Reşit Rey’den “Türkiye’den Seçkiler”; Cemal Reşit Rey’in öğrencisi, Viyana Müzik Akademisi Kompozisyon Bölüm Başkanı besteci Ertuğrul Sevsay’ın “Yunus Emre” güfteleri üzerine bestelediği şarkıların dünya prömiyeri ve orkestra şefi Hasan Niyazi Tura’nın da babası olan Yalçın Tura! Ki Ertuğrul Sevsay ve Yalçın Tura, eserlerinin seslendirilmelerinden sonra  sahneye çağrılarak selamlandı, alkışlarla saygı sunuldu.

HAKAN ATEŞ’İN HEYECANI

Konserin başında İDSO Müdürü Timuçin Abacı, 18 yıldır sürdürdükleri destekten ötürü DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş’e teşekkür etti. Hakan Ateş ise kendini ev sahibi hissettiği için giydiği beyaz smokin ceketine TC Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy’un “Konseri sen mi yöneteceksin?” diye takıldığını anlattı. Hakan Ateş, “İDSO’nun temellerinin dayandığı, Osmanlı döneminde kurulan Muzika-i Hümayun ile birlikte yakılan o sanat meşalesi topraklarımızda hep yandı. Atatürk’ün ‘sanattan ve sanatkârdan yoksun milletin, bir ayağının topal, bir kolunun çolak olacağı’ sözlerinin ardındaki inancı, iliklerimize kadar hissediyoruz” diyerek sanatı hep destekleyecekleri sözünü verdi.

KADINLARA SELAM OLSUN!

İDSO’nun konseri Hasan Niyazi Tura’nın, babası besteci Yalçın Tura’nın bestesini çaldıktan sonra önünde eğilerek defalarca selamlaması gibi sımsıcak sahnelerle sürdü. Ama benim gözüm, başta başkemancı Jülide Yalçın olmak üzere, yaylıların neredeyse tümünü, (27) vurmalıları, arp, vb. enstrümanları çalan pırıl pırıl, genç kadın müzisyenlerimizdeydi, onların hepsiyle gurur duydum! Avrupa orkestralarında yok böylesi; çoğu yaşlı beyefendilerden oluşan müzisyenlerle çıkar sahneye; bu tablo beni çok mutlu etti! Hoşuma giden bir küçük ayrıntı ise program kitapçığıydı, kibarca nerelerde alkış olması gerektiği gösterilmişti. Öğreneceğiz, biz genç bir Cumhuriyetiz! Yeni sezon hayırlı olsun. Atatürk Kültür Merkezi’ni Murat Tabanlıoğlu babasının eserinin aslına sadık kalarak teknik ve yenilik katarak yeniden yaratmış. Ona ve projeyi sürdüren TC Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy’a bir enkazdan bir kültür merkezi yaptıkları için teşekkürler. 13 yıldan sonra tekrar kavuşmak harikaydı. Biz sanatsever, müzikseverler orayı hiç boş bırakmayacağımıza söz veriyoruz!