Altın ve Gümüş İskender’e doğru
62. Selanik Uluslararası Film Festivali‘nde 197 ulusal ve uluslararası özgün yapım izleyiciyle buluşmayı sürdürüyor. Uluslararası Yarışma’da ilk ve ikinci filmlerini çeken yönetmenler Altın ve Gümüş İskender ödülleri için yarışıyorlar. Ödüller 14 Kasım’daki kapanış töreninde sahiplerine verilecek.
Aslı Selçuk62. Selanik Uluslararası Film Festivali ‘nde 197 ulusal ve uluslararası özgün yapım izleyiciyle buluşmayı sürdürüyor. Uluslararası Yarışma’da ilk ve ikinci filmlerini çeken yönetmenler Altın ve Gümüş İskender ödülleri için yarışıyorlar. Ödüller 14 Kasım’da gerçekleştirilecek olan kapanış töreninde sahiplerine verilecek.
Uluslararası jüri Life of the Marionettes, Iles Flottantes filmlerinin yönetmeni, senarist Nanouk Leopold (Hollanda), Manchester by the Sea, Green Room, Boardwalk Empire, Lust filmlerinin ses tasarımcısı Roland Vajs (Sırbistan), Tonia Marketaki, Yorgos Lanthimos gibi yönetmenlerle çalışan film, dizi ve tiyatro oyuncusu, çevirmen Michelle Valley’den (İsviçre) oluşuyor.
CLAIRE ATHERTON SELANİK’TE
Belçika sinemasının öncüsü Chantal Akerman ile birlikte 30 yıl çalışan Claire Atherton, sinema ve görsel sanat yolculuğunu ustalık sınıfında anlattı. “Kurgu benim için yepyeni bir yolculuk, keşiftir. Kendimi bir usta gibi hissetmiyorum. Şu anda çok zor bir dönemden geçiyoruz. Hastalık, istila, güvensizlik içindeyiz. Pandemi bizi herşeyi keşfetmeye yönlendirdi. Bizden daha güçlü bir durumla karşı karşıyayız” diyen ünlü kurgucu Atherton herşeye açık olduğunu, önsezileriyle, duygularıyla kurgu yaptığını, zihninin ve bedeninin birlikte hareket ettiğini söyledi.
Çocukluğundan beri görüntülerle güçlü bir ilişkisi olduğunu, görüntüye dayalı olan Çin alfabesinin onu çok etkilediğini, sanatsal yönünün yanısıra teknik, organizasyon yeteneğinin olduğunu da vurguladı.
Andrey Tarkovsy’nin Mirror’unu (Ayna/ 1975 ) her izlediğinde yeni duygular, yeni uzantılar keşfettiğini belirten Atherton, festival programında yer alan Mirror’un gösterimine de katıldı. İlk görüntünün önemli olduğunu irdeleyen kurgucu, ilk görüntüye göre son görüntüyü seçtiğini açıkladı. Chantal Akerman’la birlikte çalıştığı Letters from Home’dan fragmanlar gösterdi, her görüntünün ayrı bir gücü olduğunu vurguladı.
ROLAND VAJS’LA SES TASARIMI
Uluslararası Yarışma’nın jüri üyesi Roland Vajs ve ekibi Gaza mon Amour filminde bir sahneyle ustalık sınıfına başladı. Görüntüye güç veren seslerin nasıl elde edildiğini izleyiciye ayrıntılı biçimde açıkladı. Yönetmen, kurgucu ve ses tasarımcısının birlikte çalıştığını belirten Vajs, ses efektlerinin filmin atmosferini etkilediğini, doğru tonu bulmanın önemli olduğunu belirtti.
“Gaza, gürültülü, her türlü sesin olduğu bir kent. Doğru sesleri bulmak için çok çalıştık. Biz ses tasarımcıları mikrofonla kayıt edilemeyen herşeyi yaratırız”diyen Vajs günümüzde tüm filmlerde ses tasarımı ve miksajı yapıldığını belirtti.
FESTİVAL SİNEMALARINA BAŞARI ÖDÜLÜ
2020 Avrupa Sinemaları En İyi Proglamlama ödülü Selanik Film Festivali’nin sinema salonlarına verildi. Kentin merkezindeki Olympion sinema salonunda yapılan törende, Avrupa Sinemaları yönetim üyesi, 1992-1998 yılları arasında fesivalin yöneticisi olan Michel Demopoulos bu anlamlı ödülü yeni yönetici Elise Jalladeau’ya takdim etti.
Selanik Film Festivali’nin gösterim yaptığı salonlar merkezdeki Olympion, Pavlos Zannas ve Makedonikon, limandaki Tonia Marketaki, Frida Liappa, John Cassavetes, Stavros Tornes adlı sinema salonlarından oluşuyor.
MOTHERLAND, I SEE YOU
Yunan Devrimi’nin 100. yılı dolayısıyla etkinlik Yunan sinemasının en iyi filmlerinden oluşan özel bir bölüm düzenledi. Bu bölüm, Yunan Film Merkezi, Yunan Film Arşivi ve Finos Film’in desteğiyle gerçekleştirildi.
Motherland, I See You adlı özel bölümde Idées Fixes (Antoinetta Angelidi/1977), Astero (Dimitris Gaziadis/1924), Evdokia (Alexis Damianos/ 1971), The Travelling Players (Theo Angelopoulos/ 1975), Mania (Giorgos Panousopoulos/ 1985), The Young Runaway (Stavros Tsiolis/ 1969), The Roundup (Adonis Kyrou/ 1965), Z (Costa Gavras/ 1969) filmleri yer alıyor.
ÖZEL GÖSTERİMLERDE USTALARA SAYGI
Özel gösterimlerde usta yönetmenlerin cesur, kışkırtıcı, düşündürücü, etkileyici çalışmaları gösterimde. Paul Verhoeven, Benedetta’da (2020) 17. yüzyılda Toskana’da manastırda yaşamış olan Benedetta Carli’nin gerçek yaşam öyküsünden hareket ederek günümüzü eleştiriyor. 17. yüzyıldan bugüne dek kadınlar, inançlar, cinsellik, seçimler konusunda hiçbir şeyin değişmediğinin altını çiziyor. Tıpkı Ridley Scott’ın The Last Duel’inde (Son Düello/2021) olduğu gibi. İki rahibe arasındaki tutkulu aşkı sergileyen Verhoeven, psikolojik dramında insan ruhunun derinliklerine iniyor. Genç oyuncular Virginie Efira ile Daphne Patakia’nın yorumları dikkat çekiyor.
Jane Campion’ın Power of the Dog’u, Nanni Moretti’nin Three Floors’u, Terence Davies’in Benediction’ı , Jacques Audiardın Paris 13 District’i, Kornel Mundruczonun Evolutionu’, Joanna Hog’un The Souvenir Part 2’su bölümde gösterilen öteki yapımlar.